SETA Medya ve İletişim Direktörü İsmail Çağlar, TRT Haber ekranlarında yayınlanan Ayrıntı programına konuk oldu.
Çağlar, medyanın teröre bakışına ilişkin değerlendirmesinde bazı medya kurumlarının, PKK terör örgütüne ilişkin manipülatif haber politikasını devam ettirdiğinin altını çizdi.
Değerlendirmesinde “PKK menşeili manipülasyonlara alet olan gerek siyasi aktörler; gerek sosyal medyadaki ya da ana akım medyadaki aktörler için, bu aslında bir meşruiyet problemi yaratıyor. Fakat bu kısa vadeli görülen bir meşruiyet problemi olmadığı için bunu maliyetsiz bir şeymiş gibi zannediyorlar.” tespitinde bulunan Çağlar, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Bu durumun siyasi rasyonalitesi şuradan kaynaklanıyor; bu aktörlere baktığımızda bunlar çıkarları seçimlerle tanımlanan aktörler değil. Evet, seçimlerle birlikte belki hayal ettiği ortamını yitirmiş oldu ama hala kendisini oyunun içerisinde tutmaya çalışan bir aktör ve bütün bu haberler baktığınızda bir pazarlık unsuru olarak kullanılıyor. Ortada girilen bir güç mücadelesi var. Kendi pozisyonunu aşan bir güce sahip olmak isteyen bir medya var. Türkiye’nin nereye gitmesiyle ilgili bir tahayyülü var. Bu çok normal bir şeydir, bir medya organından bahsediyorsak ama bu tahayyülü kendi sınırlarının dışına çıkarak; kabul edilebilen meşruiyet sınırlarının dışarısına çıkarak uygulamaya koyuyor. Çok kısa bir süre önce seçimler yaşanmış olabilir, bu anlamda iktidarı değiştirmemiş olabilir ama hala bu iktidara karşı kullanabileceği bir koz durumunda tutuyor. Bu zemin üzerinden ‘PKK manipülasyonlarını ana akıma taşıma kozunu kullanabilirim; bunun dozunu artırabilirim, bunu daha geriye de çekilebilirim. Bu insanları; bu terör örgütünü tekrar daha fazla marjinalleştirebilirim.’ Böyle bir siyaseti; rasyonalitesi var.”