PKK'nın çatışmayı ÅŸehirlere taşıması, bölgedeki tüm Kürtleri bilfiil çatışmanın içine çekerek, topyekûn bir savaÅŸ alanı yaratmaya dönüktü.
Bununla, devlete karşı yürüttüÄŸü stratejilerin yanında, aslında daha çok bölgede yaÅŸayan Kürt toplumuna yönelik çok yönlü amaçlar hedeflenmiÅŸti: Bölgeyi SuriyelileÅŸtirerek oluÅŸturduÄŸu kaos ortamında PKK'ya tam biat etmeyen Kürtleri, güç gösterisi ile zorla kendisine tabi kılmak, tabi olmayanların da bölgeyi terk etmesini saÄŸlamak.
Ä°ç savaÅŸ stratejisini, önce kendisine en çok desteÄŸin çıktığı ÅŸehirlerde gerçekleÅŸtirecek ve ardından çatışma sahasını diÄŸer yerleÅŸim yerlerine doÄŸru büyütecekti. Ancak, çatışmaların gittikçe yoÄŸunlaÅŸtığı yerleÅŸim yerlerinde halkın büyük çoÄŸunluÄŸu PKK'nın hendeklerle oluÅŸturmaya çalıştığı çatışma süreçlerine destek vermedi. Hatta bulduÄŸu ilk fırsatta çatışma bölgelerini terk ederek güvenli yerlere büyük kitleler halinde göç etti. Böylece çatışma bölgeleri tümden boÅŸalmaya baÅŸladı. Stratejisinin tutmadığını gören PKK, ÅŸiddeti daha da artırdı ve göç eden insanları bir daha geri dönemeyeceklerini belirterek tehdit etti.
Bu süreçte, seçim öncesi sorunun siyasetle çözümünü ancak kendilerinin baÅŸarabileceÄŸini vaat eden HDP'li siyasetçiler ise, tamamen PKK'ya tabi olarak yıkım sürecine hizmet ettiler. HDP kendi tabanının sosyolojisini uzun süredir yanlış okumakta. Aslında çözüm sürecini tüm taraflardan önce, daha 7 Haziran seçimi öncesi rafa kaldırmıştı. Onun önceliÄŸi Kürt meselesinin çözümü deÄŸil, AK Parti ve ErdoÄŸan karşıtlarının sözcülüÄŸüne soyunmaktı. HDP EÅŸbaÅŸkanı DemirtaÅŸ, bu misyonu layıkıyla yerine getirerek, siyaset yolunun ve diyalog sürecinin iÅŸlemesini imkansızlaÅŸtırmıştı. Kürt toplumu hendeklerde PKK tarafından boÄŸulmaya çalışılıyorsa, bunda HDP ve DemirtaÅŸ'ın sorumluluÄŸu büyük. Bunun farkındalığıyla bazı HDP'li siyasetçilerin eleÅŸtirilerini yönelttikleri DemirtaÅŸ, "HDP içinde ErdoÄŸan sevdalıları vardı" diyerek sorumluluÄŸunu örtemeye çalışıyor. BaÅŸka bir HDP milletvekili ise, PKK'nın ÅŸehir savaşını meÅŸrulaÅŸtırmakta, göç etmek zorunda kalanlar için "Bırakıp gitmeyeceksin. Terk etmeyeceksin.
Bir gün geri dönmek istersen yüz bulamayabilirsin" diyerek, Kürtlere yaÅŸamayı deÄŸil, ölmeyi uygun görüyor. DiÄŸer birçok HDP milletvekili de, Kandil'den kendilerine gelen "hendeklere kum torbası taşıma" görevini yerine getirmek için üstün bir gayretle çalışıyorlar.
[Sabah Perspektif, 19 Aralık 2015]