İmamoğlu Başkan Erdoğan'dan randevu talep etmiş. Gitmiş görüşmüş. Çıkınca da açıklama yapmış. Demiş ki "faydalı bir görüşme oldu." Şaka da yapmış. "Oy da istedim" demiş. İmamoğlu kendince bir profil çizmeye çalışıyor. Yumuşak ve uzlaşmacı bir dil tercih ediyor. Piyasaya yeni çıkan ve henüz sicilinde büyük kavgalar olmayan bir siyasi aktör için en güvenli yol olduğu için İmamoğlu'nun bu yolu tercih etmesi gayet doğal görünüyor. Benim gözümde önemsiz bir olay ve zayıf bir espri olarak kalacaktı. Ancak sosyal medyaya şöyle bir göz atınca gözlerime inanamadım. Ne kadar CHPseçmeni varsa en ağır hakaretlerle İmamoğlu'na verip veriştiriyor. Ne yalakalığı kalmış, ne sahtekarlığı. Ne acizliği kalmış ne fırsatçılığı. Kimi "saraya kul köle" olduğunu söylemiş. Kimi "hayal kırıklığı" demiş. Kimi "elini de öpseydin" demiş. Kimi "sınıfta kaldın" demiş. Kimi "gözden düştün" demiş. Demiş de demiş. Biri İmamoğlu'nun bir "AK Parti ajanı olduğunu ve kaybetmek için bunu yaptığını" söylemiş. Biri "başın göğe erdi mi" diye sormuş. Öbürü güldüğüne takmış kafayı. Bu açıklamayı yaparken "neden gülüyorsun? Komik mi?" demiş. Daha neler neler? Merak eden gidip baksın. İmamoğlu bir tweet atmış altına CHPliler kin nefret ve hakaret kusmuş. Gerçekten şoke oldum. Bilmediğim için değil. Ancak hepsini bir arada görünce daha bir etkili oldu. Ülkede siyasetin kutuplaştığından bahseden insanların bu kadar basit bir olayı taviz olarak görmesi ve altına hemen hakaretler döşenmesi kesinlikle normal bir ruh halinin sonucu olamaz. Bu insanlar ölesiye nefret ediyor. Bir toplantıya ve bir şakaya tahammül edemeyecek kadar zıvanadan çıkmışlar. Bir taraf bu haldeyken ülkede normalleşme olmaz olamaz. Öfke nöbetleri geçiren bir topluluğun rasyonel siyasal zemine inmesi mümkün değil. Ancak bu kitle bu işin tek sorumlusu değil. Bu insan grubu yıllardan beri bu nefret eğitiminden geçti. Tüm varlıklarını Erdoğan'ın kaybetmesine bağlayanbu insanlar özenle CHP ve CHP yandaşı medya tarafından beslendibüyütüldü. Öyle bir zehir verildi ki şimdi kontrolden çıkmış bir canavar gibi rasyonel siyasetin dahi önüne geçecek hale geldi. TV kanallarından iki soytarı sanatçı bozuntusu bir eski muhabir bozuntusu iki boşa çıkmış asker emeklisi tribünlerin önüne geçip her türlü rezilliği yaparak nefret seansları düzenlediler. Kin ve nefret cemaati inşa ettiler. Bunlar verdi gazı kalabalıklar hunharca alkışladı. Geldikleri rezil durum ortada. Düşünün. Ne laflar etti CHP genel başkanı? Her türlü iftirayı ve suçlamayı yapmakta zerre kadar sorun görmedi. Bu zamana kadar insanlara yönelttiği hiçbir suçlamanın belgesini sunmadı sunamadı. Çamur attı izi kalsın istedi. Kendi başarısızlığını gizlemek için Erdoğan'ı hedef tahstasına koydu. Kutuplaşma diyorsunuz. AK Parti seçmeni karşı taraftan böyle ölesiye nefret ediyor mu? Erdoğan'a hakaret eden oldu mu İmamoğlu'yla görüştü diye? Oturup bir düşünün hangisi normal ruh hali hangisi sorunlu? CHP elitleri ve yancısı medya kendi elleriyle ürettikleri nefret cemaatinin şimdi kendileri esir oluyor. İş öyle bir hal aldı ki artık kendileri bile anlam veremiyor. İnsanlar seçim gecesi Muharrem İnce'nin kaçırıldığına inandı. İnce ise kendi seçmenine şizofren dedi. İyi de bu seçmeni bu hale siz sokmadınız mı?
[Sabah, 12 Ocak 2019].