SETA > Yorum |
Tam Olarak Neyi Eleştiriyorsunuz Somut Öneriniz Nedir

Tam Olarak Neyi Eleştiriyorsunuz, Somut Öneriniz Nedir?

AK Parti karşıtı çevrelerin muhalefet ettiği konu başlıklarını sıralayarak bunun üzerinden “muğlak”, “belirsiz” tam ne dediği anlaşılmayan eleştirilerle nereye varmak istiyorsunuz?

Bugün AK Parti ve Erdoğan’a yönelik “içerden biri olarak” olumlu eleştiri yaptıklarını söyleyenler, Erdoğan’ın karar verme süreçlerinde iki önemli özelliğini, geçmiş dönemlerde sürekli vurgulamışlardı.

Birincisi, bir konu hakkında karar vereceğinde ilgili herkesi dinlemesi. İkincisi ise, parti karar organlarında müzakere süreçlerini sonuna kadar işletmesi.

Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmasıyla parti ile arasına mesafe girmesinin ardından, AK Parti’nin karar mekanizmaları ile ilgili en önemli eleştiri, müzakere süreçlerinin işletilmediği, parti karar organlarında önemli konuların tartışılmadan kararların alındığı ile ilgiliydi.

“İçerden biri olarak” eleştiri yaptığını söyleyenler, kendi iddialarının aksine, çok iyi biliyorlar ki partiye dönmesiyle birlikte Erdoğan, ilgili karar organlarında önceki dönemlerde olduğu gibi müzakere süreçlerini işletiyor.

Bugün yeniden Erdoğan eleştirisi başlatan çevreler, 16 Nisan öncesinde, AK Parti’nin teşkilatlarına, teşkilatların iş tutma tarzına ve AK Parti’nin belediyecilik anlayışına yönelik sert eleştiri getirmekteydiler.

Erdoğan’ın partiye döndükten sonra bu alanlardaki yaşanan sorunları bir an önce çözmesi gerektiği, yine bu çevreler tarafından bir beklentiye dönüştürülmüştü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genel Başkanlığı’na dönmesinin ardından beklentilerin de ötesinde bir yaklaşımla, kendi partisindeki sorunları toplumun önünde dile getirdi. “Metal yorgunluğu” tanımlaması ile teşkilat ve söylem düzeyinde bir yenilenme başlattı. “Profesyonel deformasyon hastalığı” tespiti ile bürokrasi ve bakanlıklarda birçok değişikliğe gitti.

Hatta yine bu çevrelerin Erdoğan eleştirilerinde önemli bir yer tutan, “Erdoğan adına konuşma” meselesine sert bir şekilde müdahale etti.

Daha önceleri, Erdoğan’ı bu konularda eleştiren “içerden” çevreler, son gönlerde Erdoğan’ın “metal yorgunluğu” tanımlamasını, teşkilatlardaki ve söylemdeki yenilenmeyi eleştirmeye başladılar.

Geçmiş dönemde “one minute” ve “dünya beşten büyüktür” çıkışı başta olmak üzere, büyük güçlerin haksız politikalarına karşı duruşunu sahiplenen bu çevreler, Erdoğan’ın son dönemdeki benzer yaklaşımlarını eleştiri konusu yapıyorlar.

O zaman bu çevrelere açıkça sormak gerekiyor.

Ne diyorsunuz?

Eleştiri adı altında başlattığınız muhalefetle neyi amaçlıyorsunuz?

AK Parti karşıtı çevrelerin muhalefet ettiği konu başlıklarını sıralayarak bunun üzerinden “muğlak”, “belirsiz” tam ne dediği anlaşılmayan eleştirilerle nereye varmak istiyorsunuz?

Açık konuşun, net olun.

Madem bir şey söylediğinizi iddia ediyorsunuz. CHP'nin yaptığı gibi muğlak, çözüm önermeyen, havada kalan eleştiriler olmasın yaptığınız.

Mesela FETÖ ile mücadelede tam olarak neyi eleştiriyorsunuz? Sizin mücadelede somut önerileriniz nedir?

FETÖ ile ilgili mağduriyetler yaşandığı eleştirisini yapıyorsunuz. Hükûmetin bu alanda yaşanan eksiklikleri gidermeye yönelik kurduğu “Olağanüstü Hâl İşlemleri İnceleme Komisyonu”nun ötesinde siz ne önerirsiniz?

Herhâlde profesyonel yalancılar olan FETÖ’cülerin söylediklerine inanmamızı beklemiyorsunuz?

Yoksa 15 Temmuz’dan tek farkı silahların ve bombaların devreye sokulmadığı 17-25 Aralık yargı darbe girişiminin “yolsuzluk” operasyonu olduğuna inanmamızı mı bekliyorsunuz?

17-25 Aralık’ın asıl hedefinin Erdoğan’ı indirmek olduğunu, darbe girişiminin küresel kumpas boyutunun hâlâ devam ettiği bir dönemde, bakanlarla ilgili dosyaları hangi bağlamda değerlendirmemizi bekliyorsunuz?

Siz, ilgili bakanlar “yüce divan”da yargılanmış olsaydı, ABD mahkemelerinde şimdiki “küresel kumpas davaları”nın açılmayacağını mı düşünüyorsunuz?

Eğer böyle düşünüyorsanız, eleştirilerinizin, söylediklerinizin ve söyleyeceklerinizin toplum nezdinde ve eleştiri yaptığınız çevrelerde bir karşılığının olmamasını çok doğal karşılayın. Söylediklerinizin etkili olmamasının gerekçesini başka yerde de aramayın.

[Türkiye Gazetesi, 16 Eylül 2017].