Kanal 24 ekranlarında yayınlanan Siyaset 24 programında, 17 Aralık operasyonunun Çözüm Süreci’ne yansımalarına dair deÄŸerlendirmelerde bulunan SETA Ankara Siyaset AraÅŸtırmaları Direktörü Hatem Ete, son iki yılda 7 Åžubat ve 17 Aralık gibi iki krizin meydana geldiÄŸini belirterek, krizi çıkartanların, krizin çözüm verebilmesi için Çözüm Süreci’nin sabote edilmesi gerekliliÄŸine inandıklarını belirtti. Çözüm Süreci’nin sabote edilmesinin ya BaÅŸbakan ErdoÄŸan ya da Öcalan üzerinden yapılabileceÄŸinin altını çizen Ete, toplumda Çözüm Süreci’ne olan yüzde 60’lık halk desteÄŸi nedeniyle bunun baÅŸarılamadığını ve bu destek nedeniyle Öcalan’sız ve ErdoÄŸan’sız bir Çözüm Süreci mümkün olduÄŸu anlayışının ortaya konulmaya çalışıldığına dikkat çekti.
DeÄŸerlendirmesinde, “Çözüm Süreci sabote edilerek hem ErdoÄŸan’a hem AK Parti’ye çok daha rahat darbe vurulabilir diye düÅŸünülüyor.” diyen Ete, Çözüm Süreci’nin iki önemli aktörü olduÄŸuna dikkat çekerek, “Çözüm Süreci’nin Genel Türkiye siyaseti ekseninde ErdoÄŸan’ın kararlılığı, cesareti var. Kürtler nezdinde de çözüm kararlılığını sürdüren Öcalan var. O nedenle de Kürtler nezdinde sürekli olarak ErdoÄŸan itibarsızlaÅŸtırmaya çalışıldı Åžimdi bunun yanı sıra bir de Öcalan eklendi. Gezi sürecinde ısrarla Kürtlere ErdoÄŸan kötületildi.” dedi. Ete, “Kürtlerin ErdoÄŸan’a desteÄŸi ortadan kaldırılamıyor. Öcalan da bu sürece inanıyor ve ikna edilemiyor. EdilemediÄŸi için Öcalan’ı aradan çıkarmak yoluna girdiler.” deÄŸerlendirmesinde bulundu.