SETA > Yorum |
ABD Erdoğan'a Ne Önerebilir

ABD Erdoğan'a Ne Önerebilir?

Obama yönetiminin ikili ilişkilerdeki "yorgunluğu" ve kurumlar arasındaki "dağınıklığı" bir kenara bırakarak sahanın gerçeklerine odaklanmasının zamanı.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın Washington seyahati sırasında yaptığı görüÅŸmelerin hepsinin deÄŸiÅŸmez gündemi PKK ve DAÄ°Åž terörü ile mücadele.

Sadece ABD kamuoyuna deÄŸil Avrupa'ya da terörle mücadelede iÅŸbirliÄŸinin ortak menfaat olduÄŸunu ısrarla hatırlatıyor.

Müttefiklik iliÅŸkisinin gereklerini gerektiÄŸinde eleÅŸtirel bir dille anımsatarak...

Washington'daki PKK, Paralel ve diÄŸer Türkiye karşıtı lobilerin protestolarına ve ABD medyasında çıkan "otoriterlik" suçlamalarına raÄŸmen diplomasi, reel konularla ilgileniyor.

BaÅŸkanlık seçimlerinin getirdiÄŸi dağınıklık görünse de Washington, somut politikaların tartışıldığı, rasyonel hesapların yapıldığı bir baÅŸkent. Reel menfaatlerin adı Türkiye için PKK-PYD ile mücadele ise ABD için DAÄ°Åž'le savaÅŸta bir geliÅŸme daha saÄŸlama ihtiyacı.

Türkiye PKK terörü sebebiyle her gün insanlarını kaybederken ABD iç kamuoyu da Donald Trump'ın korkulara oynayan adaylık kampanyası sebebiyle DAÄ°Åž tehdidine çok duyarlı. Bu yüzden görüÅŸmelerde Türkiye Ä°srail iliÅŸkileri ve Kıbrıs gibi baÅŸlıklar konuÅŸulsa da kritik konular 92 km'lik Azez-Cerablus hattının DAÄ°Åž'ten arındırılma konusu ve PKK'nın bölgesel konumu/geleceÄŸi.

ABD tarafının Suriye'nin bütünlüÄŸünden ve Kürt devleti görmek istemediÄŸinden bahsetmesi yeterli olmuyor. Türkiye, PKKPYD aynılığı ve ABD hava operasyonlarının yoÄŸunlaÅŸtığı Mümbiç bölgesinin geleceÄŸini sorguluyor. Bu bölgenin kontrolünün PYD YPG'ye deÄŸil ılımlı muhaliflere verilmesini istiyor. Bunun için de ABD'yi ılımlı muhalif gruplara hava desteÄŸi vermeye çağırıyor.

Suriye dosyasında rol alan ABD kurumlarının bir dağınıklık hatta birbiriyle rekabet halinde olduÄŸu konuÅŸuluyor. DAÄ°Åž'in önceliÄŸi sebebiyle Beyaz Saray'ın görüÅŸünü oluÅŸturmada Pentagon ağırlıkta; DışiÅŸleri ise süreçte daha sembolik durumda. Esed'e yönelik operasyonlarla ilgilenen CIA de Azez-Cerablus hattının geleceÄŸi konusunda Türkiye ile benzer konumda olsa da istediÄŸi etkiyi oluÅŸturamıyor. ABD'li yetkililer PYD'ye deÄŸil Suriye Demokratik Güçleri (SDG) bünyesindeki Araplara destek verdiklerini söyleseler de PKK'nın PYD-YPG üzerinden Kuzey Suriye'yi talim ve mühimmat temin sahasına çevirdiÄŸi önlerine koyuluyor. PKK canlı bombalarının PYD-YPG kontrolünde eÄŸitildiÄŸi bilgisi çok somut.

Türkiye ve ABD'nin Suriye masasında ortak bir noktaya gelmesi için Azez- Cerablus hattının kontrolünün nasıl ÅŸekilleneceÄŸi ve hangi grupların burada etkili olacağının formülünün bulunması gerekiyor. ABD, PYD-YPG ile Arap aÅŸiretlerini bir araya getirerek SDG'yi kurmuÅŸtu. Amaç Türkiye'nin PKK terörüne destek eleÅŸtirilerinden kurtulmaktı ancak PKK'ya "hırs" ve "meÅŸruiyet" saÄŸladı.

Yapılması gereken ABD'ye yakın Arap aÅŸiretlerle Türkiye'ye yakın ılımlı muhalefet örgütlerini bir araya getirmek olabilir. Bu yeni oluÅŸuma hava desteÄŸi verilerek DAÄ°Åž bölgeden temizlenebilir. ABD'nin Türkiye'nin YPG'den duyduÄŸu rahatsızlığı teskin edecek adımlar atması mutlaka gerekli.

PKK terörü ile mücadelede iç kamuoyunda büyük desteÄŸe sahip olan AK Parti Hükümeti aksi durumda YPG'yi vurmak zorunda kalabilir. Fırtına obüslerinin DAÄ°Åž hedeflerini vurduÄŸu gibi YPG'ye de çevrilmesi ciddi bir seçenek. Türkiye-Rusya iliÅŸkilerinde yakın gelecekte bir yumuÅŸama olması halinde bu seçenek daha da etkili olabilir. PKK baÅŸka bir seçeneÄŸi kalmadığını katı bir ÅŸekilde hissetmedikçe çözüm sürecinin buzdolabından çıkarılma zamanı gelmeyecek.

Terörle mücadele Türkiye'nin birinci önceliÄŸi ise ABD'li yetkililerin ErdoÄŸan'a bu alanda somut çözüm önerileriyle gelmesi ikili iliÅŸkileri eski rayına oturtma yolunda iyi bir baÅŸlangıç olabilir.

Obama'nın Türkiye için umduÄŸu "DoÄŸu ile Batı'yı birleÅŸtirme rolü" ne yazık ki demokrasinin yaygınlaÅŸması alanında olamadı. Suudi Arabistan gibi statükocu güçler Arap baharını kışa çevirdi, ABD de, en hafif tabirle, buna seyirci kaldı. Suriye ve Irak'ın "terörist üreten" yerlere döndüÄŸü bu dönemde Türkiye, terörle mücadelede iÅŸbirliÄŸi konusunda DoÄŸu ile Batı'yı birleÅŸtiren bir rol üstlenebilir. Zira her iki ülkeden gelen PKK ve DAÄ°Åž terörünün en büyük maÄŸduru Türkiye.

Terör dalgasının Avrupa'yı da daha fazla vurmaması için ErdoÄŸan'ın bahsettiÄŸi "uluslararası iÅŸbirliÄŸine" ÅŸiddetle ihtiyaç var.

Obama yönetiminin ikili iliÅŸkilerdeki "yorgunluÄŸu" ve kurumlar arasındaki "dağınıklığı" bir kenara bırakarak sahanın gerçeklerine odaklanmasının zamanı.

[Sabah, 2 Nisan 2016]