Muhammed Mahmud Olayları’nın ikinci yıldönümünde Mısır’ın bütün şehirlerinde yüksek katılımlı büyük gösterilerin yapılması bekleniyor. Hükümet bu günü resmi kutlamayla yad etmek için harekete geçti, ancak devrimci ve değişimci hareketler bu teklifi reddetti.
Öncelikle meselenin evveliyatına gelirsek, 19 Kasım 2011’de, başkent Kahire’nin Muhammed Mahmud Caddesi’nin Tahrir Meydanı’na çıkan bölümünde güvenlik güçleri ile göstericiler arasında yaşanan ve 6 gün süren çatışmalar “Muhammed Mahmud Olayları” olarak anılıyor.
O gün gösterilerin amacı, Mübarek’in devrilmesinin ardından işbaşına gelen Muhammed Tantavi başkanlığındaki Askeri Konsey’in elindeki iktidarı bir an önce seçilmiş sivillere bırakmaya zorlamaktı. Çünkü Askeri Konsey, devrimin üzerinden 9 ay geçmesine rağmen, yönetimi ne zaman devredeceğini açıklama konusunda son derece isteksiz davranıyordu.
Güvenlik güçleri, bu gösteriler esnasında eylemcilere karşı son derece acımasız davrandı. Tahrir Meydanı’ndaki sahra hastanelerine bile saldıran polis, plastik mermi, av tüfeği, elektrikli değnek, gerçek kurşun, beyaz fosfor ve hardal gazı gibi envai çeşit silahı eylemcilere karşı kullanmakta tereddüt etmedi. Uluslararası Af Örgütü Mısır’a göz yaşartıcı bomba ihracatının durdurulmasını istedi.
Yüksek Askeri Konsey ve zamanın İçişleri Bakanı Mansur İsavi eylemcilere karşı bu tür silahların kullanılmadığını açıkladı. O dönemde “üçüncü taraf” (et taraf es selis) terimi ortaya atıldı ve bütün bu müdahalelerin “üçüncü taraf” marifetiyle yapıldığı konuşuldu.
Onlarca kişinin öldüğü yüzlercesinin de yaralandığı bu olaylarda, “bravo tam gözünden vurdun” sözü medyaya yansıdı. Genç polis teğmeni Şinnavi’nin göstricilerin gözüne ateş ederken kendisine yapılan bu iltifat, yaşananları özetlemeye yeter nitelikteydi.
Bir gözünü devrim esnasında kaybeden doktor Ahmed Harara, dünyaya açılan tek penceresi olan ikinci gözünü ise bu olaylarda kaybetti. Gösterilere katılan kızlara bekâret testi o gösterilerde yapıldı. Yine askerler tarafından bir kadın göstericinin elbisesinin çıkarıldığının ve bazılarının da bayılıncaya kadar Tahrir Meydanı’nda dövülüşünün görüntüleri bu olayların beyinlere kazınan karelerindendi.
Altı gün boyunca devam eden gösteriler esnasında, ülkedeki siyasi oluşumların tamamına yakını, Mübarek rejiminin sonlandırılması, askeri vesayetin sona erdirilmesi ve ordunun kışlasına gönderilmesi için Tahrir Meydanı’nda mücadele verdi. Selefi Hazim Ebu İsmail ve Muhammed el Baradey gibi isimler Tahrir Meydanı’ndaydı.
MUHAMMED MAHMUD OLAYLARI
“Bizim Mısır’ımız” gibi değişim ve devrim hareketlerinin ön ayak olduğu eylemler, 18 Kasım 2011 tarihinde geçlerin Tahrir Meydanı’nda toplanmasıyla başladı. Eylemciler, Askeri Konsey’i 2012 Nisan’ına kadar yönetimi sivillere devretmeye mecbur etmeyi hedeflemekteydi.
Gençler, ‘Ali Silmi Vesikası’ olarak bilinen belgeye tepki olarak toplanmıştı. Anayasa uzmanı Ali Silmi tarafından hazırlanan ve yeni Anayasa’nın temel prensiplerini oluşturacak olan belge, askere büyük imtiyazlar tanımakla kalmayıp, Anayasa Komisyonu’nu dahi tayin etme hakkını vermekteydi.
Güvenlik güçleri, 28 Kasım’da parlamento seçimlerinin ilk ayağının yapılacak olmasından do