Amerikan NBC News haber kanalı geçen hafta FETÖ elebaşının iadesi ile ilgili bir haber yayınladı. Söz konusu haberde iki unsurun altı çizilmekteydi.
İlki, FETÖ elebaşı Gülen’in Türkiye’ye iadesi meselesiydi. Haberde, “Beyaz Saray, FBI, Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığından Gülen’in iadesini sağlayacak yasal yolları araştırmasını istedi” denilmekteydi.
Haberin ikinci unsuru ise Beyaz Saray’ın FETÖ elebaşı Gülen’in iadesini gündeme getirerek “Türkiye’yi Cemal Kaşıkçı konusunda yatıştırmayı ve Suudi Arabistan yönetimi üzerindeki baskıyı azaltmayı hedeflediği” iddiasıydı.
Bu haberin yayınlanmasının ardından, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert ise FETÖ liderinin iadesi ve Cemal Kaşıkçı cinayetini ilişkilendiren haberle ile ilgili sorulan soruya tam olarak şu cevabı verdi: “Türklerden bu konuda birçok talep aldık. Türk hükûmetinin Gülen’in iadesiyle ilgili sunduğu delilleri hâlen değerlendiriyoruz. Bu tamamen Adalet Bakanlığı bünyesinde yürüyen bir süreç. Ancak size şunu söyleyebilirim ki bu iki konu birbiriyle ilgisiz konular.”
NBC’nin bu haberi ile ilgili Dışişleri sözcüsüne sorulan sorunun bir benzeri ABD Başkanı Trump’a da soruldu. Trump’ın ilgi soruya yine tam olarak verdiği cevap şu şekildeydi: “Bu şu anda değerlendirdiğimiz bir şey değil. Türkiye için ne yapacağımıza bakıyoruz, her zaman bakıyoruz.”
Trump bu sözlerine ek olarak ayrıca, “Türkiye ile iyi bir ivme yakaladık. Biliyorsunuz rahip Brunson’ı geçen haftalarda verdiler. Cumhurbaşkanı (Erdoğan) ile çok iyi ilişkilerimiz var. Dostum o benim. Güçlü, sert ve zeki bir adam” demeyi de ihmal etmedi.
NBC’nin FETÖ’nün iadesi ve bu iadeyi Cemal Kaşıkçı cinayeti ile ilişkilendiren haberini ve habere verilen cevapları, iki hususun altını çizerek değerlendirmek gerekiyor.
İlki, NBC’ye böyle bir haber sızdırılmasının ya da yaptırılmasının bir tarafında ABD’deki FETÖ ve Suud lobileri olabilir mi?
Çünkü böyle bir haberle FETÖ, son dönemde ABD ve Türkiye ilişkilerinin normalleşmeye başlaması ile Trump ve çevresinin, iade konusunda ne düşündüğünü ve tutumunu öğrenmeye çalışmış olabilir.
Suudlar ise, yine aynı şekilde ABD-Türkiye ilişkilerinde yaşanan olumlu ivme üzerinden, Trump’ın, Kaşıkçı cinayeti ile ilgili bir pazarlık yapıp yapmadığını anlamak için böyle bir haber yaptırmış olabilir.
Meselenin ikinci boyutu ise, söz konusu habere verilen cevapların içeriği ile ilgili. Hem Dışişleri sözcüsünün hem de Trump’ın verdiği cevaba bakıldığında, aslında tam bir yalanlamadan daha çok, iade sürecinin Kaşıkçı cinayeti ile ilişkilendirilmesine yönelik bir tepki ve içeriğin olduğu görülüyor.
Trump yönetimi FETÖ’nün iadesi ile ilgili gerçekten, FBI, Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığına Gülen’in iadesini sağlayacak yasal yolları araştırılması talimatını vermiş olabilir. Böyle bir süreci başlatmasının altında da farklı motivasyonlar yatabilir.
Trump böyle bir karar alarak, Türkiye’nin Kaşıkçı cinayetini aydınlatma konusundaki çabasını, kararlılığını ve yine Suriye’nin kuzeyindeki PKK ve PYD varlığı ile ilgili konularda sert tavrı ile ilgili bir müzakere sürecini başlatmak istemiş olabilir.
Türkiye, Kaşıkçı cinayetini aydınlatma konusunda gösterdiği kararlılık ve Suriye’nin kuzeyinde sahadaki başarısı, son dönemde ABD’yi zor duruma soktuğu hatta sıkıştırdığı bir gerçek. Dolayısıyla ABD, bu konulardaki sıkışmışlığı aşmak için, PKK yöneticilerinin başına ödül koyma kararında olduğu gibi, farklı manevraları denemek isteyebilir.
NBC bugüne kadar Trump’ın politikaları ve Beyaz Saray’da yaşanacaklarla ilgili daha önceden sızdırılan birçok habere imza attı. Söz konusu dönemde sızdırılan haberler benzer içeriklerle yalanlanmaya çalışılsa da sonradan birçoğu gerçekleşti.
Dolayısıyla da NBC’nin söz konusu haberi ile ilgili önümüzdeki günlerde farklı gelişmelerin yaşanmasını da beklemek gerekiyor. FETÖ’nün bir CIA aparatı olduğu düşünüldüğünde, bu gelişmenin hemen bir iade olmayacağı aşikâr.
Ama en azından iade dosyasının Adalet Bakanlığından yargıya gönderilmesi ile süreç başlatılabilir. Ardından da ABD-Türkiye ilişkilerinin seyrine göre, iade ya da farklı bir ülkeye gönderme gibi gelişmeler yaşanabilir.
[Türkiye, 20 Kasım 2018].