SETA > Yorum |
Ortaklık Olamazdı Çünkü

Ortaklık Olamazdı Çünkü

Birbirine zıt iki gelenekten gelen siyasi partinin koalisyon kurmasının Türkiye'yi kutuplaşmadan, terörle mücadeleden yeni anayasa yazılmasına kadar birçok alanda rahatlatacağı yolunda argümanlar sergilendi.

7 Haziran seçimleri üzerinden altmış yedi gün geçti. Türkiye hâlâ hükümetini arıyor. Dünkü BaÅŸbakan DavutoÄŸlu-KılıçdaroÄŸlu görüÅŸmesi ile AK Parti-CHP koalisyonu kurulamadığı netleÅŸti...

GörüÅŸmeler "nitelikli bir süreç" olarak yürüdüyse de masa devrildi... AK Parti'nin "kısa süreli reform hükümeti" ile CHP'nin "uzun süreli restorasyon hükümeti" önerileri örtüÅŸtürülemedi. Åžimdi medyamız masanın devrilmesinin sorumlularını arayacak... Parti temsilcileri koalisyonun neden olamadığını karşı tarafı suçlayarak açıklayacak... DavutoÄŸlu erken seçime gidilmeden önce son bir kez daha MHP'nin kapısını çalacak muhtemelen...

Ä°ki parti arasından koalisyon kurulamamasının en büyük müsebbibi olarak muhalefet CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın "vesayetine" iÅŸaret edecek. Hem de ErdoÄŸan ve DavutoÄŸlu ayrışması yaratmak isteyen bir kampanya eÅŸliÄŸinde... Bu iddia, olası erken seçime malzeme hazırlığı mahiyetinde daha da köpürtülecek... Serinkanlı analizlere ihtiyaç var... Mesele ErdoÄŸan ve DavutoÄŸlu siyasi farklılaÅŸması deÄŸil...

***

Birbirine zıt iki gelenekten gelen siyasi partinin koalisyon kurmasının Türkiye'yi kutuplaÅŸmadan, terörle mücadeleden yeni anayasa yazılmasına kadar birçok alanda rahatlatacağı yolunda argümanlar sergilendi. Ä°ÅŸ dünyasından aydınlara kadar elit kesimlerin arzuladığı böylesi bir koalisyonun AK Parti ve CHP tabanlarında yeterli destek görmediÄŸi hepimizin malumu. Bu yüzden koalisyon kurulmamasının ortak açıklayıcısı tabanların onay vermemesi olacak. Ancak AK Parti-CHP ortaklığının önünde iki kritik engel bulunuyor; birisi konjonktürel diÄŸeri ise ideolojik.

***

Ä°ki parti arasında koalisyon kurulamamasının konjonktürel sebebi 7 Haziran seçimleri sonrasında yaÅŸanan "normalleÅŸmenin" henüz bir koalisyon kurulabilecek seviyeye gelmemesidir. Bu da aktörlerin iktidarı paylaÅŸabilecek bir uzlaÅŸmaya varamaması demektir. Aktörler, üzerlerindeki siyasi yükü omuzlarından indirebilecek bir durumda deÄŸil...

KılıçdaroÄŸlu, "13 yıldır bu ülkeyi tek başına yöneten tek parti, ortak istemiyor" diyerek AK Parti'ye bu yönde eleÅŸtiri getirdi. Aynı eleÅŸtiri tersinden CHP'ye yöneltilebilir. CHP de hem Kemalist geleneÄŸin getirdiÄŸi "laikçi" mirasın hem de on üç yıldır AK Parti'ye yaptığı eleÅŸtirilerin etkisinden kurtulamadı. "Restorasyon" hükümetinde ısrar etmesi bu durumun bir göstergesi... Bu da ikinci ideolojik engele götürüyor bizi: farklı Türkiye tasavvurları.

AK Parti için "restorasyon" Türkiye'yi dönüÅŸtürme politikalarının sadece baÅŸarısızlığını deÄŸil aynı zamanda yanlışlığını kabul etmesi anlamına gelecekti. AK Parti'nin "Yeni Türkiye" hedefinin taşıyıcı teması ülkenin uluslararası sistemde kendine yeni bir yer aramasıdır. Son on üç yıldaki komÅŸularla sıfır sorun politikası da Arap Baharı sonrası uygulanan iddialı OrtadoÄŸu dış politikası da bu arayışın sonucudur. Bu yüzden CHP "restorasyon" talebi ile AK Parti'nin ideolojik koordinatlarını radikal bir ÅŸekilde dönüÅŸtürmek istiyor.

Üç yıldır iç siyasette yaÅŸanan türbülansların da dış politikamız ve bölgesel güç denklemlerdeki geliÅŸmelerle yakından alakalı olduÄŸu da hatırlanmalı. Ä°ÅŸte bu sebeple AK Parti- CHP arasında koalisyon kurulmasının önündeki en belirgin engel, siyasetçilerin kiÅŸisel istekleri ve görüÅŸleri deÄŸildi... Ne ErdoÄŸan'ın ne DavutoÄŸlu'nun ne de KılıçdaroÄŸlu'nun ÅŸahsi tercihleri belirleyici oldu. Kritik husus, AK Parti ve CHP'nin farklı "Türkiye" vizyonlarına ve dış politika anlayışlarına sahip olmalarıydı.

Nitekim ErdoÄŸan da CHP ile koalisyon ortaklığının BaÅŸbakan DavutoÄŸlu'nun "kendi ilkeleri ve düÅŸünceleri ile örtüÅŸmesi" gerektiÄŸini söyleyerek bunun altını çizdi. Hatta "herhalde intihar edecek hali yoktur" diyerek ilkelerin örtüÅŸmemesinin yaratacağı sıkıntıları ima etti.

Neticede AK Parti'nin dış politika vizyonunun ve pratiğinin altında Erdoğan ve Davutoğlu'nun ortak imzası bulunuyor.

Ezcümle AK Parti-CHP ortaklığı olsaydı da kısa sürecekti...

[Sabah, 14 AÄŸustos 2015]