SETA > Yorum |
Çin Balonu

Çin Balonu

Çin ekonomisinin oldukça temel ve zorlu problemleri çözmesi gerekiyor. Ülkenin uzun vadeli menfaati için kısa vadede bir takım ödünler vermesinin lazım geldiğine şüphe yok.

Çin Ekonomisi bu senenin 3. çeyreğinde istifini bozmadan yine %6,7 oranında yıllık bazda bir büyüme kaydetti. Geçmişine göre soğuk ancak dünyaya kıyasla sıcak sayılan Çin büyümesinin özü ise, parçalı bulutlu. Zira büyümenin arkasında, kredi bağımlılığı tehlikesi var.

Çin ekonomisi üzerine bu köşede en son Haziran ayında yazdığımda, ülkenin borçluluk sorununa dikkat çekmiş ve bu kapsamda riski oluşturan esas unsurun KİT'ler ağırlıklı kurumsal borç dağı olduğunun altını çizmiştim. Bu bağlamda konut sektöründeki problemi de vurgularken, belli başlı sektörlerdeki kapasite fazlalığının bir diğer problem olduğunu belirtmiştim. Ve bu sorunların bir neşter beklediğini söyleyip bitirmiştim. Şimdi kaldığım yerden devam edip biraz daha detaya gireceğim.

KAPASİTE MESELESİ
Çin ekonomisi deyince, öncelikle konut sorununun altını çizmekte fayda var. Nitekim bahsi geçen kabaran kredi coşkusu, malumunuz inşaat sektörüne ciddi biçimde kanalize oldu. Bu ise, ülkede gereğinden fazla bir konut stokuna sebep olmuş gözüküyor. Üstelik ilgili firmalar, verimlilik hesabı yapılmadan daldıkları bu deryada, bugün borç yüküyle boğuşuyor. Tabii inşaat bu serüvende, bağlantılı olduğu sektörleri de peşinden sürüklemiş oldu. Böylece sanayide de, çimento, demir, çelik ve diğer metaller gibi çeşitli sektörlerde aşırı bir kapasite oluşarak karlılıkları ağır yaraladı.
ZOMBİ ŞİRKETLER
Üstelik bunun bir alt kümesi olarak, bir de borçlarını ödemeden hayatta kalmaya çalışan ancak ölmüş gitmiş zombi işletmeler sorunu var. Ve bu firmalar, geçtiğimiz yıllarda adım adım yavaşlayan ekonomik tempoda, giderek daha da aydınlığa çıkar oldu. Varlıkları ise, enikonu ürkütüyor. Nitekim borç yüklü bu işletmeler, yıllardır hanelerine zarar yazıp ekonomiye verimsizlik aşılarken, bir de borçlanmaya devam edip durmuş gözüküyor. Bu ise, riskleri de artıran bir kısır döngünün içinde takılıp kalmak anlamına geliyor.
MİLYONLARCA İŞ
Dolayısıyla, Çin'in geleceğinin selameti için bu konuların bir plan doğrultusunda ve mümkünse seri şekilde çözülmesi gerekiyor. Ve aslına bakarsanız, her ne kadar endişeleri yatıştırma gayretinde olsa da, devlet de bu sorunların pek tabii herkesten çok farkında… Zaten bu doğrultuda, açıklanan son 5 Yıllık Plan'da da, arz cephesinde yapısal reformlara gitmek, bir öncelik olarak vurgulanıyor. Bu mevzunun içinde, bir evvelki makalede detaylı işlediğim kurumsal borç ve buna ilişkin KİT'ler meseleleri yer alırken, reform niyeti elbette gerek konuttaki gerekse sanayideki aşırılıkları iyice bir törpülemek anlamına da geliyor.

Bu çerçevede inşaatın ekonominin temel dinamiklerinden olmasından vazgeçilemeyeceği ancak balonun patlamaması için şehirleşme odaklı çözümler üretilmeye çalışacağı gözleniyor. Sanayideki kapasite meselesi için ise, devletin gönlünden ilgili sektörlerde yeniden yapılandırmalar ve gözden çıkarmalar geçiyor. Tabii bu kapsamda, zombi şirketlerin de icabına bakılması gerektiği pekâlâ biliniyor. Ancak şu da biliniyor ki, gönülden geçeni yapmak her zaman pek kolay olmuyor. Nitekim zombilerin ait oldukları yere gönderilmesinin, milyonlarla ifade edilen iş kayıplarına neden olacağı hesap ediliyor. Bu gibi yan etkiler ise, devleti özellikle bazı bölgelerde haliyle korkutuyor. Toplumsal problemlere sebep olmamak için de, bu işin oldukça itinalı yapılması gerekiyor. Dile kolay…

RİSKLİ GARANTİ
Shanghai Advanced Institute of Finance'ten Ning Zhu, Çin ekonomisinde ve finans sektöründe oluşan balon sorununa dair yazdığı “China's Guaranteed Bubble” isimli kitabında, balonu büyüten en temel bir faktör olarak devletin sağladığı cömert “garantilere” işaret ediyor.

Büyümeyi canlı tutmak için verilen desteklerde riskleri ve de risk algılarını azaltan garantiler vermenin, ekonomiye aşırı özgüven pompaladığını ima eden Zhu, bunun Çin'de sosyal bir norm haline gelmesinin yarattığı problemlerin altını çiziyor. Oysa hem mikro hem de makro saiklerle bakıldığında, sürdürülebilirlik için yatırımcının risk çerçevesinde düşünüp, süreci yaşaması ve öğrenmesi makbul…

Dolayısıyla gelinen noktada, Çin ekonomisinin oldukça temel ve zorlu problemleri çözmesi gerekiyor. Ve yine bir önceki makalemle aynı sonuca varacak olsam da, ülkenin uzun vadeli menfaati için kısa vadede bir takım ödünler vermesinin lazım geldiğine şüphe yok. Neticede, hızını iyi kötü stabil tutmaya çalışan Çin ekonomisi, kamu tarafının gaza basmasına hala çok şey “borçlu”…

[Yeni Şafak, 21 Ekim 2016].