SETA > Yorum |
Seçim İttifaklarının Avantaj Ve Dezavantajları

Seçim İttifaklarının Avantaj Ve Dezavantajları

Seçim ittifaklarının yaygın olduğu ülkelerde siyasi partiler açısından iki husus öne çıkmaktadır.

AK Parti ve MHP arasında devam eden seçim ittifakı görüşmelerinin içeriği ile ilgili medyaya zaman zaman bazı bilgiler yansımakta. Ama ittifak yapmanın yasal çerçevesinin tam olarak nasıl şekilleneceği ile ilgili görüşmeler henüz sonuçlanmış değil.

AK Parti’nin yüzde 10 seçim barajının düşürülmesine olumlu bakmadığı biliniyor. Çünkü, cumhurbaşkanlığı sisteminin geçiş sürecinin iyi yönetilebilmesi açısından Meclis'te çoğunluk desteğine sahip olmanın önemli olduğu  düşünülüyor. Bu açıdan bakıldığında, seçim barajının düşürülmesi söz konusu değil.

Seçim ittifakı ile ilgili MHP zaten en baştan pozisyonunu net olarak ortaya koymuştu. MHP, partilerin kendi logo ve kurumsal kimlikleri ile seçim ittifakına girmesini ve ittifak içindeki her partinin aldığı oy oranının belli olmasını istiyor.

Yine MHP cumhurbaşkanlığı seçimlerinde AK Parti’nin adayını destekleme vaadinin herhangi bir prosedüre bağlanmasını gerek görmüyor. Dolayısıyla iş birliğine ilişkin irade beyanının yeterli olduğunu söylüyor.

Bu açılardan bakıldığında, milletvekilliği seçimlerinde partilerin, kendi kurumsal yapılarını koruyarak yine kendi logoları ile seçime girecek şekilde ittifak yapmalarının önündeki engel kalkıyor.

Bu yeni sistemle birlikte küçük partiler, yüzde onluk barajı geçebilecek ittifaklar kurduklarında, baraj sorunu da yaşamadan meclise girmiş olacaklar.

Kuşkusuz bu tip bir ittifak sisteminin siyasal parti kültürü açısından bazı sonuçları olacak. Bu sonuçları, avantaj ve dezavantaj bağlamında ele almak mümkün.

***

Seçim ittifaklarının yaygın olduğu ülkelerde siyasi partiler açısından iki husus öne çıkmaktadır.

İlki, küçük partiler ittifaklar üzerinden sistemde belirli bir etki düzeyine ulaştığı için bu, temsilde adalet açısından olumlu bir sonuç olarak görülmektedir.

İkincisi ise olumsuzdur. İttifaklar küçük partileri sistemde bazen kilit bir konuma taşıdığı için bölünmüş parti sistemini artırıcı bir sonuç ortaya çıkarmaktadır. Küçük partiler sistemde hayatiyetini devam ettireceği için parti içindeki hizipleşmeler kolayca o partiyi bölünmeye götürebilmektedir.

Çünkü ideolojik olarak farklı partiler bile sırf seçim yardımından yararlanmak ve baraja takılmamak için ittifak yapabileceklerdir. Yani küçük partilerin sistem içinde yaşayabilmesinin önü açılmaktadır.

İttifaklar seçmenin oy verme davranışına da etki etmektedir.

Küçük partilerin ve onların seçmenlerinin oylarının sistemde önemli hâle gelmesi, bu partilerin seçmenlerinin oy verme motivasyonunu artırmaktadır. Özellikle seçim barajı bulunan ülkelerde, partiler bir platform altında birleşerek seçime gittiğinde, seçmenler oylarının boşa gitmeyeceğini düşünerek oy vermeye yönelmektedir.

Eğer seçim ittifakları, sadece seçim öncesi ile sınırlı kalmayıp, seçim sonrasında hükûmeti kurmaya yönelik bir protokolü de içermekteyse, yine küçük partilerin iktidar ortağı olma durumu, o partilerin seçmen tabanlarının seçim çalışmalarına katılımını ve oy verme motivasyonunu olumlu etkilemektedir.

Başkanlı bir siyasal sistemde seçim ittifaklarının en büyük dezavantajı seçim sonrası ile ilgilidir. Eğer seçim öncesi partiler arasında kurulan ittifak, seçim sonrasını da içerecek şekilde bir protokole bağlandıysa, yönetim krizinin çıkması, ihtimal dâhilindedir.

Bu durumun iki farklı dinamiği bulunmaktadır. Eğer ittifakı oluşturan partinin adayı cumhurbaşkanı ise ve Meclis'te yasaları geçirmek için yeterli çoğunluk desteğine sahipse, ittifakın küçük üyesinin seçim sonrasında ittifaktan çekilmesi çok da önemli değildir.

Fakat, cumhurbaşkanının Meclis'te kendi partisinden yeterli desteği yoksa, ittifakı oluşturan küçük parti, Meclis'teki desteği için, yürütme içerisinde daha fazla paya sahip olmak için sık sık pazarlığa başvuracaktır.

Bu son meseleye Türkiye açısından bakıldığında, 2019 seçimleri için böyle bir risk bulunmamaktadır. Çünkü MHP en baştan AK Parti’ye verdiği desteği, iktidarı paylaşma şartına bağlamamıştır.

Ama tüm bunların ötesinde, düzenlemelerin uzun dönemli olacağı varsayılarak ve ileriye yönelik her türlü ihtimal değerlendirilerek seçim ittifakı yasası hazırlanmalıdır.

[Türkiye, 30 Ocak 2018].