Darbe imaları, erken seçim iddiaları derken siyasetin polemikleri ittifaklar etrafındaki iddialarla hareketleniyor.
İP Genel Başkanı Akşener, memleket masası önerisinde HDP'yi dışlaması ve bu partiyi "PKK terör örgütünün yanına konumlandırdığını" söylemesiyle muhalefet cenahında tartışma başlattı. HDPli isimlerin Akşener'e tepkisi seçim döneminde İP'in kendilerine aracılar göndererek iş birliği yaptığı oldu.
Kuşkusuz Akşener bu tepkiyi bekliyordu.
Derdi, HDP'nin terörle arasına mesafe koyamadığı için bulunduğu marjinal yeri hatırlatmak değildi. Bu çıkışının Cumhur İttifakı tarafından aleyhinde kullanılacağının da farkında. HDP ile dolaylı iş birliğinin yükünü hafifleterek kendisine siyasi bir manevra alanı açmak istiyor.
HDP'nin meşruiyetini bir kez daha sorgulatan bu manevranın Cumhur İttifakının bir parçası olma arzusu taşıdığı iddia edildi.
"Sarayın masasına mı oturacaksın" suçlamaları eşliğinde… Akşener'in de "parlamenter sisteme dönüş" vurgusunun buna imkân tanıması mümkün görünmüyor. AK Parti'nin MHP'yi rahatsız edecek bir arayış içerisinde olmayacağı da aşikâr. Akşener, bir yönüyle yerel seçimler sonrası dağınık bir görünüm arz eden Millet İttifakı içerisindeki yerini yeniden konumlandırıyor. HDP'nin "demokrasi ittifakı" adı altında CHP-İP-SP hattına eklemlenmesine karşı çıkabileceğinin işaretini veriyor; pazarlık için malzeme üretiyor. Diğer yönüyle de yeni kurulan partilerle angajmana girebilme zemini hazırlıyor.
Uzun Süreli Manevralar Dönemi
2023 seçimlerinin erken seçimle öne çekileceğini düşünenlerden değilim. Ancak muhalefetin erken seçime zorlamak için elinden gelen her şeyi yapacağı açık. Muhalefet, koronavirüs salgının olumsuz ekonomik etkilerini kullanarak Türkiye'yi sürekli bir seçim havasında tutmak için çabalayacak. CHP yetkililerinin "ister başka şekilde" diyerek toplumsal kalkışmaya ya da darbe imasında bulunması hatırlarda…
Önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimlerine hangi ittifak sistemiyle gidileceği büyük merak konusu. Cumhur İttifakının karşısında Millet İttifakı mı olacak yoksa üçlü bir ittifak sistemi oluşur mu? Partiler mevcudu korurken yeni müttefikler bulmak manevralarına başladılar bile. Hareketlenme devam eder, ancak seçim ufukta görünmedikçe hızlı bir yeni yapılanmayı güçlü bir ihtimal olarak görmüyorum.
Kılıçdaroğlu Nerede Duruyor?
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu yeni kurulan partileri Millet ittifakına katma arzusunda. İstanbul ve Ankara büyükşehirlerinin alınması örneğini gelecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tekrar etmek için her türlü esnekliğe hazır. Dün bir köşe yazısında yer aldığı üzere "baskın seçimde İP'e verdikleri destek gibi iki yeni partiye de grup kurması için destek verebileceklerini" söyledi.
Bu destek Akşener'e yaptığı iyiliği hatırlattığı kadar Kılıçdaroğlu'nun yeni parti genel başkanlarına uzun süredir yolladığı sempatik mesajların devam mahiyetinde. Kılıçdaroğlu, Millet ittifakının dağılmasını istemez; HDP ile dolaylı iş birliğinin de Başkan Erdoğan karşıtı blok açısından önemini iyi biliyor.
Üçüncü bir ittifak oluşmasını istemez, ancak oluşursa da "Erdoğan karşıtlığı ve parlamenter sisteme dönüş" ortak paydası üzerinden CHP bloğunun yanında tutmak ister.
Akşener'in hamlelerine göz yumacak.
HDP'nin marjinalliğinin derinleştirmesine ses çıkarmayacak. "Üçüncü bir ittifak kurulur mu" sorusunu da yarına bırakalım.
[Sabah, 15 Mayıs 2020].