2023 Eğitim Vizyonu belgesinde eğitim kademeleri arasında “eğitimin belkemiği” olarak tanımlanan ortaöğretime yerleştirme sonuçları açıklandı. Bununla birlikte Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) yerleştirme sonuçlarına ilişkin “2019 Liselere Geçiş Sistemi (LGS) Kapsamında İlk Yerleştirme Sonuçları” başlıklı kapsamlı bir rapor yayımlandı.1 MEB’in sınav ve yerleştirme sonuçlarına yönelik hazırladığı bu ve benzeri raporlar eğitimde mevcut duruma ilişkin önemli veriler sağlarken eğitimde yol haritasının belirlenmesine de katkı sunması bakımından oldukça önemlidir. Bu perspektifte MEB’in 2019 LGS yerleştirme raporunda sunduğu bazı önemli veriler değerlendirilecektir.
2018’de ilk kez uygulanmaya başlanan yeni ortaöğretime geçiş sistemiyle birlikte “merkezi” ve “yerel” olmak üzere iki aşamalı yerleştirme modeline geçilmiştir. Merkezi yerleştirmede diğer liselerden farklı özelliklere (program, içerik, yabancı dil desteği, öğretmen ve öğrenci profili, akademik başarı vb.) sahip sınırlı sayıdaki okullar öğrencilerini merkezi sınavla seçerken, yerel yerleştirmede ise öğrenciler adreslerine yakın tercih ettiği okullara yerleştirilmektedir. Geçtiğimiz yıl yeni yerleştirme sisteminin ilk kez uygulanıyor olmasından kaynaklı bazı aksaklıklarla karşılaşılmıştı. Bilhassa okul başarı puanı yüksek olduğu halde adreslerine göre tercihte bulunan ancak yerleşemeyen öğrenciler tercihte bulunmayan öğrenci sayısının fazlalığı, boş kalan kontenjanlar gibi hususlar kamuoyunda tartışmaya sebep olmuştu. MEB’in bu sorunlara ilişkin geliştirdiği bazı çözümlerle bu yıl yerleştirme sürecinde ciddi bir sorunla karşılaşılmamış yerleştirmeler büyük ölçüde planlandığı gibi gerçekleşmiştir.
YERLEŞTIRME SONUÇLARINA DAIR BULGULAR
MEB’in 2019 LGS yerleştirme raporuna göre yaklaşık 1 milyon 200 bin sekizinci sınıf öğrencisinden 138 bin 993’ü merkezi sınavla okullara yerleşmiştir...[Konu ile ilgili diğer çalışmayı incelemek için lütfen tıklayın: Perspektif: 2019 LGS Sonuçları Neler Söylüyor?]
.
