Tüm dünya Korona salgını ile boğuşuyor. Vaka ve ölüm haberleri ardı ardına geliyor. Salgının boyutlarının büyümesinin en büyük nedeni ülkelerin durumun ciddiyetini anlamakta ve tedbir almakta geç kalması. Türkiye'de ise tespit edilmiş sadece bir vaka var. Onu da erken bir evrede tespit edebildik. Hasta sorumlu davrandı. Yatağa düşmemesine rağmen "yurt dışından geldim ve ateşim var" diyerek sağlık kuruluşuna başvurdu. Tahliller neticesinde Korona virüsü taşıdığı tespit edildi. Tam da Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın dediği gibi "üzücü ama korkutucu olmayan bir durum". Üzücü çünkü ülkemizde ilk vaka çıktı. Korkutucu değil çünkü tedbirimizi aldık. Ancak kamuoyuna ısrarla bir karamsarlık havası hakim. Salgınla mücadele etmek için gereken şeyleri yapmamışız da sanki tamamen tesadüfi olarak şimdiye kadar salgından korunmuşuz anlayışı hakim. Diğer ülkelerin zamanında almadığı basit tedbirleri titizlikle alarak ve uygulayarak şimdiye kadar çok başarılı bir performans çıkardığımızı bir türlü kabul edemiyoruz. Normalde zor olan hatayı, yenilgiyi, başarısızlığı kabullenmektir. Ama maalesef biz doğru yaptığımız işi, başarımızı kabul edemiyoruz.
Artık kabul edelim;
Virüsün yaygın olarak gözüktüğü ülkelerle sınırımızı erkenden kapayarak doğru yaptık;
Riskli bölgelerden tahliye ettiğimiz Türk vatandaşlarını 14 gün karantina altında tutarak doğru yaptık;
Salgının riskleri ve korunma yolları hakkında toplumu bilgilendirerek doğru yaptık;
Kelle-paça çorbası bir dezenfektan değildir. Virüsü üzerine kelle-paça dökerek öldüremezsiniz. Zaten kimse bunu tavsiye etmedi. Uzmanlar kelle-paça içerek bağışıklığınızı yüksek tutabilirsiniz, dedi. Sadece kelle-paça değil Türk mutfağının hepsi birbirinden lezzetli ve besleyici yiyeceklerini bol bol yiyip bağışıklığımızı yüksek tutarak doğru yaptık;
Salgının ülkemizde yayılmamasının bir nedeni de temizlik alışkanlığımız. Batılı toplumlarının aksine kişisel hijyenimize önem vererek doğru yaptık. Tuvaletten çıkınca, yemeğe oturmadan ve yemekten sonra elimizi yıkayarak doğru yaptık. Virüs olsun olmasın evlerimize ayakkabı ile girmeyerek, evlerimizi çamaşır suyuyla temizleyip tertemiz yaparak doğru yaptık;
Bir yandan süreci tüm şeffaflığı ile yürütürken diğer yandan Türkiye'deki tek vakanın kimlik bilgilerini açıklamayıp mahremiyete özen göstererek doğru yaptık. Böylece o kişinin komşularının, çocuklarının sınıf arkadaşlarının, o şehirde yaşayan kişilerin, o hastanede tedavi gören başka hastaların paniğe kapılmasını önleyerek doğru yaptık;
Artık kabul edelim; doğru yaptık. Kabul edelim ve daha doğrusunu yapmaya çalışalım!
[Takvim, 13 Mart 2020]