TRT 1 ekranlarında yayınlanan Enine Boyuna programında Ä°stanbul’da gerçekleÅŸen polise yönelik operasyonu deÄŸerlendiren SETA Siyaset AraÅŸtırmaları Direktörü Hatem Ete, Gülen Grubu’nun yeni bir döneme kapı araladığını belirterek, “Aslında bu yeni ivme 17 Aralık’ta baÅŸladı, 22 Temmuz’da teyit edildi. Sadece arada geçen süreçte yaÅŸanan deneyimin fikirlerini deÄŸiÅŸtirmeye yetmediÄŸi ortaya çıktı.” yorumunda bulundu.
KonuÅŸmasında, gerçekten Paralel Yapı’nın olup olmadığının varsa bu yapının Gülen Grubu’yla iliÅŸkisinin ne olduÄŸu gibi soruların 22 Temmuz operasyonları ile cevabını bulduÄŸuna dikkat çeken Ete, “Hem adliye içindeki gözaltına alınan kiÅŸilerin birbirleriyle gösterdikleri dayanışma duygusu, adliye önündeki nümayiÅŸler, sürdürülen kampanya gösterileri hem de bütün bir Gülen Grubu’nun medyasının kendisini siper etmesi kanaatimce bu meseleleri takip eden kamuoyunun zihninde bu meselelere dair bir soru iÅŸaretinin kalmamış olması lazım.” dedi.
Bürokrasi içerisinde birlikte hareket eden, kurumsal hiyerarÅŸinin dışında kendi iç hiyerarÅŸileri olan, içerisinde bulundukları kurumun öncelikleri dışında baÅŸka bir öncelikleri ve gündemleri ve Gülen Grubu’na mensubiyeti olan paralel bir yapının teyit edilmiÅŸ olmasının yeni bir durum olarak nitelenebileceÄŸini ifade eden Ete “YeniliÄŸi ÅŸuradan kaynaklanıyor; böyle net bir görüntü ortaya çıkmadığında, Gülen Grubu çok rahatlıkla bir yerde dini cemaat, bir yerde sivil toplum örgütü, bir yerde bürokratik örgütlenme olarak üçünü birbirine karıştırmadan yoluna devam edebiliyordu. Fakat somut olarak ÅŸu anda Paralel Yapı yargılanıyorsa ve dini cemaatle, sivil toplum topyekûn buna siper oluyorsa, bundan sonra Gülen Cemaati’ne ne diyeceÄŸiz? O yüzden yeni bir yapıyla karşı karşıya olacağız bundan sonra. Bu, hem kamuoyunun bu meseleyle yüzleÅŸmesi için zor bir durum hem de Cemaat’e mensup olan insanların.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.