Türkiye ekonomisi son 10 yılda gerçekleştirilen yapısal reformlarla birlikte ciddi bir ekonomik büyüme gerçekleştirerek diğer gelişmekte olan ülkelerden ayrışmıştır. Türkiye ekonomisinin bu büyüme sürecine paralel olarak enerji tüketimi de artmıştır. Gelişmiş ülkelerin enerji talepleri artık çok yavaş hızla artarken gelişmekte olan ülkelerin enerji talepleri yüksek hızda artmaya devam etmektedir. Türkiye’nin ise ekonomik iyileşmelerdeki hızlı dönüşümü enerji tüketiminde de görülmüş ve Çin’den sonra dünyanın enerji tüketim hızı en çok artan ikinci ülkesi olmuştur. Enerji tüketim artışındaki bu hızın Türkiye’nin ilerleyen dönemlerinde de artarak devam etmesi beklenmektedir. Bu nedenle Türkiye enerji sektörüne yatırım yapacaklar için çok cazip bir ülke haline gelmiştir.
Diğer yandan, Türkiye birincil enerji tüketiminde yüzde 70’in üzerinde hammadde kaynakları açısından dışa bağımlı olduğu için ekonomik büyüme beraberinde cari açığa da neden olmaktadır. Ayrıca, Türkiye’nin ihracatta rekabetçi bir güce sahip olması için enerjide dışa bağımlılığını azaltması zorunludur. Bu amaçla enerji sektöründe birçok strateji belirlenmiştir. Enerji sektöründe hem arz güvenliğini sağlamak hem de yatırımcı çekmek, Türkiye’nin öncelikli hedeflerinden olmuş ve ekonomik hedefler bunlardan bağımsız düşünülemez hale gelmiştir.
Elektrik sektöründe de bu hedeflere yönelik olarak düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemelerden en önemlisi 30 Mart 2013 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’dur. Kanunun amacı; “elektriğin yeterli, kaliteli, sürekli, düşük maliyetli ve çevreyle uyumlu bir şekilde tüketicilerin kullanımına sunulması için, rekabet ortamında özel hukuk hükümlerine göre faaliyet gösteren, mali açıdan güçlü, istikrarlı ve şeffaf bir elektrik enerjisi piyasasının oluşturulması ve bu piyasada bağımsız bir düzenleme ve denetimin yapılmasının sağlanması” olarak belirtilmiştir.
Bu kanunun getirdiği en önemli yenilik Enerji Borsasıdır. Enerji Borsası bünyesinde spot ve türev olmak üzere iki ayrı piyasa yer alacaktır. Spot piyasalar Elektrik Piyasaları Anonim Şirketi (EPİAŞ) bünyesinde; türev piyasalar ise Borsa İstanbul Anonim Şirketi (BİST) bünyesinde yer alacaktır. Enerji Borsası’nın kurulumu ile birlikte şeffaflık ve serbest piyasa ortamında oluşacak olan elektrik fiyatlarının öngörülebilir olması yatırımcıları çekecek, Türkiye’nin önemli bir enerji üssü olmasını sağlayacak ve nihai tüketicilere orta ve uzun vadede olumlu katkılar sağlayacaktır.
Enerji Borsası’ndan olumlu sonuç alınması, küresel piyasalarla entegrasyonun sağlanması, spot ürünlerin yer alacağı ve yeni kurulacak olan EPİAŞ’ın ikincil mevzuatının buna uygun düzenlenmesi çok önemlidir. Enerji piyasalarında belirsizlik ortamını azaltıcı ve şeffaf bir piyasanın oluşturulması ile; Türkiye enerji sektörü hem yatırımcılar için daha cazip hale gelecek hem de enerji tedarikçileri daha rekabetçi bir ortam elde edeceklerdir. Bu rekabet&c.