53 yıllık Esad hanedanını deviren Suriye'yi bugün; toprak bütünlüğü, sınır güvenliği, ülke içinde düzen ve istikrarı sağlamak ve siyasal sistem inşası gibi yeni ve ciddi meydan okumalar bekliyor.
Rejimin devrilmesine öncülük eden Ahmed Şara, 29 Ocak'ta ülkedeki askeri grup temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen 'Zafer Konferansı'nda' geçiş dönemi Suriye Cumhurbaşkanı olarak ilan edildi, 2012 anayasası yürürlükten kaldırıldı ve Arap Sosyalist Baas Partisi feshedildi.
25 Şubat'ta Şam'da toplanan Ulusal Diyalog Konferansı ise ülkenin dini ve etnik açıdan farklı unsurlarını bir araya getirdi ve geçiş sürecine rehberlik etmek üzere; egemenliğin korunması, geçici anayasal metnin kabulü, eşit vatandaşlık, hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması gibi bir dizi esas üzerinde uzlaşıldı.
Nitekim Konferans sonrası kurulan komisyon çalışmalarını tamamlayarak Geçici Anayasal Bildirge'yi Cumhurbaşkanı Şara'ya sundu ve Bildirge Şara tarafından imzalanarak kabul edildi.
1950 Anayasasına Vurgu
Genel hükümler, hak ve hürriyetler, yasama, yürütme ve yargı organlarını düzenleyen temel organlar ve geçiş dönemi adaleti şeklinde dört bölümde sınıflandırılabilecek 53 maddeden oluşan Bildirge, ülkeyi kalıcı bir siyasi düzene ulaştıracak yolun çerçevesini oluşturmayı amaçlıyor.
Bildirgenin başlangıç kısmında; Suriye'nin milli tarihine, özellikle 1950 Anayasası bağlamında anayasal mirasına ve diyalog konferansındaki siyasal katılıma atıf yapılıyor. Konferansta benimsenen Suriye'nin ülkesi ve milletiyle bütünlüğünün korunması ve geçiş dönemi adaleti geçici anayasal metnin de temelleri olarak kabul ediliyor.
Yeni Rejimin Esasları
Devletin ismi Suriye Arap Cumhuriyeti, resmi dil Arapça ve başkent Şam olarak korunuyor. Yine 2012 anayasasında olduğu gibi Cumhurbaşkanının Müslüman olacağı ve İslam hukukunun yasama organının birincil kaynağı olduğu belirtiliyor. Dini toplulukların statüleri de teminat altına alınıyor. Ayrıca kültürel çoğulculuk garantisi verilerek, dil ve kültürle ilgili haklar güvence altına alınıyor.
Hak ve Özgürlükler
Kanun önünde eşitlik ilkesini esas alan ve ırk, din, soy ve cinsiyete dayalı ayrımcılığı yasaklayan Geçici Anayasa Bildirgesi, Suriye'nin daha önce taraf olduğu uluslararası insan hakları sözleşmelerinin anayasal norm düzeyinde olduğunu kabul ediyor. Suriye'nin özellikle Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi; Sosyal, Ekonomik ve Kültürel Haklar Sözleşmesi ile İşkencenin Önlenmesine Dair Sözleşme'ye taraf olduğu dikkate alındığında bu geçiş sürecinin garantilerine dair önemli bir hükümdür.
Bunun yanında Bildirge; ifade hürriyeti, mülkiyet hakkı, dini özgürlükler, kadın hakları, siyasal haklar, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı, suçların ve cezaların şahsiliği ve kanuniliği, masumiyet karinesi gibi başlıca temel hak ve hürriyetleri de koruma altına alıyor.
Yasama Organı
Anayasal Bildirge geçiş süreci için, Cumhurbaşkanını merkeze alan bir hükümet sistemi öngörüyor. Yasama organını teşkil edecek Halk Meclisi'nin üyelerinin üçte ikisi, (üyeleri Cumhurbaşkanı tarafından atanan) yüksek komitenin oluşturduğu seçici alt kurullar tarafından seçilecek, geri kalan üçte bir meclis üyesi ise doğrudan Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek.
Halk Meclisi; kanun yapma, bütçe hakkı ve af ilanı gibi klasik yasama organı yetkilerinin yanı sıra, bakanların dinlenmesi şeklinde bir denetim aracına da sahip.
Yürütme Organı
Yürütme yetkisinin Cumhurbaşkanı ve onun atayacağı/azledebileceği Bakanlar tarafından kullanılacağı, Cumhurbaşkanının Başkomutan olduğu, profesyonel ordu dâhil olmak üzere kamu kurumlarını yeniden inşa edeceği belirtiliyor. Cumhurbaşkanı yasamaya ilişkin ise kanun teklif etme ve aşılması üçte ikilik bir meclis çoğunluğuna bağlı kılınan güçleştirici veto yetkisine sahip olacak.
Suriye'nin mevcut koşullarında ihtiyaç duyulabilecek anayasal kurumlardan biri olan olağanüstü hal ilan etme yetkisi Meclis'in üçte iki çoğunluğunun onayına bağlı olarak Cumhurbaşkanı'na veriliyor. Öte yandan Bildirge, hukuk devleti ilkesinin ayrılmaz bir parçası olan idarenin eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açıklığı esasını da kabul ediyor.
Anayasal Bildirge; herhangi bir kişi, grup ve örgütün askeri bir yapı kurmasını, silah bulundurmasını açıkça yasaklayarak bu yetkiyi münhasıran devlete bırakıyor. Meşru güç kullanma yetkisinin yani şiddet tekelinin devlete hasredilmesi, Suriye'nin kamu düzeni ve istikrar ihtiyacı göz önüne alındığında en büyük önceliklerinden biridir.
Yargı
Bildirge hukuk devletinin temeli olan yargı bağımsızlığını açık bir şekilde kabul ediyor. Akabinde yargının usulüne uygun işleyişinin ve bağımsızlığının Yüksek Yargı Kurulunca korunacağını belirtiyor. Yargısal işleyişin, yürütme veya yasama organı tarafından değil, bir üst kurulca denetlenecek olması, bağımsız yargı anlayışına uygun bir tercihtir.
Olağanüstü mahkemelerin kurulamayacağı, mahkemelerin ve yargı yetkilerinin ancak kanunla ihdas edilebileceği belirtilerek tabii ve kanuni hakim ilkesi benimseniyor.
Diğer taraftan geçiş dönemi adaletine ilişkin düzenlemelere yer verilirken, Bildirge'nin beş yıl boyunca uygulanacağı ve kalıcı anayasanın kabulü ile bu anayasanın hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilecek ilk seçimlerin tamamlanmasıyla birlikte yürürlükten kalkacağı hükme bağlanıyor.
Sonuç olarak Geçici Anayasal Bildirge'nin geçiş sürecindeki anayasal boşluğu doldurmayı hedeflediği söylenebilir. Ancak Bildirge ile ilgili değerlendirmeler yapılırken, bunun gerçek anlamda bir anayasa değil, devrim koşullarında hazırlanmış bir geçiş düzenlemesi olduğu dikkate alınmalıdır.
[Sabah, 29 Mart 2025]