Amerikan Büyükelçiliği açıklama yapmış. ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu'nda görevli bir Türk çalışanın 15 Temmuz davaları kapsamında tutuklanmasından ve akabinde medyada çıkan haberlerden rahatsızlarmış.
İkili ilişkilerde olur böyle rahatsızlıklar, çok büyütmemek lazım.
Türkiye'nin de rahatsız olup, Amerika'nın rahatsızlıklarınızı anlıyoruz diye karşılık verdiği çok husus var. Mesela;
- YPG'nin Amerika tarafından silahlandırılması - FETÖ elebaşının iade edilmemesi - Amerika'nın egemenlik haklarını ihlal ederek Türk yetkilileri yargılamaya çalışması gibi...
Liste uzayıp gidiyor ama bir yandan da ikili ilişkiler devam ediyor. Eminim elçilik çalışanının tutuklanmasından ABD'nin duyduğu rahatsızlığı da Türk hükümeti anlıyordur! Karşılıklı anlayış önemli neticede!
CUMHURBAŞKANI'NA SUİKAST DAVASI
15 Temmuz Darbe Girişimi'nden sonra yaşanan tüm gelişmeler, devletin kendini savunma ihtiyacının yanında bir başka özel anlam da içeriyor. Devlet kurumlarından üniversitelere, medyadan sivil toplum kuruluşlarına kadar aklımıza gelecek her aktörün 15 Temmuz sonrasında üzerine düşenleri eksiksiz yerine getirmesi evvela 15 Temmuz gecesi canını feda ederek ülkeyi kurtaran, tankların önüne kendisini siper eden kahramanlarımıza karşı vicdani bir borç.
Çok şükür bu alanda iyi bir konumdayız. Eksiklikler tabii ki var ancak genel fotoğrafa baktığımızda olumlu bir hava hakim.
Çarşamba günü sonuçlanan Cumhurbaşkanı'na suikast davasına da bu açıdan bakmak lazım.
Tam teçhizatlı bir şekilde Cumhurbaşkanı'nın kaldığı otele baskın yapmaya giden, Cumhurbaşkanı oradan ayrıldığı için amacına ulaşamayan ancak korumaları ve görevli polis memurlarını şehit eden eşkıyaların suçluluğu konusunda kamu vicdanında bir şüphe yoktu.
Ancak mahkemenin adil yargılanma esasına göre, kılı kırk yaran bir titizlikle yapılması da hayati öneme sahipti. Mahkemenin yaptığı da tam olarak budur. Adalet gecikmedi, kısa sürede tecelli etti. Mahkum edilen kişilerin suçluluğu tereddütte mahal bırakmayacak şekilde ortaya çıktı.
CEVABI BELLİ SORU
Bugün cevabı belli sorumuz Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan geldi:
Bir makama getirilirken her şey iyi güzel, ama benim metal yorgunluğu olarak dediğim durumlarda makamı boşaltılmasının istenilmesi niye yadırganıyor?
[Takvim, 06 Ekim 2017].
