Son dönemlerde enerji çeşitleri bakımından özellikle rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir kaynaklara yönelik yatırımların artmasına rağmen küresel enerji talebinin büyük bir kısmını hala fosil yakıtlar karşılamaktadır. Ancak bu kaynakların giderek azalması neticesinde ülkelerin farklı enerji kaynaklarına yönelme eğilimi bulunmaktadır. Geleneksel fosil yakıtlardan petrol ve doğal gaza alternatif olarak son dönemde dikkat çeken kaya gazı ise özellikle 2000’li yılların başlarından itibaren küresel enerji piyasalarında karşılık bulmaya başlamıştır. Bu doğrultuda dünya genelinde yapılan arama çalışmaları neticesinde yeryüzünde önemli büyüklükte kaya gazı rezerv bölgelerinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Türkiye’de ise özellikle Trakya ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde bulunan rezerv alanlarının genişletilmesi ve yeni sondaj bölgelerinin oluşturulması için çalışılmaktadır. Enerji ihtiyacının büyük bölümünü ithal eden Türkiye açısından kaya gazı oldukça önemli bir fırsat olarak görülmektedir. Son dönemde bir taraftan yenilenebilir enerji alanında büyük yatırımların gerçekleşmesi sonucunda enerji faturasının azaltılması hedeflenirken diğer taraftan kaya gazı gibi alternatif kaynak arayışları ülkenin enerjide dışa bağımlı olan yapısını değiştirmesi açısından son derece kritiktir.
Bu analiz kaya gazının dünya ve Türkiye’deki mevcut durumunu, küresel enerji piyasalarında ne gibi değişimlere neden olduğunu ve sondaj-üretim aşamalarında meydana gelen çevresel etkileri ele almaktadır..