İçişleri Bakanlığı'nın ısrarlı takibi sonucunda Karadeniz yaylalarındaki ruhsatsız yapılar yıkılıyor. Kendisi de Karadenizli olan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu konunun bizzat takipçisi olacağını daha önce bildirmişti. Şimdi yıkımlar başladı.
Ancak bir sorun var; ne zaman doğa, tarih, kentleşme konuları gündeme gelse, nerede çarpık bir yapılaşma örneği görülse haklı olarak ortalığı ayağa kaldıran 'hassas' ve 'vicdanlı' kesimden ses yok. Bu konu alkış gerektiren, tebrik gerektiren bir konu. Çünkü kaçak yapı yıkmak siyasetçinin en istemeyeceği iştir. Babanızın oğlu olsa binasını yıktığınız kişi size düşman kesilir. Dolayısıyla bu konunun gündeme taşınması lazım. Sadece çarpık yapılanmayı eleştirmek yetmez, çarpık kentleşme ile mücadelenin bedelini yüklenenlere destek çıkmak lazım.
YÄ°NE DE KATÄ°L DEMEYELÄ°M MÄ°?
Emrah Serbes'in alkollüyken hız limitlerinin üstünde araba kullanarak sebep olduğu kazada can kaybı üçe çıktı. Kaza anından beri yoğun bakımda olan anne de hayatını kaybetti. Alkol, yüksek sürat, adaleti yanıltma, yiten üç tane can, kaybolan bir aile... Ama biz yine de Emrah Serbes'e katil demeyelim, çok yüklenmeyelim. Ne de olsa o gezici, anarşist, protest, duyarlı, vicdanlı...
SÄ°Z OLSAYDINIZ DAVET EDER MÄ°YDÄ°NÄ°Z?
Yasama yılı açılışında Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan, MHP lideri Bahçeli, Genelkurmay Başkanı ve sair devletlu zevatın yaptığı çaylı kahvaltılı toplantıda Kılıçdaroğlu'nun neden yer almadığı tartışılıyor. Kimin çağırması gerekirdi, çağırdı mı, çağırmadı mı, Kılıçdaroğlu mu gelmedi hepsi ikincil önemdeki sorular. Asıl önemli soru ise şu; Siz olsaydınız çağırır mıydınız? SİHA'lar ile etkisizi hale getirilen teröristlerin derdine yanan, onlar piknik yapmaya gitmişlerdi diyen bir kişiyle beşeri ilişki kurar mıydınız? Siyaseti bilmem ama benim komşum olsa kuru bir merhabadan öte münasebet kurmazdım.
CEVABI BELLÄ° SORU
Topbaş'ın istifa açıklaması yakın zamanda istifa eden hangi siyasetçinin açıklamasına benziyordu?
[Takvim, 05 Ekim 2017].