Bu çalışmada sosyal politika alanındaki en önemli karar vericilerden biri olan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının (AÇSHB) Koronavirüs (COVID-19) salgını süreciyle ilgili bazı talimat ve uygulamaları ele alınmaktadır.
-
Koronavirüs salgınının sosyal politikalar alanına yansıması nasıl oldu?
Türkiye’de ilk olarak 10 Mart’ta tespit edilen Koronavirüs vakasının ardından başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere pek çok kurum salgının yayılmasının önlenmesine yönelik adımlar atmıştır. Buna ek olarak salgınlar gibi kriz dönemlerinin muhtemel etkisi olan toplumsal tedirginliğin önüne geçmek için de tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de birtakım sosyal politika uygulamalarına gidilmiştir.
Salgını kontrol altına alabilmek için pek çok ülke sosyal mesafelenme, izolasyon ve karantina uygulamalarına başvurmuştur. Bazı ülkelerde karantina ve izolasyon zorunlu devlet politikası olarak uygulanmaktadır. Türkiye’de ise 65 yaş üstü ve yüksek risk grupları için karantina zorunlu iken sosyal mesafelenme ve izolasyon devletin toplumu teşvik etmesiyle gerçekleştirilmektedir. Dolayısıyla salgını önlemek için teşvik edilen talimatlara katılımı sağlamak gerekmektedir. Bu bağlamda sosyal politikalar halkın motivasyonunu yüksek tutmak açısından önemlidir.
Koronavirüs, hayvanlarda yaygın olarak görülen bir virüs türü. Virüsün 4 alt türü var. Ender olarak hayvanlardan insanlara bulaşabiliyor. Hayvanlardan insanlara bulaştığında oluşan hastalığa “zoonoz” deniyor. Koronavirüsün insandan insana bulaşabilen türünün ilk örnekleri 2003 yılında ortaya çıkan SARS ve 2012 yılında Suudi Arabistan’da ortaya çıkan MERS salgınlarında görüldü. Şu anda gündemde olan tür ise SARS ve MERS salgınlarındaki türden farklı, daha önce tanımlanmamış yeni bir tür. Yeni ortaya çıkan bu koronavirüs türüne verilen isim “2019-nCoV”. Hastalardan elde edilen numunelerdeki virüsün elektron mikroskobu ile çekilen ilk fotoğraf görüntüsü Çin Hastalıkları Kontrol ve Önleme Kurumu (CCDC) tarafından 27 Ocak 2020’de yayınladı. Fotoğrafta da görüldüğü üzere virüsün yüzeyinde onu kaplayan bir halka görülüyor. Bu kısım “taç” anlamına gelen “korona” kelimesi ile ifade ediliyor. (AA)
-
Koronavirüs salgını sürecinde gelir güvencesinin sağlanmasına yönelik atılan adımlar nelerdir?
Halkın evlerde karantina ve izolasyon sürecine dahil olması için belirli gereklilikler mevcuttur. Bunların hiç şüphesiz en önemlilerinden biri gelir güvenliğidir. AÇSHB’nin bu bağlamdaki en önemli uygulamaları şunlardır; nakit desteği, emekli aylıklarının artırılması ve bayram ikramiyelerinin öne çekilmesi, kısa çalışma ödeneğinin kolaylaştırılması ve asgari ücret desteği. Nakit desteği, gelir testiyle tespit edilen ihtiyaç sahibi yaklaşık 2 bin aileye 1.000 TL nakit yardımı olarak belirlenmiştir. Torba yasayla emekli maaşlarının en düşüğü 1.500 TL’ye yükseltilmiştir. Bunu destekleyici olarak da bayramda verilmesi planlanan ikramiyeler Koronavirüs salgını nedeniyle öne çekilmiştir. Ayrıca 76 yaş üstü emeklilerin maaşları karantina ve izolasyon süreçlerine destek olmak amacıyla evlerine teslim edilecektir. Son olarak kısa çalışma ödeneğinin kolaylaştırılması çalışanlara, asgari ücret yardımı ise hem çalışanlara hem işverenlere yönelik desteklerdir. Kısa çalışmanın başladığı günden itibaren yüz yirmi gün olan hizmet akdi altmış güne indirilmiştir. Ayrıca altı yüz gün şartı da dört yüz elli güne indirilmiştir. 7 milyar TL’lik asgari ücret desteği ile çalışanların ve işverenlerin bu süreçte desteklenmesi amaçlanmaktadır.
