Çözüm sürecini sabote ettikten sonra Türkiye genelinde terör faaliyetlerini artıran PKK, bu saldırılarını yakın zamanda Avrupa geneline de yaymaya başladı. Özellikle HDP’li milletvekillerinin teröre destek suçlamasıyla tutuklanması sonrasında Almanya, Avusturya, Birleşik Krallık, Fransa ve İsveç başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde kamu düzenine ve güvenliğine yönelik şiddet eylemlerine girişmesine rağmen PKK’ya karşı bu ülkeler henüz yeterli önlem almadı. Bu dahilde, SETA ve Conseil pour la Justice, l’Egalite et la Paix (COJEP) tarafından 24 Ocak 2017 tarihinde Avrupa Konseyi’nde düzenlenen “Avrupa’da PKK ve Güvenlik Sorunları” başlıklı panel PKK’nın Avrupa ülkelerinde oluşturduğu güvenlik sorunlarını masaya yatırdı. Panel boyunca PKK’nın Avrupa’daki faaliyetleri ve neden olduğu güvenlik sorunları ele alındı. Panelden önce PKK teröristleri tarafından katledilen sivillerin ve resmi görevlilerin resimlerinden oluşan bir sergi de açıldı.
Panelde takdim konuşması yapan AK Parti Eskişehir Milletvekili ve Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Türkiye Delegasyonu Üyesi Emine Nur Günay, terör örgütü PKK’nın Avrupa’daki faaliyetleri ile ilgili genel bir değerlendirmede bulundu. PKK’nın sadece Türkiye için değil, Avrupa için de büyük bir tehdit olduğunu belirten Günay, Türkiye ve Avrupa’nın teröre karşı savaşının ortak olduğunu fakat örgütün Avrupa ülkelerinde serbestçe faaliyetlerini sürdürdüğünü kaydetti. Bu durum sebebiyle Türkiye’nin Avrupa ülkeleri ile olan ilişkilerinin zarar gördüğünü belirten Günay, Ankara’nın önümüzdeki süreçte de PKK ile her alanda mücadeleye devam edeceğini ifade etti.
Avukat Şakir Çolak’ın moderatörlüğünü yaptığı panelin ilk konuşmacısı olan SETA Araştırmacısı Enes Bayraklı, konuşmasına PKK’nın kuruluş sürecini anlatarak başladı. 1980 Darbesi sonrasında örgüt militanlarının Türkiye dışına çıkması ile Türkiye’ye yönelik saldırıların hız kazandığını söyledi. Konuşmasında PKK’nın Avrupa ülkeleri tarafından terör örgütü olarak tanınmasına rağmen örgütün kıta genelinde açtığı dernek ve vakıflar aracılığıyla yüklü miktarda para topladığını söyleyen Bayraklı, NATO, Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi gibi Türkiye’nin müttefikleri arasında yer alan organizasyonlardan yeterli desteği göremediğini ifade etti. Bayraklı, PKK’nın bugün geldiği nokta itibarıyla uyuşturucu ve insan kaçakçılığı başta olmak üzere birçok illegal yöntemden gelir kaynağı elde etmesi sebebiyle sadece Türkiye için değil tüm Avrupa ülkeleri için tehdit olduğunu hatırlatarak konuşmasına son verdi.
Panelin ikinci konuşmacısı olan Fransa Savunma Bakanlığı Danışmanı Recep Yılmaz ise Avrupa genelinde 1,5 milyon civarında Kürt vatandaşın yaşadığını ve bunlar arasında önemli etnik, dini ve kültürel farklılıklar olmasına rağmen hepsinin PKK ile maksatlı olarak birbirine karıştırıldığını söyledi. Kürtlerin Avrupa’ya 1980 Darbesi sonrasında Avrupa’ya göçen sol görüşlü Türklerin arasına karışarak geldiğini vurgulayan Yılmaz, Avrupa’da PKK sempatizanı Kürt sayısının 50.000 civarında olduğunu ve bunların sadece beşte birinin PKK’ya destek verdiğini açıkladı. Buradan hareketle PKK’nın Kürtlerin temsilcisi olduğu iddiasının gerçek olmadığını söyleyen Yılmaz, PKK’nın Avrupa için artan bir tehdit olduğunu ve bunu son dönemde Avrupa ülkelerinin de fark etmeye başladığını dile getirdi ve şunları ekledi: “Silah kaçakçılığı, uyuşturucu kaçakçılığı, sigara kaçakçılığı, insan kaçakçılığı, kara para aklama, yardım kampanyası gibi yöntemlerle örgüte Avrupa’da maddi gelir sağlanmakta. Alman adaletine göre ülkede ele geçen uyuşturucunun yüzde 80’i PKK ile ilgili. İngiltere’de de benzer bir rakam söz konusu.”
Panel soru-cevap bölümü ile sona erdi..