SETA > Yorum |
Mübarek'in Gitmesi Darbe mi

Mübarek'in Gitmesi Darbe mi?

Mısır’da neredeyse iki haftadır devam edegelen protestolar neticesinde ülkede demokratik bir yönetim kurulacağı hayali yavaş yavaş eriyor.

Mısır’da neredeyse iki haftadır devam edegelen protestolar neticesinde ülkede demokratik bir yönetim kurulacağı hayali yavaş yavaş eriyor. Zira demokratik yönetimi omuzlayacak bir liderlik çıkmadı siyasi eylemlerden ve Ordu ile halen meşruiyet sorunu yaşayan Müslüman Kardeşler neredeyse başbaşa kaldılar. Şu aşamada vesayet rejimi daha bir yerleşiyor.  

DURUM MUĞLAK

Bugün açıklamalarına göre Mübarek yetkilerinin bir kısmını devretti. Mübarek’in istifası iddialarını Ordu’nun darbe yaptığı şeklinde yorumlayanlar oldu. Benzer açıklamalar Müslüman Kardeşler dahil farklı gruplardan geldi. Beyaz Saray ise bu konuda net bir tavır almazken, durumun oldukça kaygan olduğunu kabul ediyor. Son duruma bakıldığında, Mübarek’in gitmesi mukadder gibi görünüyor. Sadece zaman meselesi. Adeta “yaşayan ölü” gibi koltuğunda kalan Mübarek’in halen görevinde kalmasının, güçlü olamsından değil, üzerinden pazarlık yapılmasından kaynaklanıyor demiştik: “Şu aşamada Mübarek-Süleyman ikilisini tek bir grup olarak düşünmemek gerekir. Buradaki asıl aktör ordu. Zira ordunun desteğini alan Süleyman kendisini ve devlet elitlerinin konumunu garanti altına almak için Mübarek üzerinden pazarlık yapıyor.”  

ÇOK KANALLI PAZARLIK

Eğer Mübarek istifa etseydi, bu Ordu’nun istediği bir çok tavizi aldığı anlamına gelecek. Ancak acele edip gerçekleşenin darbe olduğu hükmüne varmamak gerekir hemen. Zira fiili durum zaten askeri bir yönetimden çok da farklı değil. Örgütlü ve bütüncül bir yapı arzeden Müslüman Kardeşler’in varlığı ve Tahrir Meydanı’ndaki kalabalık ancak darbe ihtimalini azaltıyor. Şu anda muhtemelen bir kaç konu üzerinden ve bir kaç kanaldan pazarlık yapılıyor ABD ile Mısır arasında. Açıklamaların hem Beyaz saray’dan hem de CIA’den gelmesi çok kanallı pazarlığının en önemli işareti. Bu sürece büyük ihtimalle Pentagon da dahil.  

DARBE Mİ ASKERİ VESAYET Mİ?

Yapılanın “darbe” olup olmadığını belirleyecek şey kademeli geçiş sürecinin nasıl ve ne şartlarla gerçekleşeceği. Zaten darbenin alternatifi şu anda demokrasiye geçiş değil vesayet rejiminin kurulma şartları. O nedenle vesayet konusunda anlaşılması darbenin olmadığı anlamına geliyor esasen. Eğer Ordu reform paketi ya da yeni anayasayı kabul etmezse o zaman bunun bir darbe olduğuna hükmedilebilir zira Mısır artık Batı ile ipleri kopartmış, ilişkiyi kesmiş anlamına gelir.  

PAZARLIK SÜRÜYOR

Büyük ihtimalle Mısır Ordusu bu kadar radikal bir karar almaktan çekinecektir. Onun yerine anayasa sürecine kimlerin katılıp katılmayacağını konusunda elini güçlendirmek istiyor. Mısır Ordusu’nun elindeki tek güç “darbe yapma becerisi.” Bu nedenle Ordu’nun darbe tehdidini bir yana bırakarak pazarlık yapacağını düşünmek yanlış olur.  

ASIL PAZARLIK ANAYASA

Ancak asıl pazarlık Anayasa üzerinden dönüyor. Yeni ve demokratik bir anayasa Obama Yönetimi’nin kırmızı çizgilerinden. Bu noktada Beyaz Saray bastırıyor diyeibliriz. Ordu ise buna karşılık anayasa yapım sürecinin şartları konusunda pazarlık yapıyor. Bir başka deyişle, Mısır Ordusu  Anayasa sürecinde etkin olmasını istemediği siyasi aktörleri safdışı etmek için pazarlık yapıyor. Müslüman Kardeşler’in çekincesi de bununla ilişkili.  

VESAYET ŞARTLARI TARTIŞILIYOR

Pazarlıkların bir diğer ayağı Mübarek’in gitme şartları gibi görünüyor. Ancak bu konuda pek fazla p