1- Lübnan’da çöp krizi neden ve nasıl başladı?
Birçok siyasi sorunla uğraşan Lübnan’da halkı sokağa döken kriz, Beyrut’un güneyindeki Naame çöp toplama merkezinin bir alternatif bulunmadan kapatılmasının akabinde başladı. Bu durum Beyrut’ta çöp toplama hizmetlerinin akamete uğramasına ve şehrin çöp yığınlarıyla dolmasına sebep oldu. Birçok sağlık sorununa zemin hazırlayan çöp sorununa dair STK’lar Çevre Bakanlığı nezdinde uyarılarda bulunmuştu. Fakat ülkenin hemen her alanında görülen yönetimsel sorunlar ve yolsuzluklar bu krizin ortaya çıkmadan engellenmesine imkan vermediğinden, çöp krizi ülkenin kriz serisinin bardağı taşıran son damlası oldu. Daha sonra çöp toplama işi için açılan ihaleye de yolsuzluk bulaştırıldığı ve krizi ranta çevirmek isteyen çevrelerin devreye girdiği noktasından hareketle halk ihalelere de karşı çıktı. Başta Beyrut olmak üzere sokağa dökülen Lübnan halkı “Kötü kokuyorsunuz” sloganı altında ülkenin yönetimsel krizinden mesul olan sistemi ve siyasetçileri protesto ederken, Arap Baharı’nın meşhur “Halk rejimin yıkılmasını istiyor” sloganını da kullanarak protestolara siyasi bir dil kazandırdı.
2- Ülkedeki çöp krizinin arka planında ne var?
Toplanmayan çöpler ülkede uzun yıllardır devam eden siyasi krizler ve yönetimsel boşluğa dair rahatsızlığın dışa vurulmasına sebep oldu. Lübnan kökenleri Osmanlı dönemine kadar uzanan bir dini-mezhepsel kota sistemi ile idare edilmekte. Bu sisteme göre ülkedeki kilit pozisyonlarda farklı din ve mezheplerin kotaları var. Örneğin Cumhurbaşkanı Maruni bir Hristiyan, Başbakan Sünni bir Müslüman ve Meclis Başkanı ise Şii bir Müslüman olmak zorunda. Bu kotaların ülkedeki tansiyonu düşürme ve paylaşım üzerinden aidiyeti artırma amacına hizmet ettiği söylense de beraberinde yaygın bir nepotizmi, liyakatsizliği ve ayrımcılığı da getirmektedir.
Ülkedeki bir diğer ayrım Lübnan İç Savaşı yıllarından kalma husumetleri içerisinde barındıran kamplaşmadır. Buna göre ülkede iki tane büyük ana siyasi blok veya ittifak vardır. Suriye yanlısı olan 8 Mart İttifakı 128 sandalyenin 68’ine sahip içerisinde Maruni Hür Vatanseverler Hareketi, Şii Emel ve Hizbullah hareketleri, Dürzi Lübnan Demokratik Partisi gibi grupları barındırmaktadır. Suriye karşıtı olan 14 Mart İttifakı ise 45 sandalayeye sahip olup Sünni Gelecek Hareketi, Maruni Lübnan Güçleri, Ermeni Hınçak Partisi gibi gruplardan oluşmaktadır.
Ayrıca ülkede başta İran ve Suudi Arabistan olmak üzere dış güçlerin de oldukça kuvvetli nüfuzları vardır. İttifakların içerisindeki gruplara doğrudan destek veren bu ülkeler, Lübnan’daki siyasi ayrışmaların sebeplerinden birisi olduğu gibi uzlaşılarda da önemli rol oynamaktadır. Bu açıdan Lübnan’ın özellikle İran-Suudi Arabistan rekabetinin yoğun şekilde yaşandığı bir ülke olduğunu söylemek mümkündür.
Bütün bu yapısal sorunlar ve 5 senelik Suriye krizinin Lübnan içerisindeki mülteciler başta olmak üzere sosyal ve siyasi etkileri Lübnan’da siyasi krizleri, yolsuzluğu ve çatışmayı beraberinde getirmekte ve çöp krizinin örneklediği gibi yönetimsel sorunları günlük hayatın bir parçası yapmaktadır.