Eski Başkan Trump’a karşı açılan federal dava, Amerikan siyasi tarihinde yeni bir dönüm noktası teşkil ediyor. Trump’la ilgili gizli belge soruşturması, hakkında Casusluk Yasası’na dayanan federal suç davası açılan ilk başkan olmasıyla sonuçlandı. Trump’ın Ulusal Arşiv’e iade ettiği 15 kutuluk belgelerin içinde çok hassas bilgiler içeren gizli belgelerin bulunmasıyla ortaya çıkan skandal, Trump’ın belgelerin tamamını vermeye yanaşmamasıyla büyümüştü. Süreç içerisinde Başkan Biden’ın da Başkan Yardımcılığı döneminde evine getirdiği bazı belgeleri iade etmediği ortaya çıkmış ancak Biden belgeleri hemen iade etmişti. Trump’ın Başkan Yardımcısı Pence de evinin gönüllü aranmasına izin vermiş ve bulunan çok az sayıda belgeyi iade etmişti. Trump gizli belgeleri hemen iade etseydi bu dava muhtemelen açılmayacaktı zira Pence ve Biden’a dava açılmadı.
Eski Başkan Trump’a karşı 20 yıla varan hapis cezası içeren suçlamaların yer aldığı federal suç davasının ana dayanağı ulusal güvenlik bilgileri içeren gizli belgeleri illegal olarak bulundurmak ve aktif olarak federal hükümetten saklamakla alakalı. İddianamede Trump’ın başkanlığının bitmesiyle birlikte federal hükümetin malı kabul edilen belgeleri iade etmediği ve dahası belgelerin iadesini aktif biçimde engellemeye çalıştığı suçlamaları yer alıyor. Florida’daki evi Mar-a-Lago’da sakladığı belgelerin iadesi için federal hükümetin çabalarını detaylandıran iddianamede, Trump’ın ‘çok gizli’ olarak sınıflandırılan bir ‘savaş saldırı planı’ belgesini yetkisi olmayan kişilere nasıl gösterdiğiyle ilgili çarpıcı detaylar yer alıyor. Trump’ın başka bir ülkede devam etmekte olan askeri bir operasyonla ilgili belgeleri de gene yetkisi olmayan kişilere gösterdiği belirtiliyor.
Trump’a karşı şimdiye kadar açılan davalar New York eyaletiyle sınırlı ‘belgede sahtecilik’ ve ‘cinsel taciz’ suçlamalarına dayanıyordu. Ulusal güvenlik belgelerinin illegal olarak bulundurulması ve federal hükümetten saklanması davası ise federal bir dava ve Florida’daki federal mahkemede görülecek. İddianame, ulusal savunma bilgilerini kasıtlı bulundurma, adaleti engellemek üzere komplo kurma, federal soruşturmadan belge gizleme ve sahte beyan gibi her biri 5 ila 20 yıl arasında maksimum hapis cezası içeren 38 ayrı suçlama içeriyor. Tarihi davaya Trump tarafından atanan bir hâkimin bakması bekleniyor ancak dava dosyasındaki detaylar Trump’ın işinin çok zor olduğunu gösteriyor.
Eski bir Amerikan Başkanı’na Casusluk Yasası’nı ihlal suçlamalarıyla dava açılması Trump’ın hapis cezası almasıyla sonuçlanarak yeni bir tarihi ilk yaratabilir. Salı günü Florida’da federal mahkemeye teslim olup ifade verecek olan Trump için yargılanacağı bölgedeki jüri havuzunun daha çok Cumhuriyetçilerden oluşması bir avantaj. Ancak savcılık jüri üyelerinin seçim sürecinde mümkün olan en iyi dengeyi sağlamaya çalışacaktır. Yargılama sürecinde Trump için beraat dışında en iyi senaryolardan biri ‘yanlış yargılama’ nedeniyle davanın düşmesi olabilir. Her halükârda Trump’a karşı açılan en ciddi suçlamalar içeren bu dava aylar sürecek ve başkan adaylığı kampanyasını akamete uğratma potansiyeli yüksek.
Trump ve destekçileri davanın Adalet Bakanlığı tarafından açılmasını gündeme getirerek kendisine karşı cadı avı iddialarını sürdüreceklerini şimdiden gösterdiler. Chris Christie dışındaki Cumhuriyetçi adaylar da davanın siyasi olduğu yönünde yorumlar yapacak görünüyor. Ancak Trump’a karşı parti içi muhalefetin en sert sözcüsü olmaya aday Christie gibi isimlerin bu davayı kullanmaları şaşırtıcı olmayacak ve Trump’ın bu davadan desteğini artırarak sıyrılması çok güç. Kongre baskınında adı öne çıkan bazı aşırı grupların Florida’ya giderek gösteri yapmaları bekleniyor ancak bu grupların Trump’a siyasi katkısından çok zararı olacağı açık. Trump’ın legal sorunlarının parti içinde aleyhine kullanılması, Trumpçı tabanının etkinliği ve mobilizasyonu yüzünden hiç de kolay olmayacak ve diğer adaylar bu tabanın desteğini almaya çalışacak. Ancak başkanlığa giden yolda bağımsız seçmenin desteğini almak en kritik mesele olduğu için Trump’a karşı açılan davaların bu kitle üzerinde negatif etkisi olacağı da açık.
Trump’ın kaderine en çok yaklaşan Amerikan Başkanı Watergate skandalı dolayısıyla Nixon olmuştu. Nixon’ın görevinden istifa etmesi sonrasında Başkan Ford eski Amerikan başkanına suç davası açılmasını Nixon’a özel bütün suçları kapsayıcı bir affa imza atarak engellemişti. Trump’a kadar korunan eski Amerikan Başkanlarına dava açılmaması geleneği biterken ilerdeki Amerikan Başkanlarına da bu kapı açılmış oldu. Trump karşıtlarının kimsenin hukukun üstünde olmadığının ispatı olarak gördükleri bu davanın Amerikan siyasi tarihi açısından önemli bir dönüm noktası temsil ettiği bir gerçek. Başkanlık kampanya süreci devam ederken yargılama da devam edecek ve nihai kararın zamanlaması da tartışma konusu olacak. Amerikan siyasetindeki kutuplaşmayı derinleştirmesi neredeyse kesin olan bu davanın siyasi uzlaşı kültürüne de darbe vurması kuvvetle muhtemel. Düşük bir ihtimal olsa da Trump bütün dava süreçlerini lehine çevirip yeniden Başkan seçilmeyi de başarırsa o zaman Amerikan siyaseti Amerikalıların tabiriyle ‘keşfedilmemiş bölgeye’ girmiş olacak.
[Yeni Şafak, 14 Haziran 2023].