Bu yaz döneminde siyasetin gündemi yoğun geçti. 16 Nisan referandumu sonrası hükûmet sistemindeki değişiklik, özellikle siyasi partilerin yeni sisteme uyumunu zorunlu kıldığından hazırlıklar da hemen başladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi parti üyeliğinin önündeki yasal engel kalktığı için AK Parti’nin genel başkanlığına döndü. Parti, üst yönetimini “değişim ve süreklilik” ekseninde yeniledi. Bakanlar kurulunda önemli değişiklikler yaptı.
Parti teşkilatlarında yenilenme sürecini başlattı. Özellikle AK Parti’nin 15 yıllık iktidar döneminin getirdiği “metal yorgunluğu” ve “profesyonel deformasyon” sorunları üzerinden, yeni dönemde parti teşkilatlarında yapacağı değişikliğin gerekçelerini kamuoyuna duyurdu.
Parti teşkilatlarında kongre süreci başladı. Belde teşkilatlarında seçimler yapıldı. Şubat 2018’e kadar ilçe ve il teşkilatlarının yenilenmesi tamamlanacak.
Erdoğan’ın partiye dönmesinin ardından başlayan yenilenme süreci, yeni hükûmet sisteminin getirdiği seçim dinamiklerine göre şekillenmeyle devam edecek.
AK Parti belediyeciliği ve yerel yönetimlerinde yaşanan sorunların da masaya yatırılmasıyla yenilenme sürecinin bu alanda da devam edeceği, Erdoğan’ın açıklamalarından anlaşılmakta.
AK Parti aynı zamanda iktidar olarak, bayram sonrası 2019 için gerekli olan uyum yasalarına odaklanması gerekiyor.
Eylülün ikinci haftasında Meclis’in açılmasının ardından, gündeminin önemli başlığı uyum yasaları olacak. Anayasa değişikliğine uyumu gerektiren birçok kanunun farklı maddelerinde değişiklik için Meclis yoğun mesai yapacak.
Mecliste uyum yasalarının kabul edilmesi sürecinde, AK Parti için önemli meselelerden biri, MHP ile 16 Nisan öncesi başlayan iş birliğinin devam edip etmeyeceği hususu.
Bazı dış politika konularına ilişkin iki parti arasında ortaya çıkan yaklaşım farklılığının Meclis çalışmalarına etki etmesi, uyum yasalarında uzlaşmayı zorlaştırabilir. Ancak bu alandaki yaklaşım farklılıkları bazı açıklamalar üzerinden devam etse de, derin bir krizin çıkma ihtimali şimdilik zayıf görünüyor.
Ana muhalefet partisi CHP’nin gündemi, 2019 için “siyaset arayışı” ve “yol haritası oluşturma”ya ilişkin tartışmalarla devam edecek.
Ankara’dan İstanbul’a yürüyüş ve Çanakkale Kurultayı şimdilik Kılıçdaroğlu’nun liderliğine yönelik tartışmayı ertelese de, parti çevrelerinde CHP’nin yeni dönemde politikasının ne olması gerektiğine ilişkin parti içi tartışmaları sonlandırmadı.
Parti içinde bazı gruplar, “CHP’nin Kemalist kodlardan uzaklaşarak büyüme stratejisinin iflas edeceğini” dile getirerek, parti yönetimini yeni döneme ilişkin tutarlı bir politika oluşturamadığı için suçlamakta.
“Yürüyüş”e ve “kurultay”a katılanların ve konuşma yapanların birçoğunun, CHP ve sol perspektife uygun olmayan kişiler olduğu en önemli tartışma konularından biri.
AK Parti karşıtı blok arayışında Meral Akşener’in erkenden adaylığını açıklaması, Kılıçdaroğlu’na aday olup olmayacağı kararını bir an önce vermesi için baskıyı artıracak.
Meral Akşener’in kuracağı parti, siyasetin önemli gündemlerinden biri. Koray Aydın’ın, Akşener’le birlikte hareket edeceğini açıklamasının ardından parti kurucuları arasında yeni tartışmalar şimdiden başladı.
Aydın’ın, Akşener’den önce onun adına cumhurbaşkanlığı adaylığını ve partinin adını açıklaması aktörler arasında rahatsızlık doğurdu.
Partinin adının ne olması gerektiği, FETÖ ile ilişkiler, kurucular arasında kimlerin olacağı gibi konularda yaklaşım farklılığı, Akşener’in ekibi arasında iç çekişmeyi artıracak.
Kuşkusuz bayram sonrası siyasetin gündemi sadece bu konularla sınırlı kalmayacak. FETÖ ile mücadele, dış politikada yaşanan gelişmeler, sınır ötesi yeni bir harekât ya da uyum yasaları gibi konular iç siyasette yeni tartışmaları da beraberinde getirecek.
[Türkiye, 02 Eylül 2017].