SETA > Yorum |
Seçim Sonrası Yakın Gündemi Dış Politika Belirleyecek

Seçim Sonrası Yakın Gündemi Dış Politika Belirleyecek

1 Kasım'da AK Parti'nin başarısının altında seçmenlerin istikrarı, güvenliği ve tek başına hükümeti tercih etmesi yatıyor.

1 Kasım'da AK Parti'nin baÅŸarısının altında seçmenlerin istikrarı, güvenliÄŸi ve tek başına hükümeti tercih etmesi yatıyor. Bu tercih öncelikle PKK ve DAÄ°Åž'in yarattığı kaos ve insani kayıplardan duyulan kaygı ile ilgiliydi. Dolayısıyla PKK ve DAÄ°Åž terörü ile mücadele AK Parti'nin öncelikli gündemi arasında yer alacak. BaÅŸbakan DavutoÄŸlu PKK ile mücadeleye kış ÅŸartlarında da devam edileceÄŸini vurguladı.

Ekonomide yapısal reform ve iç siyasette siyasal sistem deÄŸiÅŸimi gibi kritik konular öne çıksa da yakın dönem için Türkiye'nin gündeminde dış politika daha önemli olacak.

Türkiye sıkıştığını hissettiÄŸi konularda yeni inisiyatifler alacak ve yeni açılımları kovalayacak.

Kıbrıs'ta çözüm arayışından Ermenistan ve Ä°srail'le iliÅŸkileri yeniden ele almaya kadar.

Türkiye- ABD iliÅŸkilerinin Obama yönetiminin son bir yılında yepyeni bir düzleme geçmesi beklenemez.

Suriye iç savaşını sadece DAÄ°Åž ile mücadele üzerinden okuyan Obama yönetimi krizi "kontrollü kaos" ile yönetmeyi seçti. Bu yüzden Rusya'nın askeri müdahalesinden de diplomatik alanda giriÅŸimde bulunmasından da rahatsız deÄŸil. Hatta Suriye krizinin ABD için daha az maliyetle yönetilmesi açısından memnun olduÄŸu bile söylenebilir.

Yine de Türkiye ve ABD arasında yakın gelecekte Suriye'de daha yakın bir iÅŸbirliÄŸi beklemeliyiz. Bunun ilk iÅŸaretleri de görüldü. Pentagon yetkilisi Albay Steve Waren, PYD'ye silah ve mühimmat vermeyeceklerini, yardımlarını muhaliflere yönlendireceklerini açıkladı. Bu açıklama Türkiye'nin kaygılarını dindirmeye yönelik elbette.

PYD'nin Fırat'ın batısına geçmesini istemeyen Türkiye DAÄ°Åž ile mücadele kartını daha da etkin ÅŸekilde ele alacak. Nitekim DışiÅŸleri Bakanı Feridun SinirlioÄŸlu Irak ziyaretinde DAÄ°Åž'in "yaÅŸam tarzımızı ve güvenliÄŸimizi tehdit ettiÄŸini" belirtti.

Türkiye'nin önümüzdeki günlerde DAÄ°Åž'e karşı "askeri olarak harekete geçme planı" olduÄŸunu söyledi. Bu plan Suriye ile sınırlı da deÄŸil.

Türkiye DAÄ°Åž ile mücadelede Irak ve Kürdistan bölgesine de yardım edecek. Bu kararlılığın arkasında DAÄ°Åž'e yapılan Diyarbakır operasyonunda elde edilen dokümanlardan çıkarılan sonuç var.

DAÄ°Åž, PeÅŸmergelerin Kobani'ye geçiÅŸine izin verildiÄŸi andan itibaren Türkiye'yi hedef tahtasına oturttu. Sonrasında gelen Suruç ve Ankara saldırılarını biliyoruz. Bu yüzden DAÄ°Åž ile mücadele yakın gündemi daha da meÅŸgul edecek. Böylece Türkiye muhaliflerin desteklenmesinden PYD'nin sınırlandırılmasına ve diplomatik çözüm arayışlarına kadar her alanda Suriye krizinde daha aktif roller üstlenecek.

Suriye'nin geleceÄŸinin bütün dış politika konularımızın tam ortasında yer almasının sebebi basit: Ä°ki buçuk yıldır yaÅŸanan türbülans da 7 Haziran sonrası yükselen terör de Suriye krizinden beslendi.

Kürt sorunu Suriye krizi ile iç içe geçmiÅŸ durumda. Çözüm sürecinde PKK'nın silah bırakmamasının temel sebebi de Kuzey Suriye'de elde ettiÄŸi hâkimiyetin ve uluslararası desteÄŸin getirdiÄŸi özgüvendi.

Ezcümle, AK Parti'nin 317 milletvekili ile rahat ÅŸekilde tek başına iktidar olması dış politikada manevra alanını geniÅŸletiyor.

Suriye'de Ankara'nın masada eli daha güçlü artık.

Hangi alanlarda? AB ile mülteciler, Rusya ile siyasi çözüm arayışı, ABD ile PYD'nin konumu, muhaliflere destek ve DAÄ°Åž ile mücadele.

AK Parti bugün Suriye politikasını yeni bir evreye taşıyacak güce sahip. Suriye krizi bitmeden iç siyasetimizin dalgalanmaları da durulmayacak.

[Sabah, 7 Kasım 2015]