rump, birinci faz anlaşma neticesinde şimdilik Çin'den istediğini aldı. Daha önce de Kanada ve Meksika'yı müzakere masasına oturttuktan sonra "tarihin en kötü ticaret anlaşması" olarak nitelendirdiği NAFTA'yı tarihin tozlu raflarına kaldırmıştı.
İki cephede başarılı sonuçlar alan Trump, ticaret savaşlarında AB'ye doğru yöneldi. Trump, AB'den ithal edilen otomobillere ek gümrük tarifesi getirmeyi planlıyor. Otomotivde son 23 yılın en kötü dönemini geçiren Almanya'yı endişelendiren bir haber.
Diğer ülkelere yaptıklarını AB'ye karşı yapamaz diye düşünmemek lazım. Trump, AB'yi masaya çekmek için tarife artışlarını silah olarak kullanmaktan çekinmez. 2020 seçimlerini Demokrat bir aday kazanırsa, o da tarife dışı engeller yoluyla ABD'nin rekabet gücünü arttırmaya çalışacaktır. Obama döneminde bir Alman otomotiv şirketine kesilen tarihi emisyon cezasını hatırlayalım.
Trump'ın artan tehditlerinin yanı sıra birinci faz anlaşmanın Avrupa ülkeleri için olası negatif etkileri, AB'nin ticaret savaşlarında ABD'ye karşı agresifleşmesine yol açabilir. Çin'in imalat sanayinde yaptığı ithalattan en fazla payı yüzde 19 ile AB ülkeleri alıyor. Çin'in ABD'den daha fazla sanayi ürünü alması, AB'den yaptığı ithalatı kısmasına neden olabilir. Böyle bir durumda AB'nin otomobil ve uçak ihracatı negatif etkilenir.
Yerlileşme hamlesi hizmetler sektörüne de yayılmalı
Dijital vergiler ve ticaret savaşlarının hizmetler sektörü versiyonu küresel ekonomiyi etkilemeye devam edecek. Bunun bilinciyle bizim de içeride tüketim tercihlerimizi ve politikalarımızı şekillendirmemiz gerekiyor.
Türkiye, imalat sanayinde ciddi bir yerlileşme hamlesi başlattı. Ancak yerlileştirmeyi sadece imalat ile sınırlı düşünmemek lazım. Hizmetler sektöründeki yerlileşme de ekonomimizin geleceği açısından oldukça hayati. Her şeyden önce kişisel bilgilerin korunması ve siber saldırılara karşı direnci arttırmak için yerli yazılım ve sistemlere ihtiyacımız var.
Gömlekten kitaba ve beyaz eşyaya kadar birçok alışverişi internet üzerinden gerçekleştirmeye başladık. Bakkal alışverişini dahi çeşitli uygulamalar üzerinden yapanlar var. Gençlerin çoğu artık filmleri ve dizileri televizyon kanallarından ziyade dijital platformlardan izliyorlar. Haberler sosyal medyadan takip ediliyor.
Yemek kartı ve güvenlik sistemleri gibi hizmetlere yönelik artan talep çok rahatlıkla yerli şirketler tarafından karşılanabilir. Yabancı şirketlere ödenen komisyonlar ve hizmet bedelleri hızla geriye çekilebilir.
UBER'in Türkiye'deki faaliyetleri durduruldu; ancak taksilere yönelik başlatılan yerli dijital uygulamaların kalitesini ve yaygınlığını arttırmaya ihtiyacımız var. Çin'de kaliteli yerli uygulamaların UBER'i nasıl piyasadan sildiğine bakılmalı.
[Sabah, 26 Ocak 2020].