Irak'ta seçimler sonuçlansa da tartışmalar bitmiş değil. Adalet ve Sorgulama Kurumu, Baas’la ilişkileri olduğu gerekçesiyle Sünnilerden seçimi kazanan 6 ismi liste dışı bırakabilir. Bu gelişme Allavi‘nin Başbakanlık hesaplarını ortadan kaldırabilir.
Sorun çözülse bile, sırasıyla meclis başkanı, sözcüleri, cumhurbaşkanı seçimlerinde her şey yolunda giderse Irak’ta hükümet en erken mayısta, süreç tıkanırsa eylül ayında kurulabilir. Irak’ta şiddet, etnik ve mezhepçi bloklar, dış etkenler ve işgal ortamına rağmen seçimlerin başarıyla tamamlanmış olması olumlu bir istikamete işaret etmektedir.
Bir önceki meclisteki 275 vekilden sadece 62 tanesinin yeni mecliste yer alacak olması da elit dönüşümü ümit verici bir gelişmedir. Mezhepçilik, etnik-ulusalcılık ve kabilecilik, Irak siyaseti ve sosyolojisi açısından hâlâ önemli sinir uçlarıdır.
Son seçimlerde bu çatışma alanlarının dışına çıkan işaretlerin varlığı, Irak siyasetindeki seçmen rasyonalitesinin olgunlaştığını göstermektedir. Irak’ta SOFA anlaşmasının hayata geçmesi durumunda ortaya çıkacak siyasal ve güvenlik boşluğu birçok farklı aktör tarafından doldurulmaya çalışılacaktır. Bölgesel güçler doğan boşluğu doldurmak üzere atacakları adımlar üzerinden Irak’ta ve bölgemizde gerilimler içerisine girebilirler. Irak’ın kaos senaryolarından uzak durabilmesinin yolu, 2010 seçimlerinde ortaya çıkan sonuçlara bütün kesimlerin saygı göstermesinden geçmektedir. Irak etnik ve mezhebi bloklar etrafında kutuplaşmış bir siyasi yapıya sahiptir. Anayasa tarafından da tescil edilen bu kırılgan yapı, Irak’ın geleceğindeki en büyük sorunu teşkil etmektedir. Son seçimlerde bu fasit daireyi kırma girişimi olarak okunan Irakiyye İttifakı, belli ölçüde umut vermiş durumdadır. Ancak seçim sonuçlarının detaylı analizine bakıldığında kahir ekseriyetin etnikmezhepçi eğilimler öncülüğünde tercihte bulunduklarını söylemek yanlış olmaz. Bölge ülkeleri, Irak’taki lokal siyaseti aşabilen bir tavır sergileyebildikleri ölçüde Irak’ın geleceğine olumlu katkı sunabilirler. Aksi her yaklaşım, Irak içerisinde meşruluğu sürekli sorgulanacak olan aktörler inşa etmekten, vekâlet savaşlarının kızışmasını sağlamaktan öteye geçmeyecektir. Amerika Irak’la SOFA anlaşması imzalamış olmasına rağmen çekilme takvimine dair sürekli farklı sinyaller vermektedir. İran ile ABD arasında yaşanan gerilim oldukça kolay bir şekilde kendisini Irak’ta yeniden üretme potansiyeline sahiptir. ABD’nin Irak işgalini sonlandırmaya dair adımlarda yaşadığı gelgitler ve İran gerilimi devam ettiği sürece Irak’ta istikrara katkı yapması mümkün değildir.Bu mail adresi spam botlara karşı korumalıdır, görebilmek için Javascript açık olmalıdır Habertürk - 9 Nisan 2010