15 Temmuz gecesi Türk demokrasisinin en uzun gecesiydi. O gece, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) yaklaşık 40 yıldır Türk Silahlı Kuvvetleri’ne sızan üyeleri, seçilmiş meşru hükümeti yıkmak ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını askıya almak için darbe yapmaya giriştiler.
O korkunç gecede, FETÖ üyeleri Türk demokrasisini ve anayasayı korumak için sokaklara çıkan sivil halka karşı daha önce Türkiye tarihinde benzeri görülmemiş, amansız suçlar işledi. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa Türkiye Büyük Millet Meclisi F-16 savaş uçakları ve taarruz helikopterleriyle bombalandı. Gecenin bilançosu ise çok ağırdı: FETÖ üyeleri 173’ü sivil, 240 kişiyi şehit etti ve 2.195 sivili yaraladı.
Uzun süredir Türkiye’nin müttefiki olan ABD, AB, NATO ve birçok Avrupa ülkesinin 15 Temmuz Darbe Girişimi ile ilgili zayıf tepki ve açıklamaları ise Türk halkı için şaşırtıcı oldu. Ancak en büyük şok Batı’daki birçok medya grubu, düşünce kuruluşu ve siyasetçilerin kanlı darbe girişimini cesaretle bozguna uğratan ve ülkedeki demokratik siyasi düzeni kurtaran Türk vatandaşlarına ve siyasetçilerine karşı yürüttükleri kirli kampanyaydı.
Hiç şüphe yok ki Avrupa ve ABD’de o gece Türkiye’de neler yaşandığı, Türk halkı için o gecenin ne anlam ifade ettiği ve FETÖ üyelerini devlet kurumlarından temizlemek ve bu tehdidi tamamen ortadan kaldırmak için atılan adımlar hakkında büyük bir yanlış anlama ve manipülasyon mevcut. Tam da bu nedenle kitabın amacı, Türkiye’ye karşı oluşan önyargı ve yanlış anlaşılmanın o gece yaşanan olayları ve sonrasında yaşanan gelişmeleri analiz ederek ortadan kaldırmaktır.
Kitabın ilk bölümü, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde sıradan insanların 15 Temmuz darbe girişimine nasıl karşı koyduğunu konu almaktadır. İkinci bölümde FETÖ’nün mesiyanik özellikleri ve organizasyonel yapısı üzerinde durulurken, üçüncü bölümde darbe girişimine karşı sokağa çıkan insanların motivasyonları irdelenmektedir. Dördüncü bölüm ise Batı hükümetleri ve medyasının 15 Temmuz’da yaşananları bilinçli bir şekilde nasıl yanlış aksettirdiği üzerine yoğunlaşmaktadır. Kitabın son bölümünde ise darbe girişimi sonrası milyonları birleştiren Yenikapı ruhu analiz edilmekte ve Türkiye’nin FETÖ’ye karşı mücadelesinde “sonraki adım ne olacak?” sorusuna cevap verilmektedir.
SETA’nın yayına hazırladığı kitabın tam metnine buradan erişebilirsiniz..