SETA’nın geleneksel hale gelen SETA Yıllığı bu sene de Türkiye’yi ilgilendiren bütün meseleleri geniş bir perspektifle ele alarak yaşanan gelişmeleri siyaset, dış politika, güvenlik, toplum, ekonomi, enerji ve hukuk alanlarında gündem olan kritik konuları bir araya getirerek analiz ediyor.
Cem Duran Uzun
Faruk Taşcı
Hamit Emrah Beriş
Hatice Merve Tatar
Büşra Keskin
Ferhat Tokyürek
Aylin Ünver Noi
Mehmet Akif Teke
Can Acun
Hüssein Ali Saa
Mustafa Caner
Kutluhan Görücü
Murat Aslan
Mehmet Rakipoğlu
Mehmet Salah Devrim
Mehmet Uğur Ekinci
Tunç Demirtaş
Sibel Düz
Cenk Beyaz
Yusuf Alpaydın
Sümeyye Özdemir
Hamza Kızılkaya
Zeynep Esra Abay Çelik
Osman Zeki Gökçe
Abdullah Miraç Bükey
Ersel Ertürk
Büşra Zeynep Özdemir
Fatma Zehra Laleoğlu
Muhammed Hüseyin Mercan
Nebi Miş
Mert Hüseyin Akgün
Rıfat Öncel
SETA’nın her yılın sonunda hazırladığı gelenekselleşen SETA Yıllığı Türkiye’nin hem temel gündem maddelerini zengin bir içerikle analiz etmekte hem de gelecek yıllara dair bütüncül bir bakış açısı sağlamaktadır.
Muhittin Ataman
Cem Duran Uzun
2024 Türk Dış Politikası ve 2025’ten Beklentiler
Şirketler ve devletler arası rekabette Musk bambaşka bir figür olarak oyun değiştirici rol üstlenmeye başladı.
Aralık ayı başında Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) öncülüğünde başlatılan ve Suriye Milli Ordusu'nun (SMO) destek verdiği "Saldırganlığı Püskürtme Operasyonu" kapsamında muhalifler, Suriye sahasında hızlı bir ilerleme kaydederek 8 Aralık'ta Şam'ı ele geçirerek 61 yıllık Baas yönetimine son verdi. Muhaliflerin bu süreçteki üstün başarısı neticesinde, 2011 Mart ayında başlayan ve akabinde ağır bir trajediye dönüşen Suriye devrimi tamamlandı. Uzun yıllar boyunca halkına her türlü baskı, zulüm ve katliam politikasını uygulayan Esed rejiminin yıkılması, Suriye toplumunun kahir ekseriyeti tarafından dini ve etnik köken fark etmeksizin büyük bir sevinçle karşılandı. Dış destek eliyle varlığını masum insanların kanını dökerek sürdüren bir yönetimin gidişi, şüphesiz Suriyeliler için büyük bir travmanın sona ermesine anlamına gelmekteydi.
Mihail Gorbaçov'un 25 Aralık 1991 tarihinde dünya genelinde yayınlanan canlı yayında, Sovyetler Birliği'nin Son Genel Sekreteri olarak istifasını açıklaması, yalnızca Sovyetler Birliği'nin çözülmesini değil, aynı zamanda II. Dünya Savaşı sonrasında neredeyse 46 yıl boyunca varlığını sürdüren dünya düzeninin de sonunu simgelemiştir.
2024 yılı Ortadoğu için modern zamanların en kritik yıllarından biri olarak kayıtlara geçti. Çatışmalar, savaşlar, insani krizler, toplu katliamlar, bütün dünya tarafından canlı olarak seyredilen soykırım, siyasi yıkım ve ekonomik krizlerle doluydu. Bölge bütün yıl boyunca büyük ölçüde İsrail'in Gazze'deki soykırımının ve diğer bölge devletlerine yönelik yayılmacı ve saldırgan politikalarının etkisi altındaydı.
DevamıABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump sosyal medya hesabından Kanada’yı ABD’nin eyaleti olarak gördüğünü belirten çıkışının ardından, Grönland ve Panama Kanalı’na dair ifadeleri dış politikada nasıl bir yol izleyeceğine dair tartışmaları başlattı. Doç. Dr. Kılıç Buğra Kanat ile konuştuk.
DevamıDünyanın en zengin iş insanı Elon Musk’ın seçim öncesinde Trump’a verdiği destek kendisine siyasette son derece ayrıcalıklı bir statü kazandırdı. Trump kampanyası için harcadığı 250 milyon dolar civarındaki bağışın karşılığını fazlasıyla alan Musk’ın Twitter hesabı Trumpçı siyasi platformun en büyük megafonu haline geldi.
Ortadoğu'yu dizayn edenler; belirli aileler ve etnik azınlık grupları üzerinden, şiddet ve baskı ile ayakta duran yönetimlerle çıkarlarını koruyabileceklerini öngörmüşlerdir. Halkın talepleriyle şekillenen yönetimlerin kontrol edilmesi zor olduğu için Ortadoğu'da demokrasinin gelişmesini engellemişlerdir. Halkın çoğunluğunun talepleri ise iç karışıklık, darbeler ve dış müdahalelerle bastırılmıştır. Bu gerçeklik, sıradan bir bilgidir.
Seçilmiş Başkan Trump’ın Kanada, Panama ve Grönland ile ilgili sözleri, ilk başkanlık döneminde olduğu gibi daha zayıf gördüğü müttefiklerine baskı yaparak ticari ve siyasi tavizler almaya çalışacağını gösteriyor.
Suriye'nin yeni gerçekliğinde Türkiye'nin etkisini artırdığı, uluslararası toplum tarafından her gün yeniden ifade ediliyor. Suriye'nin geleceğine yönelik olarak bu yeni jeopolitik dengelenmede Türkiye, rasyonel bir zeminde dış politika perspektifi inşa etmeye çalışıyor.