AK Parti Kongresi'nde "Ekonomi için Yeni Bir Başlangıç'

AK Parti, 2002'de enkaz olarak devraldığı ülke ekonomisini, 13 yılda ulusal ve uluslararası birçok müdahaleye rağmen yükselen ekonomilerden biri durumuna getirdi.

Devamı
AK Parti Kongresi'nde quot Ekonomi için Yeni Bir Başlangıç'
Seçim Hükümetinin Ekonomi Şifreleri

Seçim Hükümetinin Ekonomi Şifreleri

Ali Babacan'ın yerine eski Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın getirilmesi, 13 yıl önce başlayan kalkınma hamlesinden seçim hükümetine rağmen vazgeçilmediğinin kanıtı.

Devamı

Risk primi ve dolardaki hareketlilik bahane edilerek, ekonomiye bir şok dalgasının verilmesi girişimleri sahnede.

Türkiye, düşük bütçe açığı ve borç oranlarına sahip bir ülke. 2014 yılında bütçe açığının GSYH'ye oranı yüzde 1,3 iken, kamu borcunun milli gelire oranı yüzde 33 olarak gerçekleşti.

Türkiye'deki siyaset bilimci ve iktisatçılar ile düşünce kuruluşlarının bu türden “mirasyedi koalisyonlar”ın tekrardan oluşmasını önleyecek yapısal şartlar üzerine tekrardan kafa yormaları ve derinlikli çalışmalar yapmaları gerekiyor.

Davutoğlu'nun önündeki meydan okumalar, yapılması gerekenlerin teorik içeriğiyle ilgili değil. Zorluk, pratiklerde, aktörleri iknada ve geçmişin mirası ile hesaplaşmada.

Yunanistan Yol Ayrımında

Avrupa Birliği'nin ortak parası Euro'ya geçişte, Yunanistan'ın ulusal hesaplarında oynama yaparak ülke ekonomisinin durumunu gizlemesi karşılığında AB sessiz kaldı.

Devamı
Yunanistan Yol Ayrımında
AK Parti quot Nerde Kalmıştık' Diyebilir mi

AK Parti "Nerde Kalmıştık' Diyebilir mi?

AK Parti siyasi ve sosyal alanlarda olduğu gibi ekonomide de “Yeni bir ekonomi hikâyesi" ile yola başlamalı ve bu hikâyede Türkiye ekonomisindeki tüm eksik parçalar olmalı.

Devamı

Özellikle bizim gibi siyasetin ekonomiyi şekillendirdiği gelişmekte olan ülkelerde koalisyon hükümetleri ile yapısal problemleri çözmek, büyük yatırımlara girişmek, ülke algısını olumlu yapmak ve yabancı yatırımcıyı ülkeye çekmek maalesef zor gözüküyor.

Hatice Karahan: “Reform idealleri olan bir hükümetin iş başına gelmesini ümit ediyoruz.”

Siyaset sahnesine baktığımızda iktidar partisinin bütünlüklü bir rakibinin olmadığını görebiliriz. AK Parti, farklı toplum kesimlerine aynı anda hitap edebil- me özelliğine sahip tek parti konumunda. Muhalefet partilerinin her biri, AK Parti ile tekil alanlarda, kesitsel olarak mücadele edebiliyor.

Ekonomimizin sürdürülebilir büyümeye kavuşması için paradigma değişimlerinden biri, kaynak arama zihniyetinin değişmesi olacak.

AK Parti'nin ve onun kurumsal yönelimi ile özdeşleşen Türkiye'nin önümüzdeki yıllardaki kaderini önümüzdeki günlerde kararsızları ikna ve seçime katılımı sağlama yönünde gösterilecek performans belirleyecek.

G20 ülkeleri geçmiş dönemde, yüzlerce yapısal reformu uygulamaya geçirme sözü vererek, dünya ekonomisinin büyümesi konusunda üzerlerine düşeni yapacaklarını taahhüt etti.

Faiz Kanalı: MB'nin açıkladığı faiz değişimi, borç paranın marjinal maliyetinde değişime yol açıp bankaların da uyguladıkları oranları düzenlemesini beraberinde getirebilir.

İlk çeyrekte AB'ye ihracatımız yıllık bazda dolar olarak % 12,3 düştü ancak bu dönemde euro da, dolar karşısında % 18'e yakın değer kaybetti. O halde aynı ihracata euro cinsinden bakalım dediğimizde, %6,5 oranında bir artışa şahit oluyoruz. İşte bu da, AB'de pazar payımızı arttırdığımıza işaret ediyor. Bununla birlikte, dünya ticaretinden neredeyse hiç bir ülkenin arzu ettiği desteği alamadığı bir dönemden geçiyoruz.

7 Haziran'daki genel seçimler öncesi siyasi, ekonomik ve sosyal açıdan vesayet odaklarının emrinde olan Eski Türkiye'ye özlem duyanların girişimlerine hazırlıklı olmak gerekiyor.

Global ekonominin, gerek mal gerekse finansal piyasalar kanalıyla bize de olumsuzluklar bulaştırdığı bir dönemden geçiyoruz. Oysa; konjonktür güçlü büyüme senaryolarını zorlasa da, uzun vadeli ve akılcı bir bakış açısı benimsemek durumundayız.

Analiz, son yıllarda Batı medyasındaki Türkiye temsilini inceleyerek, medyatik temsili ve bunun gerçekliğini tartışmaya açıyor.

2014 yılında Türkiye ekonomisinde yaşanan gelişmeleri değerlendiren Erdal Tanas Karagöl, 25 başlıkta gerçekleşen yapısal reformların ekonominin gelişmesi için zaruri olduğunun altını çizdi.

O sabah piyasalar, Mayıs ayındaki FED dalgasıyla neredeyse eşzamanlı yaşanan Gezi örtüşmesine benzer bir sarsıntıya uyandığından habersizdi.