Terör örgütünün üzerine gidildikçe askeri çözülmenin yanında siyasi çözülme de artıyor. Tutuklanan ve görevden alınan HDP'li eski Kars Belediye Başkanı Ayhan Bilgen'in itirafları çözülmenin son örneklerinden.
Bilgen hapishaneden yaptığı sosyal medya paylaşımlarında HDP'yi eleştirdi. Belli ki zor oyunu bozmuş.
Bilgen HDP'nin partililer tarafından değil dağdan ve hapishaneden yönetildiğini söylüyor.
Bu itiraflar yıllardır dile getirilen bir hakikatın bizzat bir HDP'li tarafından teyidi anlamına geliyor; HDP bir siyasi parti değildir, terör örgütü PKK'nın siyasi koludur.
Ayhan Bilgen'in itirafını bir günah çıkarma, pişmanlık veya sivil siyaset çağrısı olarak anlamak komiklik derecesinde siyasi saflık olur. Bilgen'in böyle bir derdi yok.
Başından beri HDP'nin PKK'nın siyasi kolu olduğunu biliyordu. HDP'li bir belediye başkanı olarak örgüte bizzat destek oldu. Belediye'nin kaynaklarını dağa aktardı. Dağdaki teröristlerim ailelerine belediyeden maaş bağladı. Belediye bütçesinden temin edilen erzak ve yaşam malzemelerini dağa gönderdi. HDP PKK'dır ve Ayhan Bilgen bunu bilir.
Kendisini belediye başkanı yapan iradenin PKK olduğunu da, PKK'nın rızasının hilafına bir adım bile atamayacağını da adı gibi bilir.
Gelgelelim bugün "HDP dağdan ve hapishaneden yönetiliyor" diye sözümona eleştiri yapar. Bildiği, kabullendiği, desteklediği bir durumu bugün eleştiriyor. Neden? Çünkü bu parti/örgüt içi hesaplaşmanın bir yöntemi.
Hapishaneye girmiş ve etkinlik alanı sınırlanmış bir siyasetçi olarak Türkiye kamuoyuna mesaj veriyormuş gibi yaparak örgüt kamuoyuna mesaj veriyor. Belki daha iyi bakılmak istiyor. Belki belediye başkanıyken sahip olduğu ekonomik ve siyasi ayrıcalıkların devamını...
Evet PKK'nın siyasi ayağı bir hesaplaşma sürecinde. Ama lütfen saf olmayalım. Hesaplaşma "siyaset yanlıları ile silah yanlıları" arasındaki bir farklılaşma değil.
Ve bu hesaplaşmayı daha fazla "açılıma, anlayışa, tavize" borçlu değiliz. Örgütün siyasi ayağına karşı yürütülen etkin terörle mücadele hesaplaşmayı tetikliyor. Dolayısı ile yapmamız gereken bazı siyaset bilmez safdillerin önereceği gibi "siyaset yanlılarının elini rahatlatmak için siyasete alan açmak" değil çemberi iyice daraltmaktır.
[Takvim, 19 Ekim 2020]