Yeni Sivil Anayasa

Yeni anayasa perspektifi modern demokratik rejimin demokrasi boyutunu yani milli iradenin siyasetteki hakimiyetini tahkim etmek, siyaset kurumunu iktidarın merkezine koymak ve daha iyi işler hale getirmek hedeflerince belirleniyor.

Devamı
Yeni Sivil Anayasa
Erdoğan ın İstikrar Prensibi ve İktidar Kullanımı

Erdoğan’ın İstikrar Prensibi ve İktidar Kullanımı

Korona günlerinde siyaseti iyiden iyiye unutmuştuk. Evvelsi gece İçişleri Bakanı Soylu'nun istifa edeceğini duyuran mesajıyla bir anda ülkenin gündemine siyaset yeniden giriş yaptı.

Devamı

Türkiye siyasi ve sosyal tarihinin ölçek itibariyle en büyük toplumsal hareketi olarak kabul edilen Gezi Parkı protestoları ürettiği sonuçlarla birlikte değerlendirildiğinde aynı etkiyi ortaya çıkarttığı söylenemez.

2011 yılında yapılan seçimlerin ardından Türkiye’de siyasetin normalleşeceği varsayılıyordu...

Yerel seçim kampanyalarındaki ana ideolojik tartışma "beka meselesine" odaklandı.

Cumhur İttifakı’nın beka söylemine karşı muhalefet bloku, 31 Mart’ın yalnızca belediye başkanları ve meclis üyelerinin belirleneceği bir seçim olacağını söylüyor. Dolayısıyla yerel seçimler üzerinden “beka” meselesinin konuşulmaması gerektiğini savunuyor.

Eleştirinin Sefaleti

Düşmanlaştırma, idam isteme ve darbe çağrısı yapmak da eleştiri midir?

Devamı
Eleştirinin Sefaleti
Post Gerçekliklere Karşı Meydan Mitingleri mi

Post Gerçekliklere Karşı Meydan Mitingleri mi?

Bir siyasal parti, kampanyasının ağırlığını dijitale yönlendirdiğinde bu alanı yeterince takip etmeyen seçmen grupları kendilerini ihmal edilmiş olarak görecektir. Türkiye seçmeni hâlâ bir siyasi partinin kendi ilinde miting yapmasını önemsemekte, mutlu ve hüzünlü günlerinde siyasilerin bilfiil yanlarında olmasını beklemektedir.

Devamı

Siyasetin gündemi giderek ısınıyor. Bir yandan ittifaklarda işbirliğinin kesinleşmesi ve muhtemel adaylar konuşuluyor. Diğer yanda ise Fırat'ın doğusuna operasyon, "sokaklara çağrı, Yeni Gezi ve diktatörlük" polemikleri öne çıkıyor.

Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Yusuf Özkır, “Gezi Parkı” ve “15 Temmuz” süreçlerinden sonra Türkiye’nin girdiği yeni süreç hakkında değerlendirmede bulundu.

Sadece Avrupa değil. Benzerlerine dünyanın diğer coğrafyalarında da rastlıyoruz. Amerika'dan Hindistan'a, Brezilya'dan İngiltere'ye kadar çok sayıda ülkede ana akım siyaset kaybediyor. Yerine popülist ve tepkisel dil kullanan liderler seçiliyor.

Batı demokrasileri uzun süredir bir bunalıma doğru sürükleniyor. Merkez partiler eriyor. Sağ ve sol radikal siyasi yapılar güçleniyor. Bu eğilim, toptan ve derin bir krize kadar da devam edecek…

2008 ekonomik krizinden bu yana Fransa’dan ekonomi alanında yapısal reformlar yapılamıyor. Fransa, gün geçtikçe Almanya gibi ülkelerin gerisine düştüğü bir süreci yaşıyor.

Paris'teki 'Sarı Yelekliler'in gösterileri giderek şiddetleniyor. Fransız polisinin göstericilere karşı sert müdahelesi sonucu olaylar giderek büyümeye devam ediyor. SETA Avrupa Araştırmacısı Leonard Faytre, Fransa'dan bütün Avrupa'ya yayılan olayların arka planını yorumladı.

Türkiye’nin 2013’ten beri giderek artan bir şekilde maruz kaldığı saldırıları, ekonomik ve askerî alanda attığı başarılı adımlar ve bu başarının verdiği güvenle dış politikasını bağımsız bir çizgiye taşımasından ayrı düşünmek mümkün değildir.

Analiz Arjantin dönem başkanlığında gerçekleşen G20 zirvesinin 2018 ajandasını, sorunları çözmede ne derece başarılı olduğunu ve G20 ile ilgili yaşanan hayal kırıklıklarını ele almaktadır.

SETA Medya ve Toplum Araştırmacısı Ali Aslan yeni dünya düzeninde devletlerin birbirlerine karşı yaptığı manipülasyonlar hakkında değerlendirmede bulundu.

Türkiye’nin Batı karşısındaki hiyerarşiyi reddeden arayışına yönelik tepki, kuşkusuz en açık şekilde medya bağlamında görünür olmaktadır.

İç konsolidasyona sahip bir lider olarak Erdoğan türbülansa giren uluslararası sistemde öncü bir siyaset yürütüyor.

İki liderin yaptığı açıklamalar, oldukça önemli konuların en üst düzeyde görüşüldüğünü gösteriyor. Terör meselesinden, mültecilere, ekonomik yatırımlardan, savunma sanayi alanındaki işbirliğine kadar geniş bir yelpazede.

ABD saldırıları karşısında AB Türkiye ile yeniden stratejik ortak olmak istiyorsa, önce Türkiye ile olan ilişkisi açısından geçmişe yönelik muhasebesini yapmalı ve bundan sonra ikili arasındaki ilişkinin simetrik olacağını kabul etmelidir