SETA > Yorum |
Siyasal Åžiddetin Psikolojisi

Siyasal Åžiddetin Psikolojisi

Siyasal şiddete maruz kalan devlet elitinin “sağlıksız tepkisi” güvenlik toplumuna kaymaktır. Devlet eylemi yapan kişilerin içinden geldiği toplumsal kesimlere baskı ve karşı şiddet geliştirirse, eylemciler yeni sempatizanlar kazanmış olur.

Siyasal ÅŸiddet eylemi yapanın asıl amacı, bizatihi öldürmek deÄŸildir. Eylemci, duyguları yönetmek ister. Eylemci toplum mühendisi gibidir. Amaç, hem siyasal elitte hem de toplumda korku, endiÅŸe ve öfke yaratmaktır.

Siyasal elit ve güvenlik bürokratları, eylemcinin beklediÄŸi öfke davranışını gösterir ve hedefi netleÅŸmemiÅŸ bir ÅŸekilde karşı ÅŸiddet üretirlerse, eylemciler kazanır.

Siyasal ÅŸiddete maruz kalan devlet elitinin “saÄŸlıksız tepkisi” güvenlik toplumuna kaymaktır. Devlet eylemi yapan kiÅŸilerin içinden geldiÄŸi toplumsal kesimlere baskı ve karşı ÅŸiddet geliÅŸtirirse, eylemciler yeni sempatizanlar kazanmış olur. Yani yeni eylemler için yeni militanların tohumları ekilmiÅŸ olur.

SİYASAL ŞİDDETLE BAŞ ETMENİN YOLU

Siyasal ÅŸiddetle baÅŸ etmenin tek yolu, ÅŸiddet üreten kiÅŸilerin köken aldıkları toplumsal kesimlerin zihin dünyasında marjinal ve sapkın hale gelmesidir. Bunun yolu da o topluluÄŸa adaletle yaklaÅŸmak, ayrımcılık yapmamak, dışlamamak aksine kabul edebilmektir.

Öte yandan eylem yapan kiÅŸilere ve örgütlenmelerine ise etkin bir fiziksel müdahale gerekir. Yani polisiye tedbirler, topluma deÄŸil örgüte olmalıdır.

Charlie Hebdo’ya yapılan kanlı saldırı sonrası, Fransız devlet aklının ve Fransız toplumunun “stratejik akla”, “öfke kontrolüne” ve “duygu düzenlenmesine” sahip olması zor. Åžiddet kısırdöngüsünü güçlendirecek bir ÅŸekilde tepki vermeleri çok daha muhtemel. Biz bu olgunluÄŸa, Kürt Sorunu içinde boÄŸuÅŸarak 30 yılda gelebildik.

Fransa’da siyasal ÅŸiddet eylemine karşı tepkinin ilk örnekleri camilere karşı saldırı ÅŸeklinde olmaya baÅŸladı. Müslümanlar gündelik hayatta ayrımcılığa zaten uÄŸruyorlardı, artık daha fazla uÄŸrayacaklar.SaÄŸcılar ve yabancı düÅŸmanları meÅŸruiyetlerini güçlendirmiÅŸ olacaklar.

Siyaset ve devlet eliti, saÄŸcı tepkilere daha fazla boyun eÄŸecek, güvenlik politikalarını sertleÅŸtirecektir. Örgütlerle mücadele adına, Müslüman toplumu iyice baskı altına alacaklardır.

AVRUPADA SAÄžCI NEFRET DAHA DA ARTACAK

Fransa ve diÄŸer Avrupa ülkelerindeki Müslüman çoÄŸunluk büyük bir endiÅŸe içinde olup bitenleri izliyordur. Karabulutların üzerlerine geldiÄŸini biliyorlar. Gurbet elde Müslüman olmanın ağır bedellerini ödeyecekler.

Avrupa’daki IÅžID, El Kaide gibi örgütlere ise gün doÄŸdu. Çatışma ortamında gençlerin kendilerine kayacağını biliyorlar. Çatışma ortamının radikalizmi büyüttüÄŸü bilinen bir gerçek.

Öyle görünüyor ki; Avrupa’da hem saÄŸcı nefret hem de IŞİD/El-Kaide radikalizmi daha fazla artacak. Avrupa devletlerinin, özgürlükçü politikalardan güvenlik politikalarına kayma trendi de giderek güçlenecek.

Ä°LK YAZI: SÖYLEYECEK NEYÄ°M VAR?

Bu yazı STAR Gazetesi’ndeki ilk köÅŸe yazım. Daha önce Star Açık GörüÅŸ’te yazılarım yayınlanmıştı. Bir süredir dostlarım düzenli yazmam konusunda bana telkinde bulunup duruyorlardı.

Söyleyecek sözüm varsa yazabiliyorum. Biraz bende ne vardan bahsedeyim. Ä°stanbul Tıp Fakültesi’nden mezunum. Tıbbın sosyal ve entelektüel bilgiye en açık alanı olan psikiyatri alanında ihtisas yaptım. Psikiyatri içinde, psikolojik travma ve kültürel psikiyatri alanında birikimlerim var.

Åžimdilerde psikoloji bölümündeyim. Åžehir üniversitesinde “siyaset psikolojisi” ve “eÅŸ iliÅŸkileri” dersleri veriyorum.

Ayrıca, Ä°stanbul SETA’da, yani bir düÅŸünce kuruluÅŸundayım. Think tank tecrübesi pratik ve amaca yönelik düÅŸünme becerisini geliÅŸtirebiliyor.

Yani gezinip durdum. Farklı alanlardan sentezler kurmaya çalıştım.
Düzenli yazmak benim için yeni bir dönem. Umarım ben düzenli yazmayı, sizler de beni okumayı “anlamlı bulur” ve birlikte keyif alırız. Haydi Bismillah.

[Star, 10 Ocak 2015]