SETA > Yorum |
AK Parti İçin Yüz Yüze Seçim Çalışması Nasıl Mümkün Olur

AK Parti İçin Yüz Yüze Seçim Çalışması Nasıl Mümkün Olur?

Bu soru anlamlı. Çünkü birçok kişi yüz yüze seçim çalışmasının etkinliğini kabul etmekle birlikte, bir merkez partisinin bunu yapamayacağına inanıyor. Benim iddiam ise aksi.

Cumartesi günkü yazımda AK Parti’nin seçim çalışmalarına yüz yüze iletiÅŸimi de katması gerektiÄŸini söylemiÅŸtim. Bugünün esas sorusu ÅŸu: Artık bir merkez partisi olan AK Parti için yüz yüze seçim çalışması nasıl mümkün olur? Bu soru anlamlı. Çünkü birçok kiÅŸi yüz yüze seçim çalışmasının etkinliÄŸini kabul etmekle birlikte, bir merkez partisinin bunu yapamayacağına inanıyor. Benim iddiam ise aksi. AK Parti’nin etkili bir yüz yüze seçim stratejisi uygulayabileceÄŸi kanaatindeyim. Nasıl mı? DüÅŸünmekte olduklarımı ifade edeyim.

Önce seçim çalışmasına yüz yüze diyebilme tanımımı hatırlatayım: “Mahalle teÅŸkilatı düzeyinde, ev ev , kiÅŸi kiÅŸi belirlenen seçmene tekrar tekrar gitmek ve oy için aktif ikna etmeye çalışmak”. Yine dünkü yazımda, bir partinin yüz yüze seçim çalışması yapabilmesi için üç özelliÄŸi bir arada barındırması gerekir demiÅŸtim: “Bunlardan ilki, mahalle düzeyine kadar örgütlenmiÅŸ ve hareketli bir teÅŸkilatın olması. Ä°kincisi, partinin mensuplarını harekete geçirecek bir ideoloji, inançlar ve deÄŸerler gibi idealizm unsurlarının varlığı. Üçüncüsü de, bu parti mensuplarının baÅŸarıya ihtiyaç duyan ve baÅŸarıya inanan bir psikoloji içinde olması”.

O zaman sorumuz ÅŸu hale geliyor. Kitle ve merkez partisi haline gelen AK Parti bu üç özelliÄŸi bünyesinde barındırıyor mu? Cevabım hem hayır hem evet. EÄŸer Refah Partisi dönemindeki insan tipi, teÅŸkilat ve söylem esas alınırsa cevabım hayır. Ama eÄŸer bu üç özellik bir merkez partisi için yeniden tanımlanırsa cevabım evet. Åžimdi bir adım daha ileri gidelim. Ve teÅŸkilat, ideoloji ve psikolojik hal üçlüsünün AK Parti için mümkün olan formlarını tanımlayayım.

Ä°DEOLOJÄ°K OLMAYANLAR POLÄ°TÄ°KLÄ°K GÖSTEREBÄ°LÄ°R

Aslında teÅŸkilatı ideolojik olanlar ve olmayanlar diye ayırmak eski bir adet. Sadece belirli bir formattaki kiÅŸilerin kapı kapı dolaÅŸabileceÄŸini düÅŸünmek yanlış.

Sıradan gibi görünen, gündelik hayatın seyrindeki insanlar bir ideal uÄŸruna harekete geçip, beklenmedik oranda aktivizm ve politiklik gösterebilirler. Bunun en güzel örneÄŸi, Arap Baharı sürecinde geliÅŸen kitlesel eylemler. Bu eylemlerin çoÄŸunda, politik olmadığı düÅŸünülen insanlar meydanlarda birdenbire aktör oldular. DiÄŸer bir örnek ise, köylüleri örgütleyerek yapılan protesto gösterileri. Pekala sıradan köylüler uzun süreli eylemci olabiliyorlar. Özetle ÅŸunu demeye çalışıyorum. AK Parti bünyesinde ideolojik bilinçlilik açısından sıradan olduÄŸu düÅŸünülen kiÅŸiler, bir söylem ve psikoloji ile donatıldığında beklenmedik oranda fedakârca seçim çalışması yapabilirler.

SERT VE DIÅžLAYICI Ä°DEOLOJÄ° YERÄ°NE YUMUÅžAK DEÄžER VE Ä°NANÇLAR

AK Parti merkez ve kitle partisi olduÄŸu için kimlik partileri gibi keskin ideolojik söylemlerde bulunamıyor. Bu durumda ise, kimlik partileri keskin ideolojik yaklaşımlarla söylem üstünlüÄŸü kazanabiliyor. Aslında AK Parti’nin sert bir Ä°slamcı veya milliyetçi bir dil kullanması gerekmiyor. Ama halen teÅŸkilatın ihtiyaç duyacağı, inanacağı ve baÅŸkalarına iletmek isteyebileceÄŸi söylemleri olabilir. Ak Parti sert bir Ä°slamcı dil yerine maneviyat vurgusu üzerinden bir söylem geliÅŸtirebilir. Keskin bir milliyetçi söylem yerine “yerlilik ve millilik” üzerinden bir dil tutturabilir. Bu topraklara aidiyet duyan herkesi içeren ve dışlayıcı olmayan bir millilik tanımlaması yapılabilir. Ek olarak da, “büyük Türkiye ideali” söylemi geliÅŸtirilebilir. “Aktör olan, güçlü olan bir Türkiye mücadelesi” üzerinden bir dil kurulabilir. “Batı karşıtı deÄŸil ama Batı’nın kontrolünde olmayan bağımsız bir Türkiye” denilebilir. Son olarak da, “daha iyi bir yaÅŸam istemi” söylemi ile ekonomi, ulaşım, saÄŸlık ve eÄŸitim de yapılması gereken idealler üzerinden bir söylem dili kurulabilir.

1 KASIM SEÇÄ°MLERÄ°NÄ° KAZANMA Ä°STEMÄ° GÜÇLÜ BÄ°R PSÄ°KOLOJÄ° OLUÅžTURABÄ°LÄ°R

Yüz yüze seçim çalışması için gereken üçüncü ÅŸey ise, baÅŸarıya ihtiyaç duyan ve baÅŸaracağına inanan bir psikoloji içinde olmaktı. Aslında 1 Kasım seçimleri bu psikolojik hali saÄŸlayabilecek özelliklere sahip. Bu toprakların ana damarının iktidar devamlılığını saÄŸlayabilmesi ve inÅŸa edici fonksiyonunu yapabilmesi için seçimleri kazanmaya ve tek başına iktidar olmaya ihtiyacı var. Koalisyona mahkûm olmak, “milli ve güçlü Türkiye” için deÄŸiÅŸimi durdurabilir. Bu kavrayışa sahip olmak, birçok insan için fedakâr ÅŸekilde yüz yüze seçim çalışması yaptıracak bir psikolojiyi oluÅŸturabilir.

[7 Eylül 2015, Star]