Türkiye’de yargı reformu nasıl bir tarihsel arka plana sahip? Yargı reformunun yoğunlaştığı alanlar neler? 9. Yargı Paketi’nin gerekçesi nedir ve hangi değişiklikleri getirmektedir?
Devamı
Rapor, yargısal adalet ve meslek etiği ilkeleri açısından yargı mensuplarının sosyal medya kullanımlarını farklı ülke kodları ve uygulamaları çerçevesinde ortaya koymaya çalışmaktadır.
Devamı
Bu raporda kamuoyunda Üçüncü Yargı Paketi olarak bilinen 28 Temmuz 2020 tarihli 7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile getirilen değişiklikler ele alınmaktadır.
Yargı Reformu Stratejisi Belgesinin amacı, hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi ile adalet hizmetlerinin iyileştirilmesi.
Bu rapor, öncelikle “Yargı Reformu Strateji Belgesi”nin reform perspektifini tahlil etmektedir. Reform perspektifinin dayandırıldığı hukukun üstünlüğü, adil yargılanma hakkı, adalete güven, yargı bağımsızlığı, tarafsızlık, adalete erişim hakkı, hesap verilebilirlik, şeffaflık, memnuniyet ve verimlilik gibi ilke ve değerler üzerinden belgenin çözümlemesi yapılmıştır. Türkiye’nin yargı adaleti alanında üçüncü reform stratejilerini içeren bu belgede yer verilen temel amaçlar, somut hedefler ve faaliyetlerin kapsamı ve içeriği irdelenmiştir.
Gerekçeli karara göre seçimlerin iptalinin temel gerekçesi Kanun'un açık ve emredici hükümlerine rağmen birtakım sandık kurulu başkanlarının kamu görevlileri arasından atanmamış olmasıdır. Bununla birlikte YSK bazı sandıklarda oy sayım ve döküm cetvelinin bulunmaması ya da eksik olması ile oy kullanma hakkı olmadığı halde oy kullananların tespit edilmesini bir bütün olarak değerlendirmiş ve seçimlerin iptali sebebi olarak görmüştür.
31 Mart yerel seçimleri üzerinden geçen yirmi güne rağmen İstanbul'da başa baş çıkan oy oranları ve itirazlar sebebiyle hala tartışılmaya devam ediyor.
Devamı
Uluslararası düzeyde gücün karşısında hukukun pek şansı yoktu. Bu yüzden en başından beri uluslararası hukuk ancak güçlü küresel aktörlerin çıkarlarına dokunmadığı yerlerde kendisine uygulama alanı bulabildi
Devamı
SETA Dış Politika Araştırmacısı Emrah Kekilli, 'Hafter'in Trablus'a yaptığı askeri operasyonlarının başarıya ulaşması mümkün değil.' dedi.
Bilindiği üzere Anayasa'ya göre seçimler bağımsız yargı organlarının yönetimi ve denetiminde yürütülür. Hatta Batı demokrasilerinde ilke seçimlerin yargı denetiminde olması iken Türkiye'de seçimler yargı organları tarafından hem yönetilmekte hem de denetlenmektedir.
Türkiye’nin seçim tecrübesi hakkında ne söyleyebiliriz? Seçimlerin yönetimi ve denetimi nasıl gerçekleştiriliyor? 31 Mart yerel seçimlerine ilişkin tartışmalar ve itirazların sebebi nedir? İtiraz süreci nasıl işliyor? Son gelişmeler neler? 5. İtirazlar ne zaman sonuçlanır ve bu süreçte taraflar nasıl hareket etmelidir?
SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş yerel seçimlerin ardından Türkiye’deki seçim sistemi ve İstanbul’da yaşanan süreç hakkında değerlendirmede bulundu.
Yargıya güven ilkesi açısından Türk Yargı Etiği Bildirgesi’nin anlam ve değeri nedir? Belgenin yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının geliştirilmesine katkısı ne olacaktır? Bildirge yargıya güven ve adalet hizmetlerine yönelik memnuniyete nasıl bir katkı sunabilir?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Aydın, "Davaların kesinleşmesiyle birlikte Türkiye'nin, FETÖ'nün TSK kaynaklı tehdidini bertaraf ettiği duygusuna kesinlikle kapılmaması lazım. Özellikle FETÖ'nün TSK yapılanması tümüyle deşifre edilmiş değil" dedi.
Avrupa Parlamentosu (AP) üyesi Kati Piri tarafından hazırlanan "2018 Türkiye Raporu" AP Genel Kurulunda oylanmış ve kabul edilmiştir. Esas itibarıyla "Avrupa Birliği'nin (AB) Türkiye ile katılım müzakerelerini resmen askıya alması" önerisini içeren söz konusu rapor, 109'a karşı 370 oyla kabul edilirken 143 üye de çekimser oy kullanmıştır.
Yerel seçim kampanyalarındaki ana ideolojik tartışma "beka meselesine" odaklandı.
Cumhur İttifakı’nın beka söylemine karşı muhalefet bloku, 31 Mart’ın yalnızca belediye başkanları ve meclis üyelerinin belirleneceği bir seçim olacağını söylüyor. Dolayısıyla yerel seçimler üzerinden “beka” meselesinin konuşulmaması gerektiğini savunuyor.
22 yıl sonra, 28 Şubat'ı nasıl anmalıyız. Bu büyük siyasi ve toplumsal travmayı tarihin derinliklerine mi gömelim? Yoksa 28 Şubat zulmünü hiç unutmadan, devamlı hatırlayarak geçmişe saplanıp kalalım mı?
28 Şubat 1997 tarihinde Milli Güvenlik Kurulu tarafından alınan kararlar üzerine başlayan süreç Türk siyasi tarihine "postmodern darbe" olarak geçmiştir.
Brüksel Bölge Parlamentosu Bağımsız Milletvekili Mahinur Özdemir, Avrupa’da Müslüman olarak yaşamanın zor olduğunu söyledi.