-
Koronavirüs salgınının ortaya çıkmasının ardından iş yaşamında güvenlik ve sağlığa yönelik ne gibi adımlar atıldı?
Ülke çapında izolasyon teşvik edilmekle birlikte ev dışında çalışmaya devam etmek durumunda olan bireyler için de birtakım uygulamalara girişmiştir. Bunlardan birisi yurt dışı bağlantısı olan veya hastalık şüphesi tanısı almış olanlara on dört gün kadar izin verilmesi ve bu kişilerin iş göremezlik ödeneğinin SGK tarafından karşılanmasıdır. Buna ek olarak çalışan nüfus içinde hane halkında yüksek risk grubunda kişi bulunanların –işverenleri ile karşılıklı anlaşmaları halinde– uzaktan çalışmaları teşvik edilmektedir. Ayrıca Bakanlık, Koronavirüs salgını süreciyle ilgili işveren ve çalışanlara eğitimler vermiştir. Böylece iş yerlerinde sosyal mesafelenmeyi sağlayacak koşulları oluşturma, iş yeri mekanını dezenfekte etme, havalandırma ve hijyen kurallarında mutabakat sağlanmış olması beklenmektedir. Ayrıca işçi alımlarının tamamen dijital ortamda yapılmasına karar verilmiştir.
-
Çocuk bakım kuruluşlarında kalan çocukları Koronavirüs salgınından korumak için hangi önlemler alındı?
Bu süreçte hiç şüphesiz bir başka önemli risk grubu çocuklardır. Bakanlık bu bağlamda çocuklar için birlikte yaşama alanı olan çocuk bakım kuruluşlarına yönelik de birtakım uygulamalara gitmiştir. Bütün çocuklara gelişim özellikleri dikkate alınarak kişisel hijyene yönelik eğitim verilmesine ek olarak ilgili kuruluşlarda bakım alan çocukların ateş, öksürük ve solunum kontrolleri altı saatte bir yapılmaktadır. Buna ek olarak Bakanlık bakım kuruluşlarının tamamının düzenli aralıklarla dezenfekte edildiğini ve buralarda çalışan personelin sağlık durumlarının da kontrol edildiğini açıklamıştır.
Ayrıca kuruluşlarda bakım sağlanan çocuklara ek olarak aile odaklı hizmet modellerinden yararlanan çocuklar ve bu hizmeti sağlayan aileler için de bu süreçte “Koronavirüs Riskine Karşı 14 Kural” kapsamında Bakanlık tarafından bilgilendirme yapılmıştır.
Son olarak sürecin çocuklarda oluşturabileceği stresin yönetilmesi için de gerek kuruluşlardaki çocuklara gerekse aile yanında bakım sağlanan çocuklara meslek çalışanları tarafından psikososyal destek verilmektedir.
-
Koronavirüs için yüksek risk grubu olarak görülen 65 yaş üstü bireylerin yoğunlukla bulunduğu huzurevlerinde ne gibi önlemler alındı?
65 yaş üstü bireyler Koronavirüs salgınında yüksek risk grubudur. Dolayısıyla bu grubun yoğun olarak bulunduğu huzurevlerinin salgın sürecinde korunması ve denetlenmesi yüksek öneme sahiptir. AÇSHB tarafından huzurevlerinde altı saatte bir tekrarlanan göz, kulak ve boğaz taramaları yapılmakta ve ateş ölçümleri takip edilmektedir. Belirtilerden birini gösteren yaşlıların bakımları revirde devam etmektedir. Hastalık şüphesi taşıma durumunda tedavi süreçlerine ek olarak izolasyon ve karantina koşulları sağlanmaktadır. Bu takiplere ek olarak olası bir bulaşmayı engellemek için ortak etkinlikler iptal edilmiştir. Ayrıca özel ve ortak alanların düzenli olarak dezenfekte edildiği belirtilmiştir. Yaşlı bakımında birincil rol üstlenen görevlilerin de benzer şekilde belirtileri gösterip göstermeme durumlarının takibi de dışarıdan kuruma virüsün bulaşmasını önlemek adına önemli bir tedbirdir. Bu bağlamda çalışanların da benzer şekilde belirti gösterme durumunda çalışmaya ara verdikleri de belirtilmiştir.
.