SETA > Yorum |
Fas'tan Notlar

Fas'tan Notlar

Kuzey Afrika coğrafyası Türkiye'ye ilginin çok yoğun olduğu bir coğrafya. Türkiye imajının da oldukça iyi olduğu bir coğrafya.

Son birkaç gündür kraliyetin desteklediÄŸi düÅŸünce kuruluÅŸu IRES’in (Institut Royal des Etudes Stratégiques) düzenlediÄŸi bir konferans için Fas’taydım. Fas, OrtadoÄŸu ve Kuzey Afrika coÄŸrafyasında farklı bir süreci temsil eden bir ülke. Arap Baharı dalgası baÅŸladığında özellikle Mısır devrimiyle birlikte Fas’ta da insanlar demokratikleÅŸme talepleriyle sokaÄŸa çıkmıştı. Kral Altıncı Muhammed, kıvrak bir siyasi hamleyle ülkede bazı anayasal deÄŸiÅŸikliklere imza atıp seçimleri öne çekmiÅŸti. Seçimle iÅŸbaşına gelen siyasetin önünü açan kralın bu hamlesiyle Fas’ta olaylar siyasi arenada tutulmuÅŸ ve büyümesi ve diÄŸer ülkelerin kaderlerinin yaÅŸanması engellenmiÅŸti.

Kasım 2011’de yapılan seçimlerden “Adalet ve Kalkınma Partisi” birinci parti olarak çıktı ve kral parti lideri Abdullah Benkirane’ye baÅŸbakanlık ve kabineyi kurma görevini tevdi etti. 2012’de beri Benkirane baÅŸkanlığında iki tane kabine kuruldu ve ülke hâlâ çok partili bir koalisyon tarafından yönetiliyor.

KRALLIKLARDA ARAP BAHARI

Arap Baharı sürecinin başından beri sıklıkla konuÅŸulan bir konu Arap cumhuriyetlerin kasıp kavuran deÄŸiÅŸim hareketlerinin krallıklarda etkisiz kalmasıydı. Körfez krallıklarında Suudi Arabistan, Bahreyn ve Kuveyt’te hareketlenmeler oldu. Suud, büyük ölçüde parayla hareketleri bastırdı. Siyaseten diÄŸer Körfez monarÅŸilerinden farklılıklar arz eden Kuveyt’te hükümet deÄŸiÅŸiklikleri oldu, seçimler yapıldı, on binler sokaÄŸa indi. Bahreyn’de protestolar küçük çaplı olarak devam etse de Suud müdahalesiyle ivme kaybetti. Sonuç olarak Körfez monarÅŸileri Arap Baharı’nın siyasi etkilerini asgari düzeye indirmede baÅŸarılı oldu. Mısır’daki rollerini dikkate aldığımızda kendileri için ön alıcı tedbirleri hayata soktuklarını da görüyoruz.

Arap Baharı neden krallıklarda zayıf kaldı? Arap krallıklarının ekonomik gücü, Suudi Arabistan dışındaki ülkelerdeki nüfus sıkıntıları ve dünya enerji arzındaki önemli konumlarının statükonun korunmasına sebep olduÄŸunu söylemek mümkün. Fakat bunun ötesinde halklar arasında genel manada kralların meÅŸruiyetinin, Arap cumhuriyetlerindeki devlet baÅŸkanları kadar sorgulandığını söylemek mümkün deÄŸil.

Mesela deÄŸiÅŸimin yaÅŸandığı Fas’ta bile kral hâlâ yaÅŸamın her tarafından hissediliyor. Nihayetinde ülke hâlâ bir meÅŸruti krallık. Fakat, siyasete alan açması ile ülkenin gidiÅŸatını büyük ölçüde etkilemiÅŸ. Anayasal deÄŸiÅŸikliklerden sonra yapılan ilk seçimlerde ülkenin parlamentosunun aritmetiÄŸi kökünden deÄŸiÅŸmiÅŸ ve Fas, uzun demokrasi yoluna adımını atmış.

Kuzey Afrika’nın tek monarÅŸisi olan Fas, Arap Baharı’ndaki benzersiz siyasi süreciyle aslında Körfez monarÅŸileri için bir örnek teÅŸkil edebilirdi. Siyasi arka planı ve yapısıyla, Körfez monarÅŸileri için çok konuÅŸulan Türkiye örneÄŸinden daha alakalı ve daha yakın bir örnek olabilirdi. Arap Baharı’na uzun vadede geri döndürülemez bir süreç olarak addedersek Fas, hâlâ Körfez monarÅŸileri için iyi bir örnek teÅŸkil edebilir diyebiliriz.

FAS VE TÜRKÄ°YE

Kuzey Afrika coÄŸrafyası Türkiye’ye ilginin çok yoÄŸun olduÄŸu bir coÄŸrafya. Türkiye imajının da oldukça iyi olduÄŸu bir coÄŸrafya. Bu sebepten dolayı Türkiye’nin son on küsur senedeki siyasi serüvenini dinlemeye ve kendi ülkeleri ile iliÅŸkilendirip stratejiler üretmeye çalışıyorlar.

Faslı bir diplomatın deyimiyle “Fas Türkiye’nin 2001’deki halini andırıyor”. Anayasal deÄŸiÅŸiklikler ve seçimlerin sonrasında Fas’ın siyasi ve ekonomik potansiyelini harekete geçirecek bir yapıya, siyasi bir projeye ihtiyaç var. Çünkü Fas gerçekten de ürünü markasından önde olan bir ülke.

Sömürge yılları Fas’ta ağır izler bırakmış. Anlaşılması çok zor Arapça diyalektleri ve eklektik dil kullanımları bunların en fazla dikkat çekenlerinden. Tüm bölgenin olduÄŸu gibi Fas’ın da genetik kodlarıyla fazlaca oynanmış. Bu sebepten zor olsa da uzun sürse de, Fas’tan Türkiye’ye tüm OrtadoÄŸu ve Kuzey Afrika’nın en büyük ihtiyacı birçok açıdan normalleÅŸme sürecidir.

[Akşam, 18 Mayıs 2014]