Web Panel: ABD 2024 Başkanlık Seçimi | Adayların Enerji, İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Politikaları

ABD 2024 Başkanlık Seçimi | Adayların Enerji, İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Politikaları

Devamı
Web Panel ABD 2024 Başkanlık Seçimi Adayların Enerji İklim Değişikliği
Türkiye'den Enerji Alanında Yeni Adımlar Hedef Dışa Bağımlılığı Azaltmak

Türkiye'den Enerji Alanında Yeni Adımlar: Hedef Dışa Bağımlılığı Azaltmak

Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak, tükettiği enerji kaynaklarını üreten bir ülke olmak, yerli ve milli enerji ve maden kaynaklarından mümkün olan en yüksek düzeyde fayda sağlamak Türkiye’nin enerji alanındaki başlıca hedeflerindendir

Devamı

Enerji arz güvenliği 100 yıla yakın bir süredir tüm ülkelerin hassasiyetle yaklaştığı bir konu. Arz güvenliğini artırmak adına tüketilen enerji kaynaklarının, tedarik yollarının, tedarik edilen ülke ve aktörlerin çeşitlendirilmesi pek çok ülke için oldukça önemli. Türkiye, yaklaşık 20 yıldır bu adımları dikkatle yerine getirmeye çalışıyor. Petrol, doğal gaz ve kömür gibi fosil enerji kaynaklarını ithal ettiği ülkeleri, tedarik ettiği yollar ve bu kaynakların kullanım alanlarını çeşitlendirmeye çalışması dikkate şayan.

Geride bıraktığımız son on yılda ivme kazanan sanayi ve ekonomideki gelişimin, MTH’nin yüksek çarpan etkisi ile Türkiye’nin kalkınma ve büyüme sürecine ciddi bir katalizör etkide bulunması beklenmektedir. 2002 sonrası dönüşümün, sağlamlaştırılan altyapının üzerine kurulan yeni teknoloji hamlesi, ciddi bir vizyonun ve küllerinden yeniden doğma çabasının son aşamasıdır. Sanayinin, iş ve üretim süreçlerinin hatırı sayılır bir dönüşüm geçirdiği son birkaç on yıl; yeni teknolojilere, sermaye birikimine ve beşeri kapasiteye yatırımı bir zorunluluk haline getirmiştir. Nitekim bugün yapay zeka, otonom teknolojiler ve robotlar; rutin, sekreterlik gibi sadece destek hizmetleri veren ve sürekli tekrar eden işleri devralırken, bireyin ve beşeri sermayenin, nispeten daha teknik, “yaratıcı” ve daha kompleks konulara yönlenebilmesinin önünü açmıştır.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) tarafından 'Dünyada ve Türkiye’de Enerji Trendleri' konferansı düzenlendi.

Olaf Scholz'un Başbakanlığı Almanya'nın krizlerle dolu kritik bir dönemde başlaması talihsizlik olarak nitelendirilebilir..

Kitap: Türkiye'nin Enerjisi | Politikalar ve Stratejiler

Türkiye enerji alanında hem bölgesinde hem de dünyada adından söz ettirmeyi sürdürecektir. Bu bağlamda alanında uzman yazarlar tarafından hazırlanan Türkiye’nin Enerjisi: Politikalar ve Stratejiler kitabı Türkiye’nin enerji ajandasını değerlendirmek için bir başvuru kaynağı olma niteliği taşımaktadır

Devamı
Kitap Türkiye'nin Enerjisi Politikalar ve Stratejiler
EastMed Rafa Kalkıyor Peki Yunanistan ın Planları

EastMed Rafa Kalkıyor, Peki Yunanistan’ın Planları?

ABD'nin EastMed'ten destek çekme kararı İsrail'den ziyade Yunanistan'ı ve dolayısıyla Güney Kıbrıs'ı teknik nedenlerin yanı sıra psikolojik açıdan olumsuz etkiledi.

Devamı

30-31 Ekim 2021’de Roma’da gerçekleştirilen G20 Liderler Zirvesi’nde Başkan Erdoğan ABD’li mevkidaşı Biden ile görüşecek. Bu, Biden’ın Beyaz Saray’a gelmesinden sonra Erdoğan ile yaptığı ikinci görüşme olacak. SETA uzmanları, ikili görüşmede gündeme gelebilecek olası konuları ve bunların iki devlet arasındaki ilişkilere etkilerini tartışıyor.

Merkel'in görevde olduğu son 16 yıl, Türk-Alman ilişkilerinin en hareketli dönemlerinden biri olarak tarihe geçti. Bir yandan iki ülke arasındaki iş birliği alanlarının çatışma alanlarından geniş olması, diğer yandan Erdoğan ve Merkel'in reel-politik çıkarlar ekseninde rasyonel iki aktör olarak hareket etmeye çalışması, 16 yıllık dinamizmin temel itici güçleri oldu.

Gelişmiş ülkelerin öncelikle kendi içlerinde söz konusu yöntemlere başvurarak küresel ısınmanın yavaşlatılmasına katkı sağlaması bekleniyor. İklim değişikliği ile mücadele kolektif eylem gerektiriyor, ancak ülkelerin bir araya gelerek adaletli bir sorumluluk paylaşımıyla harekete geçmediği bir senaryoda küresel ısınmanın yavaşlatılması zor görünüyor.

Enerji konusunda dünyada son yirmi-otuz yıla damga vuran trendleri analiz eden kitap bir kısım ülkeler nükleer enerjiyi terk ederken bir kısım ülkelerin ise bu alanda neden yeni yatırımlar yaptıklarının ve kimi ülkelerin terk etmeye başladığı kömürün neden bazı ülkelerde daha fazla üretilmeye devam ettiğinin de cevaplarını aramaktadır.

Türkiye’nin enerjideki resmi son 6-7 yılda değişti. Son 5 yılda doğalgaz tüketimimizin sadece yüzde 0.85’ini kendi üretimimiz ile karşıladık. Bu oran 2023 ve sonrasında kademeli olarak artacak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu hafta İnsan Hakları Eylem Planı'nı açıklamasının ardından gözler gelecek hafta kamuoyuyla paylaşılacak ekonomi paketine çevrildi.

Bu analizde sürdürülebilirlik teması çerçevesinde enerji verimliliğiyle ilgili küresel gelişmeler ve dünyada öne çıkan ülkeler ele alınarak Türkiye’nin bu alandaki durumu, potansiyeli ve ülkede yapılan düzenlemeler aktarılmaktadır.

Güney gaz koridorunun en önemli ayağını oluşturan TANAP ile Türkiye öncelikle kendisinin ve genel olarak da Avrupa kıtasının enerji arz güvenliğinin sağlanması bakımından kritik bir misyon üstleniyor.