Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, geçmiş yönetimler tarafından uygulanan yanlış politikalar nedeniyle, onlarca sorunla kaşıya bırakılmış olan ülkede yakıt, trafik, temizlik, ekmek ve güvenlik konularında, 100 gün içerisinde acil çözüm arayışına gireceğini söylemiş ve bu problemlerin halli vaadinde bulunmuştu.
Özellikle de el Ahram Gazetesi, her geçen 10 günde bir ‘100 günlük geri sayımda son 90, 80... gün’ gibi başlıklar atarak, okuyuculara Mursi’nin vaadini hatırlatırken, diğer taraftan da ülke kamuoyunu teşvik ve tahrik ediyor.
Peki neydi çözüm sözü verilen bu 5 mesele?
1. ÇÖP VE TEMİZLİK:
Mısır’ı biraz takip edenler bilir ki, ülkenin yakın tarihinin en kadim sorunlarından birisi sokak ve caddelerin yeterince temizlenmemesidir. Haliyle temizlik, Mursi’nin de acil çözüm sıralamasındaki gündem maddeleri arasında yer alıyor. Mübarek’in son dönemlerinde yabancı şirketlere verilen çöpleri toplama işinde hedeflenen başarı sağlanmadı. Sokak ve caddelerde biriken çöpler, zamanında toplanmadığı için çöplükler kedi, köpek ve farelerin cirit attığı alanlar haline dönüştü.
Maadi, Mısr el Cedide ve Medinet en Nasr gibi Kahire’nin temiz bölgelerinde bile cadde kenarları ve duvar diplerinde birikmiş çöp torbalarını görmek mümkün. Ülkenin akil adamları çeşitli hastalıkların yaygınlaşmasına neden olan çöplerin toplanması için STK’lara büyük görevler düştüğünü belirtiyor.
2. TRAFİK:
Tarafik ise özellikle de başkent Kahire’nin en önemli sorunlarından birisi. - Temiz ve düzenli toplu taşıt araçları bulunmuyor. - Müstakil bir trafik kurumu yok. - Başkent Kahire’de toplu taşıma araçlarının yetersizliğinden dolayı, insanlar özel araçlarını tercih ediyor. Bu da trafiğin daha çok aksamasına neden oluyor. - Bütün bakanlıklar, büyükelçilikler ve devlet kurumlarının Kahire’de olması, yerel yönetimlere yetki devredilmemesinden dolayı, resmi işlerin başkentte halledilmesi her gün yüz binlerce insanın başkente akın etmesine neden oluyor. Bu da trafiği olumsuz etkiliyor. - Otomobil modellerinde kısıtlama ve her hangi bir şart bulunmaması, 40 yıllık araçların bile kullanılması hem otomobil sayısının artmasına ve hem de trafik akışının hızının azalmasına neden oluyor. - Mübarek döneminde kavşak, alt ve üst geçitlerin çok az inşa edilmiş olması, caddelerde hem yaya ve hem de otomobillerin aynı anda seyri trafiği yavaşlatıyor. - Trafik ışıklarının yokluğu ve trafiğin askeri görevini yapan erlerin eline bırakılması da arbedeyi artıran sebeplerden birisi olarak sayılıyor. - Ehliyet alma sistemindeki yolsuzluklar, yollarda şeritlerin ve trafik işaretlerinin olmayışı sürücüleri kendi kurallarıyla otomobil kullanmaya itiyor.
3. GÜVENLİK
Eski rejim tarafından bir polis, istihbarat ve güvenlik devleti olarak şekillendirilen Mısır’da halk, polisin güçlenmesi konusunda gereken duyarlılığı göstermiyor. 25 Ocak Devrimi’nin ardından yaşanan ‘polissiz’liğe alışan Mısırlılar, polisin tekrar güçlenerek, kendilerine zulmetmesindense, silahlanarak kendi güvenliklerini sağlamayı, ‘polissiz’ yaşamaya tercih ediyor. Bu nedenle halk polisle yardımlaşmıyor.
