Suriye’de Esed rejiminin Şam’ın Doğu Guta Banliyösü’nde gerçekleştirdiği kimyasal silahlı katliamı NTV Öğle Bülteni’nde yorumlayan SETA Dış Politika Direktörü Ufuk Ulutaş, katliamın gerçekleştiği banliyönün stratejik önemi nedeniyle Esed rejiminin hedefi olmuş olabileceği değerlendirmesinde bulundu.
Bölgede, Şam civarındaki en elit, en organize çalışan muhalefetin bulunduğunu belirten Ulutaş, uzun zamandır bölgede hâkimiyet kuramayan Esed rejiminin, bu durumu lehine çevirmek için bu saldırıyı düzenlemiş olabileceğini belirtti.
Suriye’nin, Esed’in pervasız kıyımlarına defalarca sahne olan bir coğrafya olduğunun altını çizen Ulutaş, Şam’ın yanı sıra Humus, Halep gibi şehirlerde de devrimin başından bu yana Esed rejiminin benzer saldırılarının gerçekleştiğini ve BM yetkilileri bölgede olsa da, olmasa da rejimin bu tür saldırılar yapmaktan çekinmeyeceğini ve bu türden pervasız kıyımların süreceğini dile getirdi.
Değerlendirmesinde, Başbakan Erdoğan’ın Mısır’daki darbeyle İsrail’in ilişkisine yönelik konuşmasına da değinen Ulutaş, Erdoğan’ın konuşmasından direkt olarak darbe planlayıcısının İsrail’in olduğunu değil, bir söylemin geliştirilmesi ve bu söylem etrafında Mısır’da bir müdahalenin gerçekleştirilmesini anladığını belirtti. Ulutaş, Erdoğan’ın konuşmasının transkriptinin iyi incelenmediğini ve Mısır’daki duruşuna bakılarak İsrail’in bu konuda açıklama yapabilecek ahlaki bir pozisyonda olmadığının altını çizdi.