Enerji arz güvenliği 100 yıla yakın bir süredir tüm ülkelerin hassasiyetle yaklaştığı bir konu. Arz güvenliğini artırmak adına tüketilen enerji kaynaklarının, tedarik yollarının, tedarik edilen ülke ve aktörlerin çeşitlendirilmesi pek çok ülke için oldukça önemli. Türkiye, yaklaşık 20 yıldır bu adımları dikkatle yerine getirmeye çalışıyor. Petrol, doğal gaz ve kömür gibi fosil enerji kaynaklarını ithal ettiği ülkeleri, tedarik ettiği yollar ve bu kaynakların kullanım alanlarını çeşitlendirmeye çalışması dikkate şayan.
Devamı
2024 yılı Türkiye ve yakın coğrafyası açısından enerji alanında önemli gelişmelerin yaşanmasıyla başladı. Önceki yıllardan süregelen bazı olayların 2024 yılının ilk yarısında etkili olmaya devam ettiği görülürken Türkiye'nin hem fosil enerji kaynakları hem de yenilenebilir enerji kaynakları açısından ilerleme kat ettiği bilinmekte. Bölgesindeki en büyük enerji tüketicilerinden biri olan Türkiye yerli ve milli enerji üretimini artırırken bir yandan 2053'te Net Sıfır Emisyon hedefine ulaşmak, diğer yandan dışa bağımlılığını azaltmak için çalışmalarını sürdürüyor. Ancak bölgesel ve küresel anlamda kritik gelişmeler de yaşanmaya devam ediyor.
Devamı
G7 ülkelerinin iklim, enerji ve çevreden sorumlu bakanları İtalya'nın dönem başkanlığında 29-30 Nisan tarihlerinde Torino'da bir araya geldi. Zirve, G20 toplantılarının ve her yıl düzenlenen Taraflar Konferansı'nın (Conference of the Parties, kısaca COP) gündemlerini ve dolayısıyla sonuç bildirilerini etkilemesi açısından oldukça önemli. Toplantı sonunda yayınlanan bildiride öne çıkan çok sayıda bulunurken devam etmekte olan Rusya-Ukrayna Savaşı'nda enerji altyapılarının hedef alınmasının kınandığı, Ukrayna'nın yeniden inşası için destek verilmeye devam edileceği ve Gazze'de artan yıkım ve insanlık krizinden duyulan endişe de ifade edildi.
SETA Siyaset Araştırmacısı Metin Özkan, A Haber ekranlarında yayınlanan A Haber Gece programında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Rusya’nın enerjide en güvenilir ortağının Türkiye olduğuna dair açıklamasını değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın heyetiyle dün Budapeşte'deydik. Bu ziyaret Erdoğan'ın 2023'te Macaristan'a ikinci ziyareti. Önceki ziyaret 20 Ağustos'ta Macaristan'ın kuruluş günü kutlamalarına katılım için yapılmıştı. Yine, Macar Cumhurbaşkanı Novak ve Başbakan Orban da bu yıl Türkiye'yi ziyaret etmişlerdi. Dünkü ziyaret 18 Aralık 1923'te Türkiye ile Macaristan arasında imzalanan Dostluk Anlaşması'nın yüzüncü yılına denk geldi. Ziyarette Erdoğan'ın Novak ve Orban ile ikili görüşmelerinin yanı sıra 8 bakanın katılımı ile 6. Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konsey toplantısı gerçekleştirildi. 2024 Türk-Macar Kültür Yılı'nın açılışı yapıldı. Macar tarafı at, Türk tarafı Togg hediyesi sundu. 2013'teki ilk YSDK Toplantısı'ndan itibaren Ankara ile Budapeşte arasında birçok konuda güçlü bir işbirliği perspektifi öne çıktı. İkili ilişkiler "geliştirilmiş stratejik ortaklık" aşamasına vardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan geçen pazar günü Macaristan'daydı. Türk cumhuriyetleri, Balkanlar ve Katar devlet başkanlarının da katılımıyla Macar devletinin kuruluş yıldönümü muhteşem hava fişek gösterileriyle kutlandı. Dönüş uçağında Erdoğan'ın, aralarında olduğum gazetecilere verdiği mülakatta Türk-Macar ilişkileri için "geliştirilmiş stratejik ortaklığımız" tabirini kullanması dikkat çekti.
