Sosyal koruma sistemi sosyal güvenlik, sosyal hizmetler ve sosyal yardımlar olmak üzere üç sacayağı üzerine kurulmuştur. Bunlar birbirinden bağımsız olmadığı gibi birçok alanda da birbiriyle ilgilidir. Sosyal hizmet ve sosyal yardım uygulamalarında sosyal güvenlik kriter alındığı için diğerlerine göre öncelikli olarak değerlendirilmektedir. 1948’de Birleşmiş Milletler (BM) tarafından insan hakkı şeklinde kabul edilmiştir. Kısa ve uzun vadede ekonomik ve sosyal risklere karşı bireyi koruma altına alarak önemli bir güvence temin edilmesidir. Sistem ülkelerin refah tipolojisine göre şartlar, kapsam ve sunduğu hizmetler açısından farklılık gösterirken ortak amaç ekonomik ve sosyal refahın sağlanmasıdır. Sisteme dahil olma şartları, sistemin finansmanı, kapsamı ve sunduğu hizmetler farklılaşmakla birlikte tartışılan konuların arasındadır.
Türkiye’de sosyal güvenlik sisteminin yüksek düzeyde koruma sağlaması ve sağlık harcamalarında önemli bir aktör olması sistemin sağlık hizmetlerinden faydalanma şeklinde kodlanmasına yol açmıştır. Finansmanın kamu, işveren ve işçi primleriyle oluştuğu sistemde bu farklılıklar hem faydalanılan hizmetin farklılaşması hem de Emekli Sandığı, Bağ-kur ve Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) olmak üzere üç değişik sigortalı kesimin oluşmasına neden olmuştur...