Türkiye ile Rusya arasında Soçi'de 'güvenli bölge' için varılan mutabakat kapsamında İdlib'deki çekilme için verilen sürenin 15 Ekim'de sona ermesiyle birlikte 15-20 kilometre derinliğindeki silahsızlanma bölgesindeki tüm tank, çok namlulu roketatarlar, toplar, havanların da aralarında bulunduğu ağır silahlar bölgeden çıkarıldı. İdlib şehir merkezinde ve çevresinde durum sakin, bölge halkı ve muhalifler Soçi takviminin uygulanmasından memnuniyet duyuyor. İdlib'de sırada Soçi mutabakatında anlaşmaya varılan diğer maddelerin uygulanması var. Güvenlik kaynakları, Türk ve Rus askerlerinin koordineli ancak birbirinden bağımsız olarak gerçekleştireceği devriye faaliyetlerinin en geç 15 gün içinde başlayacağını ifade ediyor. Silahsızlandırma bölgeleri karadaki devriyelerin yanı sıra insansız hava araçlarıyla da izlenecek. Güvenlikleri sağlanacak M4 (Halep-Lazkiye) ve M5 (Halep-Hama) otoyolları yıl sonuna kadar trafiğe açılacak.
SONUÇLARA KATLANIRLAR Soçi mutabakatını sabote edecek her türlü girişimin önüne geçmek için MİT, TSK ve Özel Kuvvetler sahada koordineli çalışıyor. Bölgede yaşanan tüm olumlu gelişimlere rağmen, eski adı El Nusra olan Heyet Tahrir el Şam (HTŞ) adlı örgütün yaptığı son dakika açıklamasıyla silah bırakmayacağını söylemesi endişe yaratmıştı. İdlib'de örgüte yakın kaynaklar, HTŞ'nin yaptığı açıklamayla Soçi anlaşmasına uyacağını, örgüt tabanından tepki çekmemek için ve kazanımları kaybetmemek için böyle bir açıklama yaptığını dile getirdi. Askeri kaynaklar, Soçi mutabakatına uymayan diğer radikal grupların ise sonuçlarına katlanacağı vurguladı.
KREMLİN: TÜRK ORTAKLARIMIZIN ÇALIŞMALARINDAN MEMNUNUZ Kremlin Sözcüsü Dimitriy Peskov, Türkiye ile varılan Soçi mutabakatının uygulamaya koyulduğunu belirterek "Elbette bazı zorluklarla karşılaşılması doğal ancak Rus ordusu da Türk ortaklarımızın çalışmalarından memnuniyet duyuyor" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 17 Eylül'de Soçi'de bir araya gelerek İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ndeki ateşkesin korunması konusunda mutabakata varmıştı. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, yaptığı açıklamada, İdlib'de sürecin planlandığı gibi devam ettiğini belirterek "Taahhütlerimizin arkasındayız" demişti.
SOÇİ'YE İHANET EDEN KAYBEDER Soçi mutabakatının ardından bölgede yaşanan son gelişmeleri Hasan Kalyoncu Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve SETA Güvenlik Uzmanı Murat Aslan, SABAH'a değerlendirdi. Soçi'de muhaliflerin dolaylı da olsa ilk defa muhatap alındıklarını ifade eden Aslan şöyle devam etti: "Soçi'de Rusya, Türkiye ve muhalifler açısından çok büyük bir kazanç elde edildi. Muhalifler, dolaylı da olsa meşru bir taraf olarak ilk kez böyle büyük bir kazanım elde etti. İdlib'de insanlar silahlar haricinde alternatif bir çözüm olacağını konuşmaya başladı. Suriye'deki rejimin silahsız bir şekilde Anayasa çalışması ile demokratik yöntemlerle değiştirilebileceği ihtimali ortaya çıktı. Bu süreci reddeden, Soçi'ye ihanet eden taraf ister Rusya olsun ister muhalifler olsun meşruiyetini kaybeder. Kendisine yönelik silahlı güç kullanmasını kabul eder."
SURİYE'NİN KUZEYİNDE ÖSO-YPG ÇATIŞMASI Terör örgütü YPG/PKK ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), Suriye'nin kuzeyinde muhaliflerin kontrolündeki Mare ilçesinde, örgütün taciz atışları üzerine çatıştı. YPG/ PKK militanlarının önceki gece Afrin'den güneydoğuya yayılarak işgal ettiği Tel Rıfat ilçesinden Mare'ye taciz atışları yaptığı öğrenildi. Örgüt, ağır silahlar ve havan topu atışlarıyla ÖSO hedeflerini ve sivillerin bulunduğu yerleşim yerlerini hedef aldı. ÖSO'nun karşılık vermesi üzerine çıkan çatışmada, bir ÖSO unsuru yaralandı. Çatışma yaklaşık 3 saat sürdü. Sivillerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerden olan Mare'de siviller, terör örgütünün saldırılarına sık sık maruz kalıyor.
[Sabah, 17 Ekim 2018].
