TRT Haber ekranlarında yayınlanan Ayrıntı programına konuk olan SETA Güvenlik Direktörlüğü Araştırmacısı Talha Köse, DAEŞ’in varoluş dinamiklerine ilişkin değerlendirmesinde önemli tespitlerde bulundu.
“DAEŞ’i bir terör örgütü gibi patolojize ederek bu meseleyi çözemeyiz. DAEŞ, El kaide gibi sadece belirli hedefleri olan kendini başka yerlerde saklayan bir örgüt değil. Çok güçlü bir ideolojisi var ve bu güçlü ideolojisi dünyanın her yerinde bir karşılık buluyor. Bunun karşılık bulmasının nedenlerini vurgulamamız gerekiyor. Ciddi ekonomik kaynakları var.” Diyen Köse konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Bunu sadece bir yabancı savaşçı meselesi olarak görmememiz gerekiyor. Oraya gidenlerin bir kısmı gerçekten savaşmak için de gitmiyorlar. Orada apayrı bir dünya var. Onlara sunulan bir ortam var. Bunun kendince bir dili var, bir ideolojisi var. Daha değişik bir yaşam tarzı üretiliyor ve insanlar birazcık da bundan dolayı gidiyorlar oraya ve mevcut sosyal medyayı; insanları etkileyebilecek dili de çok güzel bir şekilde kullanılıyorlar. Bunu sadece patolojik bir şekilde görüp yok etmek, onunla terör örgütü gibi savaşmak etkili olmayacaktır. En güçlü olduğu yerle mücadele etmeniz gerekiyor. DAEŞ’teki militanları, DAEŞ’i destekleyenleri yok etmek bu örgütü etkisiz hale getirmeyecektir.”
Köse Batı’nın, “DAEŞ’i kontrol edilebilir bir örgüt” olarak gördüğünü ancak son saldırılar sonrası örgütün ne denli güçlü ve etkili bir ideolojisi olduğunun ve ortak bir mekânı paylaşmadan dahi dünyanın birçok yerindeki insanları etkileyebileceğinin farkına vardıklarını belirtti.