Partilerin 31 Mart yerel seçimlere dönük ittifak ve iş birliği görüşmelerinde sona yaklaşılıyor. Artık, Cumhur İttifakı partileri ve Millet İttifakı partilerinin kendi aralarında yerel seçimde sınırlı da olsa iş birliği yapma ihtimali yükseliyor.
Millet İttifakı, 24 Haziran seçimlerinde olduğu gibi, HDP ile de aynı blok içinde yer alarak iş birliğinin çerçevesini geniş tutuyor.
Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP lideri Bahçeli bir kez daha yerel seçimde iki parti arasında nasıl bir iş birliği yapabileceklerini masaya yatırmak için bir araya geldi. Bu yazı yazıldığında görüşmeye ilişkin bir açıklama yapılmamıştı.
Görüşmeden önce, MHP lideri Bahçeli büyükşehirler de dâhil olmak üzere birçok yerde partisinin belediye başkanı adaylarını açıklamıştı.
Hatta Cumhur İttifakı görüşmeleri devam ederken bazı il ve ilçelerde adayını çok erkenden açıklaması, AK Parti ile yapacağı ittifak müzakerelerinin dinamiğini de olumsuz etkilediği yorumları yapılmıştı.
AK Parti’de ise adayların belirlenmesi için çok geniş bir çalışmanın yapıldığı biliniyor. AK Parti Türkiye’de ilk kez belediye başkan adaylarının belirlenmesinde elektronik bir ortam üzerinden “e-temayül” yoklamasını başlattı.
AK Parti özellikle büyükşehirler başta olmak üzere birçok yerde adaylarını belirlemesine rağmen henüz açıklamadı. MHP ile yapılan görüşmenin ardından yakın bir dönemde birçok yerde adayını açıklaması bekleniyor.
Bu seçimlerde partiler ittifak yapsın ya da yapmasın aday profili birçok yerde seçimin sonucunu belirleyecek önemli bir değişken. Her siyasi parti bunun farkında.
***
Adaylarını açıklamasa da Cumhurbaşkanı Erdoğan, nasıl bir belediye başkanı adayı aradıklarına ilişkin son birkaç ayda farklı açıklamalar yaptı. AK Partili belediye başkan adayının hangi özelliklere sahip olması gerektiğini, yine çeşitli konuşmalarında tarif etti. Bu anlamda Erdoğan’ın konuşmalarında, AK Parti için ideal bir belediye başkan adayının özellikleri de ortaya çıkmış oluyor.
Erdoğan, 31 Mart 2019 yerel yönetim seçimlerini “Gönül Belediyeciliği” seçimi olarak adlandırdı. Aday tarifinde de bu tanımlamanın merkezi bir yer tuttuğunu belirtmek gerekir.
Örneğin bu konuda “siyaset gönül, gönüllülük işidir. Üzerinde en ufak şaibe olan kişiler ikaz beklemeden bu kapıdan çıkmalıdır” dedi.
Partisinde 3 dönemdir aynı yerde belediye başkanlığı yapanların tekrar aynı şehirde aday gösterilmeyeceğini açıkladı. Toplumun değişim beklediğinin altını çizdi.
Erdoğan “Sırtını partiye dayayan değil, karşılığı olan güçlü isimlerle seçimlere gireceğiz” yaklaşımı üzerinden partisinin hassasiyetlerini sürekli hatırlatma ihtiyacı duydu:
“AK Parti milletimize hizmet için kurulmuştur. Kim bu misyonunu unutup, partiyi kendi hevesleri için kullanırsa onunla külahları değişiriz. Hassasiyetlerimiz ileri derecede. Bu tür konumda olan arkadaşlarımız varsa, aday adayı olarak bile karşımıza gelmesin. Kimsenin adımızı lekelemeye hakkı yok. AK Parti kapısından gurur, kibir, fitne fesat, yalan kesinlikle girilemeyecek bir partidir.”
Yine parti içinden belediye başkan adaylıkları için birilerini teklif edecek olanları, en başından şu cümlelerle özellikle uyarma ihtiyacı hissetti:
“Kimse ‘bu benim yakınım, buyum, şuyum’ diye bize aday teklifi ile gelmesin. Bunu özellikle ifade ediyorum. Burada ehliyet ve liyakat esastır ve buna göre adımlarımızı atmakta kararlıyız. … Bize tevazu ehli isimler getirin. Halkına tepeden bakacak adamları bize getirmeyin. Hem işini iyi bilecek hem çalışacak hem de bu davayı iyi hazmetmiş olacak.”
Erdoğan, ideal bir belediye başkanı adayı tarifi yaparken, partisinin kapılarının bu vasıflarda olan herkese açık olduğunu da duyurdu. Hatta bu vasıflara sahip olanların, AK Parti’ye gelmesini beklemeden “Gidip kendimiz arayıp bulacağız” açıklamasını yaptı.
Türkiye’de toplumun belediyecilik hizmetleri ile ilgili beklentileri değişmekte ve dönüşmekte. Artık toplum belediye başkanının klasik görevlerini zaten yapmasını beklememektedir. Bunun yanında şehrin yerel kalkınmasından tutun da, yerelin işsizlik sorununa kadar her konu belediye başkanın ilgilenmesini istiyor.
Erdoğan’ın ideal belediye başkanı adayı tanımında “Ülkemizin geldiği seviye itibarıyla belediye hizmetleri artık sadece kaldırım, yol, kanalizasyon hizmeti olmaktan çıkmıştır. Bunları yapmak belediye başkanlarının boynunun borcudur. Hizmet gerektir ama yeterli değildir. Yeterli olan nedir, gönüllere girmektir. Artık belediye başkanı olacak arkadaşlarımızdan bunu istiyoruz” açıklamasına bakıldığında da, bu konu önemli yer tutuyor.
[Türkiye, 22 Kasım 2018].