Haliyle bu durum, suç işleyemeye meyilli kitleleri suça teşvik ettiğinden, suç oranlarında ciddi bir artış yaşanıyor. Devrim esnasında açılan hapishane kapıları nedeniyle serbest kalan binlerce adi suçlu ve baltacı ülkenin her tarafında kol geziyor. Polisin tekrar eğitilerek halka saygılı davranmasının öğretilmesinin önemine vurgu yapan İçişleri Bakanlığı uzmanları, halkı polisle işbirliği yapmaya teşvik etmek gerektiğini söylüyor.
4. EKMEK:
Devlet tarafından süvanse edilen en temel gıda Mısır’da ekmek. Özellikle de devlet tarafından desteklenen fırınlarda çok ucuz fiyata üretilen ekmeğin kalitesi ve hacmi her geçen gün azalıyor. Fırıncılar devletten çok ucuz fiyata aldıkları unun çoğunu pazarda satarak kar elde ediyor. Geri kalanıyla ise ekmek üretiyor. Bir kontrol mekanizması olmadığından söz gelimi 1 ton undan 1000 ekmek üretmesi gerekirden, yarım ton undan 1000 ekmek üretiyor. Haliyle diğer yarım tonu pazarda fırıncı tarafından satılıyor.
Ekmek çok ucuz olduğu için Mısır halkı da evlerin avlu veya damlarından besledikleri kaz, ördek, tavuk ve hatta inek gibi hayvanları devlet fırını ekmeğiyle besliyor. Mübarek döneminde yaşanan ekmek krizinin ardından ucuz ekmek kişi başına ‘fişe’ bağlandı. Günde kişi başına üç ucuz ekmek veriliyor. Ucuz ekmeğin fiyatı ‘şilin’ olarak ifade edilen 5 kuruş. Bir Mısır Gini’sine 20 ekmek alınabiliyor. Bir ABD Doları ortama 6 Mısır Gini'si. Yani bir kaç yıl öncesine kadar 1 Dolar’a 120 ekmek alınabiliyordu. Kahire dışındaki şehirlerde özel fırınlarda ekmeğin fiyatı, ‘beriza’ olarak ifade edilen 10 kuruş. Devlet fırınlarının iki katı. Yani 1 Dolar’a 60 ekmek alabiliyorsunuz. Kahire’de özel fırınlarda ebatı devlet fırını ekmeğinin iki katı büyüklüğündeki ekmeğin fiyatı ise 40 kuruş.
Mısır yönetiminin ekmeğe yaptığı destek, hazineye yılda 3 milyar ABD Doları’na mal oluyor. Devlet, Mısır halkının ev hayvanlarına yedirmek için ihtiyacının çok üstünde aldığı ekmeğe, sağlık ve eğitimden daha fazla para harcıyor. ‘Benden sonrası tufan’ mantığından hareket eden önceki hükümetlerin çözüme kavuşturamadığı ekmek sorunu da Mursi’yi bekliyor.
5. YAKIT:
Benzin istasyonlarının normal ihtiyacının yüzde 50’sinin bilinmeyen nedenlerden dolayı verilmemesi, Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde ülkede ciddi bir benzin ve mazot krizinin başlamasına neden oldu. Benzin istasyonları önünde oluşan uzun kuyruklarda şöförler arasında çıkan kavgalarda, bazen silahların çekildiği bile görüldü. İstasyonların önünde iki ve üç sıra oluşan kuyruklar tarafiği de haliyle olumsuz etkiledi.
Seçimlerden sonra da bazı istasyonlarda hala yakıt eksikliği görülüyor. Mısır’da yakıt da devlet tarafından ciddi bir şekilde şekilde sübvanse edilen kalemler arasında geliyor. Sübvanseler, Mısır bütçesine yıllık 100 milyar Mısır Gini’sine (16.6 milyar ABD Doları) mal oluyor.
Son günlerde özellikle de başkent Kahire’de polisin görev yerlerine döndüğü, trafiğe müdahale etmeye başladığı ve güvenlik konusunda ciddi atımlar attığı gözleniyor. Yakıt sıkıntısı da azalmaya başladı.
Mursi, üyeleri Mübarek tarafından atanmış olan Askeri Konsey ve Anayasa Mahkemesi ile ciddi siyasi krizler yaşamadan ve ülkeyi germeden, ilk 100 günü başarıyla tamamlarsa eğer, başarıya giden yolda büyük ihtimalle ciddi bir adım atmış olacak.