Dışa bağımlılığın azaltılması hedefiyle görünürlük kazanan rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırımlar iklim değişikliği endişeleri eşliğinde 2000'li yıllar itibariyle artış eğilimine girmişti...
Devamı
Türkiye 2000’li yılların başından bu yana artan sanayileşme, gelişen ekonomi ve büyüyen nüfusun etkisiyle önemli ölçüde çoğalan bir enerji talebiyle karşı karşıya gelmiştir. 2002 yılında 51,4 milyon ton eş değer petrol (MTEP) olan toplam enerji talebi, 2012 yılında 117, 5 MTEP’e, 2021 yılında ise 147 MTEP’e yükselmiştir. Büyüyen ekonominin yanı sıra yerli kaynaklardan üretilen enerjinin sınırlı olması, ithal edilen petrol ve doğal gaz gibi enerji kaynaklarına olan bağımlılığı artırmıştır. Neticede enerji ithalatı cari denge üzerinde önemli bir baskı unsuru haline gelmiş, 2007-2017 yılları arasında söz konusu ithalat için yıllık ortalama 54,6 milyar dolar harcanmıştır. Bu durum Türkiye’nin enerji politikasında yeni bir dönemin başlangıcına vesile olmuştur.
Devamı
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 75. sayısı çıktı.
Avrupa’nın ve beraberinde dünyanın ciddi bir enerji krizi ile karşı karşıya olduğu bir dönemde gerçekleştirilen bu zirve Türkiye’nin Rusya-Ukrayna savaşı ve tahıl koridoru anlaşmasında olduğu gibi ilgili tarafları bir araya getirme ve müzakere masasında birleştirme iradesini ortaya koyması açısından oldukça önemlidir.
AB Komisyonunun son raporu Türkiye’ye dair klişe yaklaşımları tekrar ederken ilişkilerin gelişmesine dair yapıcı ve yaratıcı unsurları ve açılım alanlarını vurgulamamaktadır. Bu yaklaşım ise Türkiye ile ilişkilerin yakın zamanda olumlu ivme kazanmayacağına işaret etmektedir.
Avrupa’da hızla artan elektrik ve doğal gaz fiyatlarına karşı kıta genelinde alınan kararlar nelerdir? Enerji krizi büyük bir ekonomik krize yol açar mı? Enerji krizi Avrupa’da gerçekleşecek seçimleri ne kadar etkileyebilir?
Almanya Federal Başbakanı (Şansölye) Olaf Scholz’un Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Katar ziyareti Alman dış politikası açısından önemli arayış ve dönüşümlere işaret ediyor.
Alınan kararların tamamı AB'nin doğal gaz talebinin azaltılması ve depoların en az yüzde 80 doluluk oranıyla kışa giriş yapabilmesi içindir. Ancak kış mevsiminin beklenenden sert ve uzun geçmesi halinde yalnızca geçici bir süreliğine çözüm sunacak depoların da yeterli olmayacağı açıktır. Bu sebeple ilerleyen günlerde AB genelinde önlemlerin artırılması beklenmektedir.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 68. sayısı çıktı.
Somali ziyareti, yıllarca Afrika'da istediği gibi tek taraflı bir “kazan” sistemi oluşturanlar için Afrika denklemine hiç beklemedikleri Türkiye'nin dâhil olmasıyla sonuçlandı.
Somali ziyareti, yıllarca Afrika'da istediği gibi tek taraflı bir kazan sistemi oluşturanlar için Afrika denklemine hiç beklemedikleri Türkiye'nin dâhil olmasıyla sonuçlandı.