Türkiye, 2013 yılında Amerika Merkez Bankası’nın (FED) tahvil alımında azaltmaya gideceğini duyurması, Ortadoğu’da yaşanan siyasi belirsizlikle ve Mayıs ayının son günlerinde başlayan Gezi olaylarına rağmen beklentilerin üzerinde ekonomik büyüme gerçekleştirmiştir. TÜİK verilerine göre, Gayri Safi Yurtiçi Hâsıla (GSYH) 2013 yılı ilk çeyreğinde yurtiçi talebin ve ihracatın katkısıyla bir önceki yılın aynı dönemine göre reel olarak yüzde 2,9 ve ikinci çeyrekte yüzde 4,5 olmak üzere, 2013’ün ilk yarısında yüzde 3,7 oranında yüksek bir büyüme oranı gerçekleşmiştir. 2013 yılı ikinci yarısında da ekonomik büyümesini sürdürmeye devam eden Türkiye ekonomisi, FED’in genişletici para politikasına yönelik yaşattığı belirsizliklere rağmen 2013 yılının üçüncü çeyreğinde yüzde 4,3 oranında büyüyerek beklentilerin üzerinde büyümesini sürdürmüştür.
Son çeyrekte ise bir önceki yılın aynı dönemine göre reel olarak yüzde 4,4 oranıyla beklentilerin (4,1) üzerinde büyümüştür. GSYH, 2013 yılı tamamında ise bir önceki yılın aynı dönemine göre reel olarak yüzde 4,0 oranında artmıştır (Grafik 1). Ayrıca, Türkiye ekonomisi 2009’un son çeyreğiyle başlayan 17 çeyreklik büyüme serüvenine hız kesmeden devam etmiştir. Gerçekleşen bu büyüme oranı ile birlikte 2014-2016 Orta Vadeli Program’da (OVP) hedeflenen yüzde 3,6 büyüme hedefinin aşıldığı görülmektedir. Türkiye gerçekleştirdiği bu büyüme trendi ile 2014-2016 OVP’de kişi başına düşen geliri 2016 yılı için hedeflenen 12.670 Dolar üzerine çıkarması, yüksek gelirli ekonomiler grubuna daha önce girmesine de katkı yapacaktır. Ayrıca GSYH, 2013 cari fiyatlarla 1.561.510 milyon Türk Lirası’na ve 820.012 milyon Amerikan Doları’na ulaşmıştır..