Bu seçimler, önümüzdeki dönemde Ukrayna’nın Rusya’ya daha yakın bir çizgide daha otoriter politikalara boyun eÄŸeceÄŸini gösteriyor.
31 Ekim’de Ukrayna’da yerel seçimler yapıldı. Her ne kadar FEMEN örgütü üyesi kadınlar, Putin’in Ukrayna’ya geliÅŸini çıplak eylemle protesto etmeseler Türk basınının dikkatini çekmeyecek olsa da bu seçimler Ukrayna’nın önümüzdeki dönemi hakkında fikir vermesi açısından önem taşıyor. Yakın coÄŸrafya içinde birbirlerinin istikrar ve güvenliÄŸini etkileyecek iki ülkeden biri olarak Türkiye için de seçim sonuçları Ukrayna’nın nabzını tutmak açısından önemli veriler içeriyor.
Tartışmalı Kanun DeÄŸiÅŸiklikleri ve Ä°ktidarın Artan Baskısı Ä°ktidardaki Bölgeler Partisi ve daha önemlisi aynı partiden Åžubat ayında Devlet BaÅŸkanlığı koltuÄŸuna oturan Viktor Yanukoviç için güven oylamasına dönüÅŸen Ukrayna yerel seçim sonuçlarının ne anlama geldiÄŸini analiz edebilmek için son birkaç ay içinde ülkede yaÅŸanan geliÅŸmelere bakmak gerekli. Rusya’ya yakın bir çizgi benimseyen Yanukoviç’in iktidara geldiÄŸinden beri uygulamaya koyduÄŸu politikalar Turuncu Devrim’in demokratik kazanımları aşındırdığı gerekçesi ile hem ülkedeki muhalefet hem de Batılı devletlerce eleÅŸtirilmekte. Aslında bu eleÅŸtiriler pek de yersiz deÄŸil. Ä°lk önce 1 Ekim’de Ukrayna Anayasa Mahkemesi 2004 yılında Turuncu Devrim’in akabinde hayata geçirilen Ukrayna Anayasasındaki deÄŸiÅŸiklikleri, altı sene sonra, Anayasaya aykırı bularak iptal etti. Devlet baÅŸkanının yetkilerini kısıtlayarak, parlamentonun gücünü artıran maddelerin iptalinin ardından Turuncu Devrimin izleri bir bir silinmeye baÅŸlandı. Yanukoviç parlamentoda çoÄŸunluÄŸun Bölgeler Partisi’nde olmasını kullanarak 7 Ekim’de ülkenin anayasasında önemli deÄŸiÅŸiklikler yapan yasanın geçmesini saÄŸladı. Bu yasa ile devlet baÅŸkanının yetkileri fazlası ile geniÅŸletilirken, kendisine baÅŸbakan ve bakanların yanı sıra çok sayıda üst düzey bürokratı (BaÅŸbakan, Bakanlar, Ukrayna BaÅŸsavcısı, Milli Ä°stihbarat TeÅŸkilatı BaÅŸkanı, Yerel yöneticiler) parlamentonun onayı ya da önerisi olmadan görevinden alabilme yetkisi tanındı. Ayrıca yeni yasa ile yönetim, koalisyon deÄŸil çoÄŸunluk hükümetlerine bırakıldı. Böylelikle partilerin yanı sıra buna destek veren baÅŸka parti ve gruplardan bireysel katılımlarla hükümet kurulmasına imkân tanınarak, çoÄŸunluÄŸu elinde bulunduran Bölgeler Partisi’nin ana partilerle koalisyon kurmadan bireysel desteklerle iktidar olmasının yolu açıldı.
Yerel Seçimler öncesinde son bir adım daha atan Yanukoviç, AÄŸustos ayında yeni bir yerel seçim kanununun da parlamentodan geçmesine ön ayak oldu. Kanun büyük tartışmaları da beraberinde getirdi. Yeni Yerel Seçim Yasası yerel ve uluslararası uzmanların yanı sıra Merkez Seçim Komitesinin bazı üyeleri ve muhalefet partilerinin eleÅŸtirilerine yol açtı. En çok tartışmalı olan seçimlere katılmak için seçim tarihinden geriye en az bir yıl önce tescil edilmiÅŸ bölgesel ve yerel parti teÅŸkilatlarına sahip olma ÅŸartı itirazlar sonunda geri çekildi. BaÅŸka bir tartışmalı konu ise kanunun Bölgesel Seçim Komisyonunda sadece parlamentoda bulunan partilerin bulunmasına imkân vermesiydi. Bu da otomatik olarak yeni kurulan ve parlamentoya seçilememiÅŸ partilerin komisyon dışında kalması anlamına geliyordu. Bu madde de geri çekilmek zorunda kaldı. Ancak tartışmalar dinmedi. Çünkü kanun, komisyonlara girecek toplam 18 kiÅŸiden 15’i