Prof. Dr. Tekin Akgeyik tarafından SETA için hazırlanan ‘’Ulusal ve Uluslararası Karşılaştırmalarla Öğretim Üyeliği Maaşı’’ başlıklı rapor, YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya’nın katıldığı bir toplantı ile kamuoyuna duyuruldu.
ÇETİNSAYA: NİTELİKLİ BEYİNLERİ AKADEMİYE ÇEKMELİYİZ
Toplantıda ilk olarak söz alan Çetinsaya, SETA raporunun akademik camianın özlük haklarını enine boyuna tartıştığını belirterek konunun önemine değindi. Çetinsaya, "Bizim artık özlük hakları meselesine yaklaşırken bugünü tespit edip, çözüm yolları ararken bir yönüyle de ileriye bakmamız lazım. Çünkü Türkiye'deki akademisyenlerin özlük hakları meselesi, bugün akademisyenlerin maaşlarının şu sektörden veya bu sektörden geri kalması, yurtdışındaki diğer muadil kıyaslamalardan geri kalması meselesi değildir. Türkiye'nin 2023 hedeflerini tutturup tutturamayacağı meselesidir. Türkiye'nin 21. yüzyıldaki küresel rekabette nasıl bir rol oynayacağı meselesidir" dedi.
Küresel dünyada Türkiye'nin etkin bir aktör olması halinde nitelikli insan gücüne, araştırmacıya ve araştırmaya ihtiyacı bulunduğunu belirten Çetinsaya, bu konuda üniversitelerin kritik bir rol oynadığını söyledi. Çetinsaya, "Bütün bu çalışmalar bize gösteriyor ki, bizim en nitelikli beyinleri akademiye çekmemiz lazım. En nitelikli beyinleri laboratuvarlara, dershanelere, sınıflara çekmemiz lazım. Akademide kalmaya, araştırma yapmaya, doktora yapmaya, öğretim üyesi olmaya ikna etmemiz lazım" diye konuştu.
Türkiye’nin gelmiş olduğu kalkınmışlık noktasında öğretim üyelerinin maaşlarının, ülkedeki diğer kesimlerle ve yurtdışındaki kesimlerle karşılaştırılması meselesi olmaktan çıktığını vurgulayan Çetinsaya, meselenin Türkiye'nin üniversiteleriyle küresel dünyada rekabet edip edemeyeceği meselesi olduğunu kaydetti.
AKGEYİK: ALANINDA İLK ÇALIŞMA
Raporu hazırlayan İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tekin Akgeyik, çalışmaya ilişkin yaptığı sunumda, bu alana ilişkin hiç çalışma yapılmamış olmasına dikkat çekti.
Raporda, Türkiye'deki öğretim üyelerinin çalışma şartları ve maaşlarının, hem ulusal düzeyde diğer kamu çalışanları karşısında gerilediği hem de uluslararası düzeyde benzer ekonomik ve sosyal koşullara sahip ülkelerin oldukça gerisinde kaldığı ileri sürüldü. Bunun öğretim üyeliği mesleğinin de gerilemesine yol açtığı savunularak, uluslararası ölçekte Türkiye'deki öğretim üyeleriyle karşılaştırma grubunda yer alan ülkelerdeki meslektaşları arasında, maaş düzeyi açısından ciddi farklılıklar olduğu kaydedildi.
Mevcut maaşların düşüklüğünün, yetenekli insanların üniversitelerden uzaklaşmalarına neden olduğu ifade edilerek, Türkiye'nin 2023 hedefleri çerçevesinde ilk 10 büyük ekonomiden birisi olabilmesi için üniversitelerde çalışmanın cazip hale getirilmesinin gerekliliğine işaret edildi.