PKK’nın Suriye yapılanması olan PYD, 2011’de başlayan halk ayaklanmasından faydalanıp rejim ile anlaşmalı bir şekilde askeri birliklerini teşkil ederek YPG ve YPJ’yi oluşturmuş, Afrin, Ayn el Arab ve Kamışlı kentlerini büyük ölçüde kontrol etmeye başlamıştır. Rejim desteğiyle birlikte muhalif Kürt unsurları ortadan kaldıran PKK, kontrol ettiği bölgelerde varlığını tahkim etmiştir. DEAŞ’ın Suriye sahasında da varlık göstermesiyle PKK için fırsat alanı oluşmuştur. DEAŞ’ın Ayn el Arab’a yönelmesiyle birlikte ABD öncülüğündeki Uluslararası Koalisyonun desteğini alan YPG/PYD, DEAŞ’a karşı ilerleyerek Suriye’nin kuzeyinde ve doğusunda hakimiyet kurmuştur. Bu süreçte ABD, Türkiye’nin terör örgütü olarak kabul ettiği YPG/PYD’ye verdiği desteği kamufle etmek adına bazı Arap unsurların da yer aldığı Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kuruluşuna öncülük etmiştir. Böylelikle terör örgütü PKK/YPG, meşru bir aktör haline getirilmek istenmiştir. Ancak Türkiye bu duruma göz yummayarak Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı gibi askeri harekatlarla Suriye’de terör örgütü DEAŞ ve PKK/YPG ile sahada mücadele yoluna girmiştir.
Türkiye’nin gerçekleştirdiği askeri operasyonlara rağmen ABD öncülüğündeki Batı dünyası, PKK/YPG’yi desteklemeyi sürdürmüştür. Bölgede düzenli bir yönetim inşa edilmesi adına yalnızca askeri değil, sivil alanlarda da destekler ortaya konulmuştur. Bu bağlamda geçmişte ilan edilen özerklik girişimleri, 2018’de Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi adı altında yekpare bir yapıya dönüştürülmüştür. Söz konusu yapılanma, ismiyle dahi PKK/YPG’nin Suriye’ye dair hedeflerini açıkça ortaya koymaktadır. Mevzubahis yönetime rağmen PKK/YPG, terör örgütü kimliğini korumaktadır. Bu terör örgütü bölgede; çocukların savaştırılması, tehcir, yargısız infaz ve mülke el koyma başta olmak üzere çok sayıda savaş ve insan hakları suçu işlemeyi sürdürmektedir. Bu rapor, PKK’nın PYD’den, SDG ve Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’ne evrilen sürecini, PKK’nın işlediği savaş ve insan hakları suçlarını, askeri mevcudiyetini, tahakküm altına aldığı doğal kaynakları ve Türkiye’nin PKK/YPG’ye karşı gerçekleştirdiği askeri harekatları ele almaktadır. Çalışma bu yönüyle PKK/YPG’nin anlaşılması ve analiz edilmesi noktasına dönük önemli bir çabanın ürünüdür. Ayrıca söz konusu çalışma, literatürdeki öncü çalışmalardan birini teşkil etmektedir.
Çalışmayı incelemek için burayı tıklayın..